Envanter ve teşvik tartışılırken...
AROLAT'tan / Osman S.Arolat Bugünlerde tartışılan önemli iki konu var. Bunlardan birisi, Sanayi Bakanlığı'nın hızlı bir şekilde çalışmalarını başlattığı sanayi envanteri çıkarma çalışması. Diğeri de, yeni bir teşvik sisteminin 9 GAP ili ve Türkiye geneli için tartışılmaya başlanması. GAP teşviği konusunda Nazım Ekren'in ilgili bakanlık bürokratları ile birlikte bölgedeki sivil toplum kuruluşlarıyla bir çalışma yaptıklarını gözlemliyoruz. Genel teşvikler konusunda da çok yönlü bir çalışma sürdürülüyor. Son günlerde çeşitli platformlarda belli konuları tartışıyoruz. Bunlardan birisi de Türkiye'nin hiç vakit kaybetmeden sanayi envanterini çıkarması. Öğrendiğimize göre Sanayi Bakanlığı bu konuda önemli bir çalışmaya start vermiş durumda. Artık envanter çıkarılmadan alınacak kararların doğru sonuç vermeyeceği bilinerek bir an evvel bu konunun sonuca bağlanması gerektiğinde birleşiliyor. Envanter çalışmaları sürerken, yeni teşvik sistemi üzerinde de çalışmalar devam ediyor. Bir yandan GAP bölgesinde neler yapılabileceği ve bölgenin dokuz ilinde nasıl bir teşvik uygulanabileceği konusunda ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren yönetiminde bir çalışma yürütülüyor. Bu çalışmaya bağlı önlemlerin yakında açıklanması bekleniyor. Bu konuda Sanayi Bakanlığı, DPT ve Hazine gibi kurumlarda da çalışmalar yürütülüyor. Bölgenin sivil toplum örgütleri ve GAP idaresi de bu çalışmalara katılıyor. Yeni teşvik çalışması da sektörel ve bölgesel niteliğinin yanında proje bazlı olarak yürütülmek için araştırılıyor. Yine aynı kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları arasında bu konuda işbirliği yapılıyor. Toplantılarda bu konu tartışılıyor. Gördüğümüz kadarıyla yeni teşvik sistemi çalışmaları yapılırken, bundan önce uygulanan 4325 ve 5084 sayılı Teşvik yasalarının uygulamalarında ortaya çıkan aksaklıkların tekrarlanmaması için neler yapılması gerektiği tartışılıyor. O açıdan yapılan değerlendirmelerde bu iki teşvik yasasında siyasal baskı ile ortaya çıkan yaygınlaşmanın olumsuzluğu sık sık dile getiriliyor. Ve her yeri desteklemenin hiçbir yeri desteklememek sonucunu doğurduğu iddia ediliyor. O nedenle yeni teşvik sisteminin eldeki kaynağa göre, sınırları belli olarak hazırlanması gerektiği ve kapsamla birlikte başlangıç ve bitiş tarihlerinin de doğru saptanması gerektiğinin önemi üzerinde duruluyor. Teşvik tartışmalarında, kentlerde sadece gelişme potansiyeli olan sektörlerde ve projelendirilmiş çalışmaların teşvik kapsamına alınmaları öneriliyor. Yüksek katma değer ve istihdamın da teşvik unsuru olarak ele alınması isteniyor. Envanter konusunun ele alınması ve teşvik sisteminin sağlıklı bir tartışma ile ele alınması önemli bir gelişme. Ancak, 22 Temmuz seçimlerinden bu yana geçen sürede iş dünyasının beklediği hiçbir kararın alınmadığı da unutulmamalıdır. Bu nedenle bu konulardaki çalışmaların bir an önce tamamlanması, kararların hayata geçirilmesinin büyük önemi var.