"Demokrasi sivil toplumun sesini duyurmasıdır"

İSTANBUL - SE Başkanı Yorgo Papandreu, Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'nın kapanışında konuştu. SE'nin birbiriyle çatışma halinde olan grupları bir araya getirebildiğine işaret eden Papandreu, "Biz eşitliğin, yoksulun, orta sınıfın, kadınların, göçmenlerin çektiği acıların sesiyiz" dedi. 

Sabah Gezi Parkı'na gittiğini ve bir fidan diktiğini hatırlatan Papandreu, şunları söyledi: 

"Politika kelimesi Antik Yunan'dan geliyor. Politika, bizim vatandaş olarak farklı bir dünya hayali kurma kapasitemizdir. Antik zamanda politika başladığında bunu fark etti insanlar. Demokrasi, kimse gücü tek başına ele geçirmesin diye oluşturulmuş bir sistemdir. Vatandaşlar, Gezi Parkı'nda seslerini duyurdular, tıpkı Avrupa'da, Brezilya'da olduğu gibi. Sivil halkın sesinin duyulması gerekir. İşte demokrasi budur." 

"Mısır sosyal demokratlarıyla birlikte hareket edeceğiz"  

Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Luis Ayala, CHP Genel Başkan Yardımcıları Umut Oran ve Faruk Loğoğlu ile birlikte, iki gün süren Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi.  

Ayala toplantıyı Türkiye'de yapmalarının sebeplerini şöyle açıkladı: 

"Birinci sebep, Türkiye'de çok güçlü bir siyasi parti olan CHP, SE'nin bütün faaliyetlerine aktif bir şekilde katılıyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SE'nin başkan yardımcılarından birisi, CHP'nin yöneticileri SE'nin kurullarında önemli pozisyonlarda yer alıyor. 

İkinci sebep, son dönemde Türkiye'de yaşanan gelişmeleri yakından izliyoruz. İstanbullular'ın daha çok demokrasi, daha çok hak talebiyle mücadele etmesini destekliyor, hükümete karşı duyulan endişeye katılıyoruz. Gösterilere şiddetle müdahale edilmesini endişeyle takip ettik. Biz de gelip olanları öğrenmek, yerinde görmek, dinlemek istedik." 

Bölgede barış ve istikrarın önünde büyük sıkıntılar bulunduğunu, yüzbinlerce Suriyeli sığınmacının Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Ayala, toplantıda Suriye sorununun acil çözümü için birlikte çalışma ve siyasi çözüme katkı sağlama konusundaki kararlılıklarını vurguladıklarını ifade etti. 

Ayala, "Şuna inanıyoruz ki, siyasi çözüm bir geçiş hükümetine kapı açacak şekilde olursa, insan hakları, demokrasi, özgürlükler tesis edilebilir. Sürece destek olmaya ve CHP ile birlikte Suriyeliler ile olmaya devam edeceğiz" diye konuştu. 

İsrail-Filistin sorununa kalıcı bir çözüm arayışının devam ettiğini dile getiren Ayala, oy birliğiyle konsey toplantılarında İsrail ve Filistin'den üye partilerin birlikte çalışmasına karar verdiklerini söyledi. 

Ayala, SE olarak, 2014'ü Ortadoğu'da barış yılı ilan ettiklerini bildirerek, "Toplantılarda Arap Baharı ve Mısır meselesini de ele aldık. Demokrasinin yeniden Mısır'da tesisi için atılacak adımlara destek olacağız, Mısır sosyal demokratlarıyla birlikte hareket edeceğiz" dedi. 

Dün İstanbullular'ı da dinlediklerine değinen Ayala, "Gezi Parkı'yla ilgili olarak bir karar çıkardık. Dünyadaki diğer benzeri gösteriler gibi, bunları da yürekten destekliyoruz. Şili'de öğrencilerin talepleri oldu ve bunlar dikkate alındı, gösterilerin barışçıl şekilde yapılmasına müsaade edildi. Eğer hükümet yurttaşların endişelerine kulak vermezse, cevap vermezse, o zaman işler yürümez. CHP'nin bu talepleri, endişeleri sahiplenmesini çok önemsiyoruz" diye konuştu. 

"Özellikle muhalefetin Cenevre-2 konferansına katılması yönündeki çağrımızı güçlendirdik"  

Faruk Loğoğlu, CHP'nin SE konsey toplantısına ikinci kez evsahipliği yaptığını hatırlattı. 

Toplantıda Suriye'nin de konuşulduğuna değinen Loğoğlu, "CHP olarak bu konuda kabul edilen kararın partimizin görüşleriyle uyumlu hale gelmesi için değişiklik önerilerinde bulunduk. Bunlar bir ölçüde kabul gördü. Çünkü Cenevre-2 sürecine giderken tek taraflı suçlamalar, ithamlar yerine, daha yapıcı, özellikle muhalefetin Cenevre-2 konferansına katılması yönündeki çağrımızı güçlendirdik" dedi. 

Loğoğlu, Gezi Parkı'na ilişkin bir saatten fazla süren bir oturum yapıldığını belirterek, oturumda gösterilen 2 videonun CD olarak basılıp, katılımcılara dağıtıldığını bildirdi.