Netanyahu: Filistin ve Suriyeliler ile barışa hazırız
İsrail Başbakanı, konuşmasında ilk kez Filistinliler için İsrail ile yanyana bir devletten sözetti
TEL AVİV - İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, günlerdir merakla beklenen konuşmasında Filistin ve Suriyeliler ile barışa hazır olduğunu söylerken, ilk kez Filistinliler için İsrail ile yanyana bir devletten sözetti, ancak bunu Filistin devletinin askerden arındırılması ve İsrail'i bir Yahudi devleti olarak tanımaları koşuluna bağladı.
Konuşmasında bugüne dek söylene gelen "İki devletli çözüm" terimini ağzına almayan, Kudüs'ün tümünün İsrail'in başkenti olması gerektiğini savunan Netanyahu, "Filistinli komşularımızı, Filistin yönetimini önkoşulsuz barış görüşmelerine derhal başlamaya çağırıyorum. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile de her yerde görüşmeye hazırım" dedi.
İsrail Başbakanı, Tel Aviv yakınlarındaki Bar İlan Üniversitesi'ndeki konuşmasına İbranice "barış" anlamına gelen "şalom" sözcüğüyle başlarken, "Barış daima hayalimiz olmuştur. Biz herkesi barış sözcüğüyle anar, hoşgeldin, güle güle deriz" diye konuştu.
ABD Başkanı Barack Obama'nın, Ortadoğu'da uzlaşma düşüncesine destek verdiğinin altını çizen Netanyahu, "Çevremizde bir barış ağı örülmesinin zamanının geldiğine inanıyorum. (Suriye Devlet Başkanı) Beşşar Esad ile Şam'da, Beyrut'ta, nerede isterse görüşmeye hazırım" dedi.
Filistin yönetimiyle de görüşmeye ve ekonomik barışı geliştirmeye hazır olduğunu yineleyen Netanyahu, İsrail'in, daha önce yapılmış uluslararası anlaşmalara sadık olduğunu söyledi, hem Filistinli, hem İsrailli çocukların artık savaş görmemelerini dilediğini, İsrail halkının savaş istemediğini, yatırımların artık silaha yapılmaması gerektiğini bildirdi.
Mısır ve Ürdün ile yapılan barış anlaşmalarına değinen ve bu iki ülkenin savaş çemberinden çıktıklarını ifade eden Netanyahu, "Ne yazık ki Filistinliler ile bunu beceremedik. Biz ne denli barışa yaklaştıysak, onlar o derece uzaklaştılar" görüşünü dile getirdi.
Netanyahu, Filistinliler'in bugüne dek barışı istediklerini de göstermediklerini ileri sürerek, İsrail'in, çekildiği her toprak parçasından, çekildiğinin hemen ertesi günü büyük bir terörle karşı karşıya olduğunu, Gazze Şeridi'nden füzelerin merkezi kentlere dek ulaştığını kaydetti.
İsrail'in Yahudi ulusunun devleti olduğunu ve öyle de kalacağını vurgulayan Netanyahu, Filistinliler'in de bunu böyle kabul etmelerini istedi.
"Barışı sağlamak için güç ve doğruluk gerekir" diyen Netanyahu, şöyle devam etti:
"Bugün ben güç ve doğrulukla konuşuyorum ama bu yalnızca İsrail tarafından değil, Filistinliler tarafından da aynı biçimde gösterilmelidir. Bunu gösterirlerse, yanyana gerçek bir barışla yaşayabileceğiz.
Filistinli liderlerin de halkına bu en basit şeyleri söyleyebilmeleri gerekir. Barışı bize ve kendi halkına söyleyebildikleri takdirde barışa ulaşmamız çok daha kolay olacaktır."
Batı Şeria'da yerleşi yok
Netanyahu, tarihten örnekler vererek, Batı Şeria'daki topraklar üzerindeki haklarının yok sayılamayacağını, ancak Batı Şeria'da yeni yerleşimler inşa etmeyeceklerini, mevcut yerleşimlerin büyütülmesinden de kaçınacaklarını söyledi.
