Hedef "Yurtta sulh cihanda sulh"

MEXİCO CİTY - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Meksika'da Cumhurbaşkanılığı Resmi Konutu'na gelişinde törenle karşılandı.

Meksika Devlet Başkanı Felipe Calderon törendeki konuşmasında, Başbakan Erdoğan'ı ülkesinde ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirirken, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin 1928 yılında başladığını belirtti. Calderon şunları kaydetti:

"O dönemde benim ülkem bugünkü çağdaş Meksika'nın temellerinin atıldığı bir devrim sürecini tamamlarken, Mustafa Kemal Atatürk liderliğindeki genç Türkiye Cumhuriyetinde kendisine kimlik ve gelecek sağlayan çağdaş özellik yeniden doğuyordu. O zamandan bu yana uluslarımız ilerleme ve refaha giden yolda çeşitli engellerle karşılaşmışlardır. Bu engellere rağmen bugün her iki ülke de gerçekleştirdikleri çalışmaların kendilerine verdiği güvenle, günümüz dünyasındaki yerini başarıyla almışlar ve bugün geleceğe iyimserlikle bakabilmektedirler.

Sayın Başbakan yakın zamanda İstanbul gerçekleştirilen Dünya Bankası Toplantısı'nda, dünya için önemli olan bu şehrin (İstanbul'un) sadece kıtalar arası bir köprü değil, aynı zamanda medeniyeteler, kültürler, ekonomiler, ticaret yolları arasında da bir köprü olduğunu dile getirdiniz. Meksika da aynı Türkiye gibi Orta ve Güney Amerika, Latin Amerika, Karayipleri, Avrupa ve Asya Pasifik ülkelerini birleştiren çok yönlü bir ülkedir. Biz ticari ilişkiler, halklar arası kardeşlik ve kültürel yaklaşımlardan yana bir ülkeyiz. İki ülkenin BM Güvenlik Konseyi ve G-20 Toplantıları gibi  çok taraflı uluslararası platformlarda yakın bir işbirliği içindedirler. Hedef; bu ortak çaba ile Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Yurtta Sulh, Cihanda Sulh' ilkesini gerçekleştirebilmektir."

Calderon, Meksika'nın küresel bir sorumluluk üstlendiğini belirterek, sözlerine şunları ekledi:

"Uluslararası organize suçlarla mücadelede, küresel finansal kurum ve kuruşlar ile gelişmekte olan ülkelerin katılımını daha fazla teşvik etmede ve iklim değişikliğine karşı etkili önlemler alma konularında aktif çalışıyoruz. Bu konuların Türkiye'yi de yakından ilgilendirdiğini biliyoruz. Meksika şu anda Kopenhag'da yapılacak iklim değişikliği konferansında desteklenmesi gereken bir girişim olan ikilim değişiliklerine karşı, bir küresel fon veya yeşil fon diye adlandırılan bir fon oluşturulmasını  talep etmiştir. Sayın Başbakan halkların birbirlerini sevdikleri ve hayranlık duydukları zaman aradaki mesafelerin uzak oluşunun hiçbir anlamı yoktur. Siz, eşiniz ve heyetiniz, sizi seven, ama gerçekten seven ülkemiz Meksika'ya tekrar hoş geldiniz."

Erdoğan'ın açıklamaları

Başbakan Erdoğan da konuşmasına Meksika'da olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı. Erdoğan, şunları söyledi:

"Saygıdeğer Başkan, her şeyden evvel hava yolu ile baktığımızda 15 saatlik bir mesafede olan iki ülkeyiz, aslolan gönüllerin  yakınlığıdır, aslolan halkların birbirleri hakkında ne düşündüğüdür. Ve bu noktada halkımın özellikle Meksika'ya yönelik olumlu düşünceleri bizim bu süreç içinde geçen yıl Dışişleri Bakanım bu yıl da şahsımın Meksika'yı ziyaret etmek suretiyle süreci daha da hızlandırmanın gayreti içindeyiz. İki ülke ilişkileri aslında Osmanlı'ya dayanıyor. O dönemde atılmış bazı adımlar ve yapılmış jestler de var. Ben üst düzey ziyaretlerde alacaklı duruma düştüğümüzü Zannediyorum, Cumhurbaşkanımızın da selamını getirdim. Başkan Calderon'ı da en yakın zamanda Türkiye'de görmek istiyoruz."

Başbakan Erdoğan Türkiye ve Meksika'nın G-20'de beraber olduğunu, Dünyadaki en büyük ekonomiler arasında Meksika'nın 13,  Türkiye'nin 17. sırada bulunduğunu belirterek şunları kaydetti:

"İnanıyorum ki bir çok alanda müşterek atabileceğimiz adımlar var. Bugün yapacağımız görüşmelerle bu adımları atıyoruz. Dünya barışına, müşterek atacağımız adımlar, sağlayacağımız katkılar var. Organize ve örgütlü suçlara yönelik atabileceğimiz adımlar var. Ve Türkiye bütün tecrübesini bu konuda Meksika ile de paylaşamaya hazırdır. İkilim değişikliği konusunda Sayın Başkan'ın ifadelerini aynen paylaşıyorum. Kyoto Protokolü'nü imzalamış bir ülke olarak gerçekten çok daha sağlıklı, geleceği tertemiz, pırıl pırıl bir dünya için bu adımları atmak durumundayız. İnanıyorum ki Kopenhag Zirvesi bir kırılma noktası olacaktır. Eğer kararlı adımlar atarsak gerçekten, bu noktada bir birimizle dayanışma içerisinde olursak aşılmayacak hiç bir yol yoktur. Şahsıma ve heyetime gösterilen yakınlıktan dolayı teşekkür ederim. Bu ziyaretin yeni bir milat olmasını diliyorum."

Selamlama konuşmalarının ardından İki lider heyetlerini tanıttı ve "Şeref Muhafızlarını'  selamladı.

Ellerinde Türk ve Meksika bayraklarını taşıyan öğrencilerin de yer aldığı törenin ardından başa başa ve heyetler arası görüşmelere geçildi.