AB: Türkiye'den beklentimiz yargı ve Anayasa reformu
AB genişleme Komiseri Füle, "Türkiye'nin daha fazla demokratikleşmesi için öncelik, yargı reformu ve ordu üzerinde sivil denetimle birlikte anayasa reformudur" dedi.
BRÜKSEL - AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu Üyesi Stefan Füle, Türkiye'nin demokratikleşme çabalarını ilerletmesini isteyerek öncelikli beklentilerini "yargı reformu, ordu üzerinde sivil denetim ve anayasa reformu" olarak sıraladı.
Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu'nun (KPK) Avrupa Parlamentosu'nun evsahipliğindeki 63'üncü toplantısında konuşan Füle, AB'nin Türkiye'ye ve Türk halkına verdiği sözlere bağlı kalma taahhüdünde bulunarak, "Türkiye'de geçen yıl birçok önemli reform hayata geçirildi. Bunlardan bazılarına birkaç yıl önce neredeyse hiç ihtimal verilmiyordu. Sivil asker ilişkilerinde dönüm noktası olan EMASYA protokolünün iptali buna bariz bir örnek" dedi.
Türkiye'nin bağımsız bir insan hakları kurumu oluşturulması için yasa taslağı hazırlamasının ve Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Stratejisinin kabulünün umut verici diğer gelişmeler olduğunu kaydeden Füle, "hükümetin tüm Türk vatandaşların demokratik haklarını ve yaşam standartlarını güçlendirmek için başlattığı demokratik açılımı desteklemeye devam edeceklerini" bildirdi.
"Bu girişimin başarısı tüm siyasi partilerin ve tüm toplum kesimlerinin katılımını ve desteğini gerektiriyor" diyen Füle, AB Komisyonu'nun bu kapsamda Anayasa Mahkemesi'nin DTP'yi kapatma kararından ve belediye başkanları da dahil bazı parti üyelerinin tutuklanmalarından endişe duyduğunu aktardı.
Terör örgütü PKK'nın saldırılarını kınayan Füle, bu gelişmelerden hiçbirinin demokratik açılımın başarısına hizmet etmediği uyarısında bulundu.
Genişleme Komiseri Füle, "Türkiye'nin daha fazla demokratikleşmesi için öncelik, yargı reformu ve ordu üzerinde sivil denetimle birlikte anayasa reformudur" dedi.
Ergenekon davasını yakından izlediklerini anlatan Füle, isim vermeden Balyoz planı iddialarına değinerek "Askeri personelin de dahil olduğu son istikrarsızlaştırma girişimleri iddiaları endişe verici. Bu davayla (Ergenekon davası) ilgili tüm gerçekleri öğrenmek Türk vatandaşlarının hakkıdır. Bu, güven inşası, demokrasi ve hukukun üstünlüğü anlamına gelmektedir. Çünkü bunlar hayati dayanaklar. Soruşturma mükemmel olmalı ve adil yargılama süreci standartlara tam saygılı ilerletilmeli" şeklinde konuştu.
Füle, Türkiye'de sivil-asker ilişkileriyle ilgili bir soru üzerine "ilişkilerin hızla şekil değiştirdiğini, bu konuda oldukça umutlu olduğunu" kaydetti.
İfade özgürlüğüne de vurgu yapan Füle, Türk Ceza Kanunu'nun 301'inci maddesinde yapılan değişikliğin ardından "Ergenekon soruşturması hakkındaki haber ve yorumlardan dolayı gazetecilere yönelik başlatılan soruşturma ve yargılamalar dahil basın özgürlüğü önündeki diğer yasal engellerin de kaldırılmasını" talep etti.
Füle, Türkiye ile AB arasında resmen başlayan geri kabul anlaşması müzakerelerinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek "anlaşmanın imzalanmasının ardından AB Komisyonu'nun bazı meslek gruplarına vize kolaylığı getirilmesi için üye ülkelere öneride bulunabileceğini" ve ileri aşamada vizesiz seyahatin gündeme gelebileceğini, bu konunun öncelikleri arasında bulunduğunu söyledi.