Liman yükümlülüğü gelecek yıl değerlendirilecek
AB dışişleri bakanları, Türkiye'nin limanlarını açma yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğini gelecek yıl yeniden değerlendirme kararı aldı
BRÜKSEL - AB zirvesine sunulacak genişleme kararlarını ele almak için toplanan AB dışişleri bakanları, Türkiye'nin limanlarını açma yükümlülüğünü yerine getirip getirmediğini gelecek yıl yeniden değerlendirme kararı aldı.
AB zirvesinde tartışılmadan onaylanması beklenen genişleme kararlarında, "Tekrarlanan çağrılara rağmen Türkiye'nin Ek protokol yükümlülüklerini ayrım yapmaksızın uygulamayı (limanlarını ve havaalanlarını Kıbrıs Rum kesimine açmayı) reddetmesinden derin üzüntü duyulduğu" belirtiliyor.
Bu durumda Türkiye'nin katılım müzakerelerinde 2006 yılında alınan, limanlar meselesi çözülünceye dek 8 faslın dondurulması ve kalan fasılların kapatılmaması yaptırımının geçerliliğini koruyacağı ifade edilen kararlarda, Türkiye'nin Kıbrıs Rum kesimiyle ilişkilerini normalleştirmeye yönelik adım atmadığı da hatırlatılarak, AB Komisyonu'na Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini yakından takip ederek "bir sonraki yıllık raporunda" bildirimde bulunma görevi veriliyor.
Kararlarda, üye ülkelerin de Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini yakından izleyip değerlendirecekleri kaydedilerek, "yeni gecikme olmaksızın ilerleme beklentisine" yer veriliyor.
AB dışişleri bakanları toplantısında limanlar meselesi nedeniyle Türkiye'ye yeni yaptırım uygulanmasını isteyen, ancak destek bulamayan Kıbrıs Rum kesimi, Türkiye'ye yeni bir tarih verilmesi hedefinde ise kısmi başarı sağlamış oldu. Rumların, AB dönem başkanıyla vardıkları uzlaşma çerçevesinde 21 Aralıkta Türkiye ile çevre faslının açılmasına da engel çıkarmamaları bekleniyor.
"Türkiye'nin fasıl açabilmesini koşullara bağlayacağız"
Kıbrıs Rum kesiminin Dışişleri Bakanı Markus Kipriyanu, Türkiye'nin katlım müzakerelerinde yeni fasılların açılabilmesi için koşullar belirleyeceklerini söyledi.
AB Dışişleri Bakanlarının genişleme kararlarının ardından basına konuşan Kipriyanu, "Koşullar belirleyeceğiz ki Türkiye bunlara uydukça fasıl açabilecek" dedi.
Rumların, limanların açılmaması nedeniyle AB'nin 2006 yılında dondurduğu 8 fasıla ek olarak 15'inci fasıl olan enerji, 23'üncü fasıl olan yargı ve temel haklar, 24'üncü fasıl olan adalet, özgürlük ve güvenlik, 26'ncı fasıl olan eğitim ve kültür ile 31'inci fasıl olan dış, güvenlik ve savunma politikalarını engellemeye devam etmesi bekleniyor. Bugüne dek söz konusu 5 fasıldan 3'ü Rumlar, biri Yunanlılar ve biri AB Komisyonu tarafından engellenmekteydi.
Bu arada, AB kaynakları, Kipriyanu'nun AB Dışişleri Bakanlarından, limanlarını açıncaya ya da bu konuda AB Komisyonunun 2010 yılında yapacağı kapsamlı değerlendirmeye dek Türkiye ile katılım müzakerelerinin askıya alınmasını istediğini, ancak destek bulamadığını bildirdi.
Bağış: "Kararda hoşnut olmadığımız unsurlar olsa da..."
- Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Birliği Dışişleri bakanlarının Türkiye ile ilgili kararı konusunda, "Bu kararda bir AB üyesi ülkenin baskısıyla hoşnut olmadığımız bazı unsurlar yer almakla birlikte, Türkiye'nin genel katılım hedefi teyit edilmekte ve müzakere sürecinin bir engelle karşılaşması önlenmektedir" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD'ye ziyaretinde resmi heyette yer alan Egemen Bağış, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Bağış, AB Genel İşler ve Dışişleri Konseyi'nin genişleme ve Türkiye'ye ilişkin kararları hakkında sorulan soruya şu yanıtı verdi:
"Bu kararda bir AB üyesi ülkenin baskısıyla hoşnut olmadığımız bazı unsurlar yer almakla birlikte, Türkiye'nin genel katılım hedefi teyit edilmekte ve müzakere sürecinin bir engelle karşılaşması önlenmektedir.
Burada hemen hemen tüm AB ülkelerinin sağduyulu bakış açılarını, kararın bu haliyle çıkmasında Türkiye lehine göstermiş oldukları gayreti taktirle karşılıyoruz. Bu noktada, özellikle İsveç dönem başkanlığının katkılarına teşekkür etmeyi bir görev biliyorum."
"Kıbrıs sorununun çözüm yeri AB değil Kıbrıs'tır"
Çevre faslının İsveç'in dönem başkanlığında açılmasını beklediklerini belirten Egemen Bağış, AB Dışişleri bakanlarının aldığı kararların Türkiye'nin AB sürecini etkileyip etkilemeyeceği yönündeki bir soru üzerine şunları kaydetti:
"Türkiye olarak, AB'ye katılım yolunda aynı heyecan, azim ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.
Rum Kesimi'nin Kıbrıs sorununu AB'ye havale ederek, yaptığı yanlışları AB'ye temizletmek istemesi yeni bir durum değildir. Ne var ki AB'de sağduyu ve uzak görüşlülük unsuru ağır basmaktadır.
AB'nin Kıbrıs konusunda sağduyulu çizgiyi korumasını beklemekteyiz. AB, Türkiye'nin ve KKTC'nin çözüm isteğini, çabalarını yakından bilmektedir. AB açısından Kıbrıs sorununun çözüm yeri Brüksel değil, Kıbrıs'tır.
Bir takım gemilerin Türk limanlarına gelmesi, Kıbrıs sorununu çözmez. Rum Kesimi'nin, gemi seyrüsefer tarifeleri ile uğraşmak yerine, görüşme masasında muhatabı olan Mehmet Ali Talat ile çözüm yolunda samimi çaba harcamasını beklemekteyiz. Zaman azalmaktadır. Kıbrıs'ta çözüm ve çıkmaz arasındaki tercih Rum Kesimi'nin olacaktır."