Hükümete, bu yerleşimlerdeki doğal büyümeye yetecek ölçüde izin verilmesi gerektiğini belirten Netanyahu, ancak "Bu topraklar üzerinde büyük bir Filistinli nüfus da yaşamaktadır. Bizim onları yönetmek gibi bir niyetimiz yok. Bu durum, İsrail toplumu içinde de çok değişik tartışmalara yol açmaktadır. Ancak, barış ve güvenlik konusunda İsrail toplumunda büyük bir uzlaşma vardır" diye konuştu.
Filistin devletinin kurulduğunu görmek istediğini, ancak uluslararası toplumun, bu devletin herhangi bir askeri yeteneğe sahip olmayacağının güvencesini vermesi gerektiğini ifade eden Netanyahu, Filistinliler'in mülteciler konusunu da kendi toprakları içinde çözmeleri gerektiğini savundu.
Netanyahu, İsrail'in, kendisini yoketmek isteyen teröristlerle görüşmeyeceğini belirterek, Filistinliler'in barış veya Hamas'tan birini tercih etmeleri gerektiğini vurguladı.
Komşuları Arap ülkelerinin liderleriyle bölge barışı ve Filistin ekonomisine katkıları için görüşmeye hazır olduğunu ifade eden Netanyahu, Filistinliler için atılacak en önemli adımlardan birinin, denizden tatlı su edinme projesi olduğunu belirtirken, Körfez ülkeleri yatırımcılarını Filistin'e yatırıma çağırdı ve turizm alanındaki ortak potansiyeli dile getirdi.
Netanyahu, konuşmasının başında ise İran tehdidinden sözetti. İsrail ve tüm insanlık için en büyük tehlikenin radikal İslam'ın nükleer silahla buluşması olduğunu belirten Netanyahu, "İran tehdidine karşı uluslararası planda yapılacak olan çalışmaların önemi büyüktür. Barışın ileriye götürülmesi, en az bu tehlikenin önlenmesi kadar önemlidir" dedi.
Obama konuşmadan memnun
ABD Başkanı Barack Obama'nın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "ayrı bir Filistin devletini kabul etmesinden" memnun olduğu, "bunu önemli bir ileri adım" olarak nitelediği bildirildi.
Beyaz Saray Sözcüsü Robert Gibbs, Binyamin Netanyahu'nun bu gece Ortadoğu politikasına ilişkin yaptığı konuşmayla ilgili "Başkan, Netanyahu'nun konuşmasındaki önemli ileri adımı memnuniyetle karşıladı" dedi.
Gibbs, Obama'nın "iki halkın tarihsel vatanlarında Yahudi İsrail devleti ve bağımsız Filistin devleti olarak" iki devletli çözümden yana olduğunu kaydetti.
Beyaz Saray Sözcüsü, "Obama'nın, bu çözümün, hem İsrail'in güvenliğini, hem de Filistin'in yaşayabilecek bir devlete ilişkin meşru emellerinin gerçekleşmesini sağlayabileceğine ve sağlaması gerektiğine inandığını ve Netanyahu'nun bu hedefi onaylamasını memnuniyetle karşıladığını" bildirdi ve Obama'nın, taahhütlerini yerine getirmeleri ve bölgesel barışa yönelmeleri yolunda tüm taraflarla birlikte çalışacağını da dile getirdi.
Netanyahu, konuşmasında, askerden arındırılmış olması, İsrail'in güvenliğinin güvenve altına alınması, Filistinliler'in de İsrail'i Yahudi devleti olarak kabul etmesi durumunda bir Filistin devletini kabul edeceklerini söylemişti.
Netanyahu ayrıca, Kudüs'ün tamamının İsrail'in başkenti olması gerektiğini savunmuş ve Filistinli mültecilerin İsrail'e dönmemeleri gerektiğini ileri sürmüştü.