DB, Türkiye için büyüme tahminini düşürdü
2010 için görünüm tahminini yukarı çekip, resesyonda ikili dip uyarısı yapan banka, Türkiye için büyüme tahminini düşürdü
WASHINGTON - Dünya Bankası tarafından yapılan açıklamada ikinci dünya savaşından bu yana en büyük resesyonun yaşandığı global ekonomide resesyondan çıkışın beklenenden daha hızlı olduğu ancak canlandırma önlemleriyle sağlanan büyüme oranının yerini özel talebin desteği ile oluşan bir büyümeye bırakamaması halinde resesyonun ikili dip yapması riski olduğu ifade edildi. Raporda, Türkiye'nin geçen yıl yüzde 5,8 daraldığı tahmin ediliyor. Türkiye'nin bu yıl yüzde 3,3, 2011 yılında da yüzde 4,2 büyüyeceği öngörülüyor.
Dünya Bankasının yayımladığı ''Küresel Ekonomik Görünüm-2010'' raporunda, yüzde 2,7'lik büyüme oranının işsizliği azaltmak için yeterli olmayacağı vurgulandı.
Haziran ayından bu yana ilk kez yayınladığı global ekonomik görünüm raporunda Dünya Bankası global büyüme oranına ilişkin beklentisini yüzde 2 seviyesinden yüzde 2.7 seviyesine yükseltti. 2010 yılı için beklentisini bu şekilde revize eden Dünya Bankası 2009 yılında global ekonomide beklediği düşüşü de yüzde 2.9'dan yüzde 2.2'ye çekti.
2011 yılı büyüme beklentisi ise değişmeyerek yüzde 3.2 seviyesinde bırakıldı. Ancak banka 2011 yılı için daha gösterişsiz bir tablo çizdi kredi koşullarının dar seyrinin devam ettiği ve önümüzdeki dönemlerde ekonomiyi canlandırmaya yönelik tedbirlerin de geri çekileceği hatırlatıldı.
Krizin şiddetli safhasının atlatılmış olmasına rağmen kronik zayıflığın sürdüğüne işaret edilen raporda, bir çok şeyin teşvik paketlerinin çekilmesinin zamanlamasına ve para politikasındaki düzeltmelere bağlı olduğu ifade edildi.
Raporda, yanlış bir yöntemin çift dipli gerilemeyle sonuçlanabileceği ve bunun da 2011'de yeniden resesyona neden olabileceği uyarısında bulunuldu.
Türkiye ve diğer ülkelerin durumu
Raporda, Türkiye'nin geçen yıl yüzde 5,8 daraldığı tahmin ediliyor. Dünya Bankası 2010 yılında Türkiye için büyüme öngörüsünü yüzde 4.9'dan yüzde 3.3'e çekerken, 2011'de de yüzde 4,2 büyüme öngörülüyor.
Dünyada ekonomi toparlanırken gelişmekte olan ülkelerin finansman kıtlığıyla karşılaşabileceği uyarısında bulunululan raporda, gelişmekte olan ülkelerin daha yüksek borçlanma maliyetleri, daha düşük kredi seviyeleri ve daha düşük uluslar arası sermaye akışıyla karşı karşıya olduğu kaydedildi, Türkiye'nin 2009'da hızlı toparlanma gösterdiği ifadesi de yer aldı.
OECD ülkelerinin bu yıl yüzde 1,8, gelecek yıl ise yüzde 2,3 büyüyeceği tahmin edilen rapora göre, Euro Bölgesi bu yıl yüzde 1, gelecek yıl ise yüzde 1,7 büyüyecek.
ABD ekonomisinde bu yıl yüzde 2,5, gelecek yıl yüzde 2,7, Avrupa ekonomilerinde ise bu yıl sadece yüzde 1 büyüme öngörülüyor. Rapora göre, Japonya bu yıl yüzde 1,6, 2011'de de yüzde 1,8 büyüyecek.
Gelişmekte olan ülkelerde yüksek büyüme oranları devam edecek ve bu ülkeler yüzde 5,2, gelişmiş ülkeler ise yüzde 1,8 büyüme kaydedecek.
Bu yıl Çin ekonomisi yüzde 9, Hindistan yüzde 7,5, Güney Asya ülkeleri yüzde 6,9, Latin Amerika ise yüzde 3,1 büyüyecek.
Küresel yatırımın 2009'da yaklaşık yüzde 10 düştüğü, bu yıl ise sadece yüzde 4,9 büyüyeceği tahmin edilen raporda ayrıca, dünya ticaret hacminin geçen yıl yüzde 14,4 gibi önemli oranda gerilediğine, bu yılda yalnızca yüzde 4,3'lük bir büyüme göstereceğine işaret edildi.
Düzelme yıllar alacak
Dünya Bankası baş ekonomisti Justin Lin yaptığı açıklamada, ''Maalesef, bu derin ve ıstıraplı krizden bir gecede çıkmayı bekleyemeyiz çünkü, ekonomilerin ve istihdam piyasalarının düzelmesi yıllar alacak'' dedi.
Raporu hazırlayanlardan Hans Timmer ise yaptığı açıklamada, beklenen büyümenin küresel iş pazarında yeni istihdam alanları yaratmak için yeterince güçlü olmadığını, işsizliğin ciddi bir sorun olmaya devam edeceğini dile getirdi.
Küresel ekonomik krizin etkilerine de değinilen raporda, bu yıl kriz nedeniyle dünyada 64 milyon kişinin daha günlük 1,25 doların altında gelirle yaşayacağına dikkati çekildi. Yoksul ülkelerin kriz öncesi sosyal programlarını sürdürebilmesi için fazladan 35 ila 50 milyon dolara ihtiyacı olacağı da belirtildi.
Bu belirsiz ortamda 2010-2011'de petrol fiyatlarının da ortalama 76 dolar seviyelerinde seyretmesinin, diğer emtia fiyatlarının ise 2010-2011'de yüzde 3 yükselmesinin beklendiği kaydedildi.
Geçen yıl Ekim ayında yaptığı açıklamada, küresel ekonomide bu yıl yüzde 3,1 oranında büyüme tahmininde bulunan Uluslararası Para Fonu'nun (IMF), 27 Ocakta küresel öngörülerini revize etmesi bekleniyor.