ABD’den Güney Sudan'a mesaj

ABD, Güney Sudan'da taraflara "düşmanlıkları sona erdirmeleri ve aracılı siyasi görüşmelere derhal başlamaları" çağrısında bulundu

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

WASHINGTON - ABD yönetimi, Güney Sudan'da taraflara, aralarındaki düşmanlıkları sona erdirme ve derhal aracılı siyasi görüşmelere başlama çağrısı yaptı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, yazılı açıklamasında, son 24 saat içinde ABD Dışişleri Bakanı John Kerry dahil Amerikalı yetkililerin, Güney Sudan'daki krize çözüm bulunması gayretleri kapsamında Afrika ve dünya genelindeki liderlerle telefon görüşmeleri yaptığını bildirdi.

Psaki, Bakan Kerry'nin, hem Güney Sudan Cumhurbaşkanı Salva Kiir hem de eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Riek Machar'a düşmanlıkları sona erdirmeyi kabul etmeleri ve aracılı siyasi görüşmelere başlamaları yönünde çağrıda bulunduğunu belirtti.

ABD Özel Temsilcisi Donald Booth'un da hem Kiir hem de Machar'dan görüşmelere başlama yönünde nihai taahhüdü alma girişimi için bugün Cuba'da olduğunu ifade eden Psaki, Özel Temsilci Booth'un, müzakerelerin önümüzdeki günlerde başlamasını tertiplemek için Hükümetlerarası Kalkınma Otoritesi (IGAD) ülkeleri liderleriyle çalıştığını kaydetti. 

Psaki, "ABD, Güney Sudan'daki krizde tüm tarafları düşmanlıkların derhal sona ermesini hayata geçirmeye çağırır. Bu, kritik öneme sahip insani yardımların aşırı ihtiyacı olan nüfuslara erişim imkanını sağlayacak ve karşıt taraflar arasında aracılı siyasi diyalog için ortam yaratacak" ifadesini kullandı.

Tarafların ateşkesi hayata geçirebilmesinin, Güney Sudan vatandaşları ve dünyaya, liderler olarak uzlaşıyı kabul etme cesaretine sahip oldukları ve bu genç ülkenin tüm halkının en iyi çıkarları için çalıştıkları yönünde güçlü bir sinyal göndereceğini belirten Psaki, şöyle devam etti:

"Güney Sudan liderlerinin, uluslararası toplumun taahhütlerini kabul edeceklerini ve iktidarı şiddete başvurma ya da etnik çizgiler temelinde bölünmeler yaratma yoluyla ele geçirme ya da korumaya gayret edenlerin bizim desteğimizi görmeyeceklerini ve uluslararası yasaları ihlal etmiş olabileceklerini anlayacaklarını umuyoruz. Şiddet, daha istikrarlı ya da refah dolu yarınların yolunu açmayacaktır."