”Halkı müslüman diye Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkılamaz”
AB Komisyonu'nun kalkınma ve insani yardımlardan sorumlu Üyesi Michel, Kopenhag Kriterleri arasında Hristiyanlığın bulunmadığını belirtti
BRÜKSEL - AB Komisyonu'nun kalkınma ve insani yardımlardan sorumlu Üyesi Louis Michel, Kopenhag Kriterleri arasında Hristiyanlığın bulunmadığını belirterek "halkı Müslüman diye Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkılamayacağını" söyledi.
Avrupa Türk Demokratlar Birliği'nin Brüksel'deki İstanbul Merkezi'nde düzenlediği Avrupa Parlamentosu seçimleri panelinde konuşan Michel, AB Komisyonu'ndaki görevi boyunca Türkiye'nin üyeliğine destek verdiğini belirterek "Türkiye'nin AB'ye katılmasında Türkler kadar Avrupalıların da çıkarı var" dedi.
Türkiye'nin genç nüfusu, gelişen ekonomisi ve güçlü ordusuyla AB açısından stratejik önemde bir ülke olduğuna dikkati çeken Michel, "Türkiye, NATO'nun güvenilir ortağı oldu. Nerede ihtiyaç duyuluyorsa oradaydı. Avrupa'yı komünizme karşı korudu" diye konuştu.
AB'ye Aralık 1999'da aday ülke kabul edilen Türkiye'nin 2001 yılından itibaren başlattığı demokratik ve ekonomik reformlarla önemli mesafe katederek üyelik müzakerelerini sürdürdüğünü anımsatan Michel, AB'de Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkan çevrelerin Kopenhag kriterleri arasında bulunmayan dini gerekçeleri kullanarak AB'yi Hristiyan kulübü gibi göstermeye çalışmasını eleştirdi.
"AB'ye girişte dini kriter yok. Halkı Müslüman diye Türkiye'nin üyeliğine karşı çıkılamaz" diyen Michel, şunları kaydetti:
"AB'ye sadece Hristiyanlar üye olacak diye bir kural yok. AB bazılarının söylediği gibi Hristiyan kulübü değil. Üyelikte önemli olan Kopenhag Kriterleri'dir. İslamla diyalog önyargısız olmalı. Türkiye'nin (halkı) Müslüman ve laik bir ülke olması bence AB üyeliğini zorlaştırmaz, hatta kolaylaştırır. Müslüman bir ülkenin katılımı Avrupa'nın ayrımcılık yapmadığını ve farklılıklara açık olduğunu gösterir. Türkiye'nin AB üyeliği, İslamla (Batının) diyalog kurabileceğini gösterir."