Bütçe açığı ve Ak partinin uyguladığı yöntemler

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan osman.arolat@dunya.com

 

 

Bütçe açığı 10 milyara dayanırken uygulanacak yöntem tartışılıyor. İlk söylenenler KDV ve ÖTV artışı oldu ve otomotiv, konut sektörü ve sigaracılardan bu konuya itirazlar geldi. Ak partinin 10 yıllık dönemine baktığımızda, vergi artışı yanında bütçe açığını kapatmak için özelleştirme, aflar ve farklı güne uygun enstrümanları  kullandığına tanık oluyoruz. 
Beklenen oldu son iki ayın eklenmesiyle Ocak Ağustos dönemi bütçe açığı 8 milyar 520 milyon liraya ulaştı. Geçen yıl Ağustos'unda bütçe 2 milyar104 milyon fazla vermişti. Bu durumda son 12 ayda 10 milyar 624 milyonluk bir açık söz konusu oldu. Bir süredir sözü edilen "Bütçe için 10 milyarlık ek gelir ihtiyacı" böylece gerçekleşmiş oldu. Şimdi bu gelirin artacak ÖTV- KDV oranları ve yeni vergi yükleri ve kaldırılacak GYO KDV istisnası ile sağlanıp sağlanamayacağı tartışılırken, KDV ve ÖTV artışı geleceği belirtilen sektörlerin temsilcileri, bunun durgunluk ve kaçakçılığa neden olarak bu artışların beklenen sonucu vermeyeceğini, hatta vergi gelirlerinde düşmeye yol açabileceğini öne sürüyorlar.
Önce, geçen yıl Ocak-Ağustos döneminde fazla veren bütçenin, bu yıl neden, hangi gelişmelerle açık verdiğine bakalım:

-Ocak Ağustos döneminde geçen yıl 49 milyar 122 milyon olan personel ödemelerini bu yıl  yüzde 18.8 artışla 58 milyar 359 milyon rakamına ulaştı . Buna çok net olarak açıklanmasa da son yılda personel sayısının yaklaşık yüzde 10, 260 bin artması nedenlerden biri oldu.
-İlk sekiz ayda sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderlerinde yüzde 24.6 artışla 44 milyar 877 milyon lira rakamına ulaşılırken, cari transferler yüzde 21.9 artışla 86 milyar 795 milyon liraya ulaşıldı. Cari transferlerde 6 milyar 640 milyonluk tarımsal desteklemeler, 17 milyar 682 milyonluk mahalli idare payları da yer aldı.
-Vergi gelirlerinde geçen yılın sekiz aylık dönemine göre toplam vergi gelirleri yüzde 7.5 artış gösterdi. Dolaylı vergilerde yüzde 5.2, doğrudan vergilerde yüzde 12 artış gözlenirken, düşük payı olan diğer vergi gelirlerinde yüzde 21.9 gerileme gözlendi. Haziranda başlayan vergi gelir düşüşü, Temmuz ayında artış, Ağustos'ta yeniden düşüş izledi. Temmuz ayındaki artışa 2011 Temmuz'una göre bu yıl yüzde 616.9 artışla dahilde KDV gelirleri neden oldu.
Peki, Ak parti Hükümeti 2002'den bu yana bütçe açıklarını kapatmak için hangi enstrümanları kullandı:

-Dolaylı vergi yüklerini artırmak.
-Özelleştirmelerle ek gielir elde etmek.
-Yüksek sonuç aldıkları iktidara gelir gelmez uygulamaya koydukları Varlık barışı, matrah artışı ve ödeme kolaylıkları gibi af uygulamaları.
Bugün ellerinde KDV ve ÖTV matrah artışı dışında imkanlar var:
-Af bu yollardan biri daha eski uygulama dumanı üstünde devam ediyor.
-Özeleştirmelerde Halkbank, TCDD, Otoyollar, Başkent doğalgaz gibi düşünülen konular var. Ancak, henüz son aşamaya gelen çalışma yok.
-2B arazilerinin satışından gelebilecek gelirler var.
-Kentsel dönüşümden elde edilecek gelirler var.

Ancak, bu gelir tablosunda kısa vadede önemli giriş olması ve 10 milyarlık bütçe açığının kapatılması pek mümkün görülmüyor. Bu açıdan sözü edilen KDV ve ÖTV artışlarına mı gidileceği, yoksa eldeki diğer imkanları hızlandırarak hayata geçirilmeye mi çalışılacağı şu anda net olarak görülmüyor. Sözü edilen 41önlemin hangilerinin gündeme geleceğini ve Başbakan'ın önerileri ve tutumunun neler olduğunu en kısa zamanda görmemiz gerekiyor. Çünkü, sözü edilen vergi artışlarının yarattığı belirsizlik otomotiv, konut sektörlerinde olumsuzluk yaratırken, sigarada kaçakçılığın artacağı iddialarını gündeme getirdi.

NOT: Bu dünyadan bir güzel adam daha eksildi…
Kurthan Fişek'i benim gençlik dönemindeki atletizm arkadaşımı kaybettik. İkimiz de o dönemde bir yandan atletizm sahasında idman yapar, yarışmalara katılırdık, bir yandan da Rüzgarlı sokakta Yeni gün ve Öncü'de spor yazıları yazarak gazeteciliğe ısınırdık. Kurthan, espri ve zekasıyla bize kendini sevdiren bir güzel adamdı. O günlere ait bir anıyı aktarayım.Bir  Pazar günü yarışmada Kurthan 1 metre 75 santimi geçememişti. Pazartesi idmana geldiğin de bu durum alay konusu olunca Kurthan, "Ben elbise ile normal pabuçla, çivili giymeden  o mesafeyi geçerim" dedi ve şaşkın bakışlarımız arasında çıtayı 1.75'e koyup dediğini yaptı. Kurthan'a tanrıdan rahmet, başta 44 yıllık eşi Neyran Hanım olmak üzere yakınlarına başsağlığı dilerim. O hep  "hoş bir seda" ve zeka dolu esprileriyle hatırlanacaktır…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar