'Gelişmeler faiz artışını yavaşlatabilir'
Şimdiye kadar para politikasında değişikliğe sebep olacak derecede kötüleşme yaşanmadığını belirten Fed Başkanı Yellen, finansal ve uluslararası gelişmelerin faiz artışını yavaşlatabileceğini açıkladı.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen, finansal ve uluslararası gelişmelerin Fed’in faiz artışını yavaşlatabileceğini ancak şimdiye kadar para politikasında kayda değer değişikliğe sebep olacak derecede kötüleşme yaşanmadığını belirtti.
Yellen, ABD Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesinde ülke ekonomisine ve para politikasını ilişkin bilgiler verdi ve Kongre üyelerinin sorularını yanıtladı.
Yaklaşık 3 saatlik oturumda son dönemdeki finansal dalgalanmalar ve uluslararası gelişmelerin ABD ekonomisini olumsuz etkilediğine vurgu yapan Yellen, "Eğer ekonomi hayal kırıklığı yaratırsa, faiz artışında daha yavaş bir yol izlenebilir" dedi.
Yellen, söz konusu finansal çalkantının resesyon tehlikesi yaratıp yaratmadığının sorulması üzerine, “Belli bir resesyon riski her zaman var ve küresel finansal gelişmelerin ekonomiyi yavaşlattığını kabul ediyorum ancak ABD ekonomisinin geleceği hakkında prematüre yargılara varmaktan kaçınmalıyız” değerlendirmesini yaptı.
Küresel piyasalardaki volatilitenin (oynaklık) Çin’in döviz kuru politikasına ve petrol fiyatlarına ilişkin belirsizliklerden kaynaklandığını anlatan Yellen, buna karşın finansal şartlarda Fed’in para politikasında kayda değer değişikliğe sebep olacak derecede kötüleşmediğini dile getirdi.
Yellen, ayrıca Fed’in finansal gelişmeleri yakından takip ettiğinin altını çizerken, şu an böyle bir ihtiyaç bulunmamasına rağmen eğer gerekirse faizleri artırmak yerine düşürebileceklerini söyledi.
Fed Başkanı, ABD ekonomisinin birçok açıdan normale yakın olduğunu, işsizlik oranının tam istihdamla uyumlu seviyelere düştüğünü ve enflasyonun yüzde 2’nin altında olmasına karşın yatay seyrettiğini kaydetti.
Öte yandan, faiz oranlarının halen normalin çok daha altında olduğuna dikkati çeken Yellen, “Ekonominin yüzde 2 civarında büyümeye ulaşması için yedi yıl boyunca, federal fonlama ve enflasyon oranlarını hem nominal hem reel bazda olağanüstü derecede düşük tutmak zorunda kaldık. Ekonominin durumu bu açıdan normal değil, finansal ve ekonomik dalgalanmalarla baskılanıyor” diye konuştu.
Negatif faiz oranları
Yellen, Fed’in negatif faiz oranı uygulamasının ülkedeki yasalar açısından uygun olup olmadığı sorusu üzerine, kendisinin herhangi bir yasal sınırlamadan haberdar olmadığını ancak yasaları tam anlamıyla incelemek gerektiğini söyledi.
Negatif faiz oranlarını bir politika seçeneği olarak 2010 yılında görüştüklerini ancak para piyasalarına yönelik olumsuz etkileyebileceği ve sınırlı katkı sağlayacağı gerekçesiyle tercih etmediklerini aktaran Yellen, Fed’in bu konudaki araştırmalarının devam ettiğini bildirdi.
Yellen, ayrıca Avrupa Merkez Bankası ve Japonya Merkez Bankasının negatif faiz uyguladığını hatırlatırken, bu durumun ABD tahvillerini "güvenli liman" haline getirdiğini anlattı. Öte yandan, tahvil faizlerinin Fed'in faiz oranlarından bağımsız olarak negatife düşebileceğine dikkati çeken Yellen, bu nedenle bankalara yönelik stres testlerine bu senaryoyu eklediklerini dile getirdi.
'Krize neden olanlar yargılanmalı'
Bir başka üye, Yellen’e 2008’deki finansal krize yolan açan hiçbir yetkilinin hapse girmemiş olmasının ahlaki zafiyet (moral hazard) yarattığı görüşüne katılıp katılmadığını sordu.
Fed Başkanı Yellen, temsilciyle hemfikir olduğunu belirterek, “Görevini kötüye kullanan bireylerin gerekli cezaları çekmesi gerektiğine katılıyorum. Ancak bu bizim değil, Adalet Bakanlığının görev alanına giriyor” dedi.
Fed’in bu kişileri bankacılık sektöründe çalışmaktan men etme hakkının bulunduğunu anımsatan Yellen, bunu gerekli yerlerde uyguladıklarını sözlerine ekledi.
"Yeni bir sinyal çıkmadı"
Yellen'in Kongre sunumunu AA muhabirine değerlendiren High Frequency Economics'in Başekonomisti Jim O'Sullivan, Fed Başkanı'nın kademeli faiz artış senaryosundan vazgeçmemek için dengeli bir sunum yapmaya çalıştığını söyledi.
O'Sullivan, "Yellen, küresel ekonomik ve finansal gelişmelere yönelik endişelerini aktarmak ile ülkede devam eden ekonomik iyileşme ve kademeli faiz artış senaryosundan vazgeçmemek arasında bir denge tutturmaya çalıştı. Bunun sonucunda, sunumdan, yeni bir sıkılaştırma adımının yakında atılamayacağına işaret eden aşağı yönlü riskler olmasına karşın, mart ayındaki FOMC toplantısına yönelik yeni bir sinyal çıkmadı" diye konuştu.