Acil toplantıdan 'normale dönme' kararı

İsveç'in Danimarka sınırında kontrolleri yeniden başlatma kararı AB'de olağanüstü bir toplantıda ele alındı. Toplantıda sınır kontrollerinin mümkün olan en kısa sürede normale dönülmesi kararı alındı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İsveç'in yarım asır sonra Danimarka'dan gelecekler için sınır kontrollerine yeniden başlaması ve bunun ardından Danimarka'nın Almanya sınırında aynı uygulamayı yürürlüğe koyması üzerine AB Komisyonu'nda ilgili tarafların katılımıyla acil bir toplantı gerçekleştirildi. 

AB Komisyonu'nun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopulos'un daveti üzerine gerçekleştirilen toplantıya, İsveç Göç ve Adalet Bakanı Morgan Johansson, Danimarka Entegrasyon Bakanı İnger Stojberg ve Almanya İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Ole Schröder katıldı.  

'Minimumda tutulmalı'

Toplantı sonunda düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Avramopulos, çok yapıcı bir görüşme gerekleştirdiklerini belirterek, "Hepimiz Schengen ve serbest dolaşımın hem vatandaşlar hem de ekonomi için teminat alınması gerektiği konusunda anlaştık. Alınan istisnai önlemlerin minimumda tutulması ve mümkün olan en kısa sürede normale dönülmesi konusunda anlaştık. Bu da (sığınmacı) akışının yavaşlaması anlamına geliyor" dedi.  

'Saat saat kontrol edeceğiz'

Danimarka Entegrasyon Bakanı Stojberg ise, ortak bir çözüme ihtiyaç duyulduğu konusunda mutabık kaldıklarını ifade ederek, "Toplantıda AB Komisyonu'nu Danimarka hükümetinin (Almanya sınırında) geçici sınır kontrolü kararını konusunda bilgilendirdim. Aynı zamanda, ulaşım şirketlerinin kimlik kontrolü yapmasını öngören kanunu henüz uygulamaya başlamadığımızı söyledim. Durumu saat saat kontrol edeceğiz. Eğer gerekli görürsek kanunu uygulamaya sokacağız" ifadesini kullandı. 

İsveçli yetkililerle bu ay sonunda yeniden bir araya geleceklerini kaydeden Stojberg?, "Elbette ki, Danimarka olarak binlerce sığınmacının son varış noktası olmak istemiyoruz" şeklinde konuştu.   

'Sorumluluğu paylaşmak zorundayız'

İsveç Göç ve Adalet Bakanı Johansson? da, Schengen? sisteminin Avrupa için faydalı olduğunu ve prensipleri ayakta tutmanın çok önem ifade ettiğini söyleyerek, "Ancak sonbahardan beri almak zorunda kaldığımız kasım ayında ilk sınır kontrolleri, ocak ayında kimlik kontrolleri ve nisan ayında yürürlüğe girecek olan yeni sığınma kanunu konusunda bilgilendirmede bulundum. Hepimiz, bu zorunlu önlemlerin gereğinden fazla yürürlükte tutulmaması konusunda hemfikiriz" dedi. 

Sığınmacılar kaynaklı durumun İsveç için çok ciddi bir hal aldığını kaydeden Johansson, sadece son 4 ay içinde 115 bin yeni sığınmacının ülkeye giriş yaptığını aktararak, "Sığınmacılar konusunda çok şey yapan bir ülkeyiz ama her şeyi yapamayız. Sorumluluğu diğer üye devletlerle paylaşmak zorundayız" ifadesini kullandı.   

Pazar gecesi İsveç, sığınmacı krizini kontrol altına almak için Danimarka sınırında pasaport ve kimlik kontrollerine başladıklarını açıklamıştı. Danimarka da bu adım karşısında Almanya sınırında kimlik kontrollerine başlamıştı. Danimarka Başbakanı Lars Lokke Rasmussen, İsveç'in kararı sonrasında başka seçenekleri kalmadığını söylemişti. 

İsveç'e geçen yıl 160 binden fazla iltica başvurusu yapıldı. Refah sistemine önem veren İsveç, Avrupa'da nüfusuna oranla en çok sığınmacı kabul eden ülke konumunda.  

Schengen'de tehlike çanları

Avrupa'ya sığınmacı akınının kontrol altına alınmasını hedefleyen bazı Avrupa Birliği ülkeleri, Schengen Anlaşması'nı geçici olarak askıya alarak kontrollere başlamıştı. Geçen yıl Almanya, Avusturya, Fransa ve İsveç ile AB ülkesi olmayan ancak Schengen'e dahil olan Norveç de geçici süreyle sınır kontrollerine yönelmişti. 

AB'nin lokomotif ülkesi Almanya'nın Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Martin Schaefer, "Schengen, sığınmacı akını yüzünden tehlikede" ifadesini kullandı. Daha önce de Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn, benzer bir şekilde AB'nin dağılabileceği uyarısında bulunmuştu.