Global enerji dönüşümüyle herkes enerjiye kavuşacak

MARİ-JOSÉ NADEAU - Dünya Enerji Konseyi Başkanı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İstanbul’da, ekim ayında gerçekleştirilecek Dünya Enerji Kongresi için nefesler tutulmuşken, dünyada enerji tartışmalarının hangi noktaya geldiğine, özellikle de bu alanda son üç yıl içerisinde yaşanan önemli değişime bakmakta yarar var. Şu bir gerçek ki, dünya yüzünü sürdürülebilir enerji sistemlerine çevirdi. Bunun altında yatan sebep ise, pek çok başka etkenin yanı sıra enerjinin dekarbonize edilmesi ihtiyacı. 

Bu konudaki yoğun çalışmalar neticesinde enerji artık kalkınmanın temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Geçtiğimiz yıl, düşük maliyetli, güvenli, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişimin sağlanmasının BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefl eri arasında gösterilmesi, bu yolda elde edilen önemli bir kazanımdı. Aynı şekilde, yine geçen yıl düzenlenen COP21’de enerji meselesinin önemine işaret edilmesi de kayda değer bir başarıydı. 

2015’te elde edilen bu iki zaferin ortak sonucu, dünyadaki 1.1 milyar enerji fakirinin modern enerji kaynaklarına erişiminin sağlanmasının kolaylaştırılması ve bundan da önemlisi, farklı coğrafi bölgeler için uygun enerji sistemlerinin geliştirilmesi yönünde bütünsel bir tartışmanın fitilinin ateşlemiş olması. Gelişmiş ülkeler için üretilen formüller ve teknolojik gelişmeler, farklı coğrafyaların kendileri için en doğru enerji çözümlerine yönelmelerine yardımcı olacak. 

Üretim ve tüketim aleşkınlarıyla enerji algısı değişti 

Sürdürülebilir enerji sistemlerine olan ihtiyaç, birçok ülkenin enerji üretiminde ve tüketiminde transformasyona yol açtığı gibi, enerji algısında da dönüşüm yaşanmasına neden oldu. Çevreyle ilgili kaygılardan dengesiz enerji fiyatlarına ve teknolojik gelişmelere kadar pek çok etken söz konusu bu dönüşümü tetikledi. 

Özellikle de gerileyen yenilenebilir enerji maliyetleri, gelişmekte olan ülkelerde de düşük maliyetli temiz enerjiye erişimi kolaylaştırdı. Artık merkezi olmayan, şebekeden bağımsız sistemlere, ücra ve kırsal kesimleri enerjiye kavuşturacak asli yöntemler gözüyle bakılıyor. Bir taraftan yenilenebilir enerji kullanımı artarken, dünya geçiş sürecinde görece daha temiz bir enerji olan doğal gazdan veya gelişmiş enerji depolama sistemlerinden faydalanıyor. 

Uygulanabilir bir programa ihtiyaç var 

Ancak bugün bile, enerji maliyetlerinin düşmesine rağmen, hala çok sayıda insanın modern enerjiye erişimi yok. Oysa Dünya Enerji Konseyi, hükümetler şeff af politikalar izleyip yatırımları teşvik ettiği sürece, enerji altyapı projeleri için yeterince sermaye olduğuna işaret ediyor. Bu noktada ise başta Birleşmiş Milletler’in Herkes için Sürdürülebilir Enerji (SE- 4All) inisiyatifi gibi girişimlere, sermaye, teknoloji ve düzenlemelerin dengesini gözeterek alan açma ve fırsatlar yaratma görevi düşüyor. Enerjiye erişimi olmayanları enerjiyle buluşturacak somut adımların atılması ve uygulanabilir bir programın geliştirilmesi gerekiyor. 

Bu ise, tek bir kurumun çabasıyla olacak bir şey değil. Hükümetlerden devlet kurumlarına, özel sektörden teknoloji tedarikçilerine, bölgesel kalkınma bankalarından uluslararası finans kuruluşlarına kadar pek çok organizasyon elini taşın altına koyarak, dünyanın önündeki en acil meselelerden biri olan sürdürülebilir enerji konusunda harekete geçmeli. 

İstanbul’da yol haritası belirlenecek 

Dünya Enerji Konseyi olarak biz de bu konuda yapımıza düşeni yapıyoruz. 9-13 Ekim 2016’da İstanbul’da düzenleyeceğimiz 23. Dünya Enerji Kongresi’nde, 200’den fazla global enerji lideri bir araya gelerek, enerji konusunu tüm yönleriyle ele alacak. Kongrede, herkes için sürdürülebilir ve verimli enerji çözümlerini giden yolun haritası çıkarılacak.