"IRS dünya bankalarını tehdit ediyor"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Gelir İdaresi Daire Başkanı Süleyman Hayri Balcı, ABD'de yürürlüğe giren FATCA (Yabancı Hesaplar Vergi Mevzuatına Uyum Yasası) yasasıyla ilgili, "Amerikan Gelir İdaresi, tüm dünyadaki finansal kuruluşları stopajla bir nevi tehdit ediyor. Benimle anlaşma yap diyor. Hem bu anlaşmayı yapmak da öyle kolay değil. Çünkü binlerce kuruluş var. Her biriyle tek tek anlaşma yapmak zorunda" dedi.

Amerika'da uygulamaya konulan ve diğer ülkelerde yatırım hesabı bulunan Amerikalılar'ın yabancı finansal kuruluşlarda bulundurdukları hesapların Amerikan Gelir İdaresi'ne (IRS) rapor edilmesi zorunluluğunu içeren FATCA yasasıyla ilgili sorularını yanıtlayan Balcı, yasanın 2010 yılında yürürlüğe girdiğini söyledi.

Yasayla ilgili bilgiler veren Balcı, şunları kaydetti: "Amerikan vatandaşlarının Amerika dışındaki tüm varlıklarının Amerikan Gelir İdaresi'ne (IRS) raporlamasını öngören bir kanun. Diğer ülkelerdeki finansal kuruluşlar eğer bu raporlamayı yapmazsa Amerikan kaynaklı elde edilen gelirler üzerinden yüzde 30 stopaj vergisi öngörmekte... Dolayısıyla bir finansal kuruluş IRS'e 'ben bunu kabul etmiyorum', 'bu anlaşmayı yapmıyorum' dediğinde bu kişilerin Amerikan kaynaklı gelirleri üzerinden yüzde 30 stopaj yapma imkanı doğuyor. Bu çok yüksek bir rakam. O nedenle ülkeler ve finansal kuruluşlar bu stopaj mükellefiyetiyle karşılaşmak istemiyorlar veya Amerikalı müşterilerini kaybetmek istemiyorlar."

Türkiye'nin FATCA konusunda henüz kesin bir tutumu olmadığını belirten Balcı, "FATCA konusunda Türkiye BDDK, TBB ve TSPAKB ile birlikte bu konudaki yaklaşımımızı stratejik olarak belirleme aşamasındayız. Dolayısıyla henüz imzalanmış bir metin yok" ifadelerini kullandı.
Kanunun çok karmaşık olmasının yanı sıra hem yasal hem de uygulamayla ilgili problemleri de barındığını anlatan Balcı, "Bu konuda hem diğer ülke uygulamalarını izliyoruz hem de kendi içimizde hangi mevzuatı nasıl etkiliyor buna bakıyoruz. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Mevzuatı'nı, Sermaye Piyasası Kanunu Mevzuatı'nı nasıl etkilediğine bakıp onun sonucunda bir karar alma aşamasındayız.
Tabii ki yükü mümkün olduğu ölçüde finansal kuruluşların üzerine bırakmamaya çalışıyoruz. Temel prensibimiz bu. Ama bunu yaparken de bizim yasalarımızı uygulamalarımızı, yapabilirliğimizi dikkate alarak hareket etmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

Stopaj kesintisi Ocak 2014'te başlayacak

[PAGE]

Stopaj kesintisi Ocak 2014'te başlayacak


Uygulamaya henüz imza atılmadığı için şu anda kaybedilen bir şey olmadığını anlatan Balcı şöyle devam konuştu:
"Şu an için yaşanan herhangi bir sıkıntı yok . Çünkü Haziran 2013'e kadar süre var. Amerika bütün ülkelere aynı süreyi vermiş durumda. Haziran 2013'e kadar 'benimle ülke ya da finansal kuruluşlar anlaşma yaparsa onlarla bu stopajla ilgili problem olmayacak. Yapmazlarsa 2014'ün ocağından itibaren artık stopaja başlayacağım' şeklinde."
Konuyla ilgili suistimallere dikkat edilmesi gerektiğini aktaran Balcı, "Paylaştığınız bilgilerin gizlilik kurallarına riayet edilmesi gerekiyor. Aktardığınız verilerin başka kişilere verilmemesi gerekiyor. O güvenceyi sağlarsa ancak o bilgi paylaşımı sağlıklı olur" dedi.

"Amerika'nın bunu yapabilmesinin nedeni de kendinde o gücü hissetmesi"

FATCA'nın devletlerle mi yoksa finansal kuruluşlarla mı daha fazla ilgili olduğu sorusuna karşılık Balcı, " Temelde Amerika kendi iç mevzuatını değiştirerek tüm finansa kuruluşlara böyle bir yükümlülük getirmiş durumda. Normalde bu alışageldiğimiz bir yasa değişikliğiyle kendi sınırlarınız dışındaki ülkelerin finansal kuruluşlarına böyle bir yasal yükümlülük getirmeniz çok alışılmış bir şey değil.
Zaten Amerika'nın bunu yapabilmesinin nedeni de kendinde o gücü hissetmesi. Amerika'nın burada dediği 'tüm finansal kuruluşlar benim dediğimi yapmak zorunda.' Sonuçta bir elbise dikiyor ve 'buna herkes uyacak' diyor.
O takdirde anlaşma yaparsanız Amerikalı müşterilerinizin bilgilerini aktarmanız gerekiyor. Aktarma önünde yasal engeller olabilir. Çünkü bir kamu kuruluşu da olsa yabancı bir kuruluşa bu bilgiyi aktarıyorsunuz. Bu sıkıntılı bir durum. Sonuçta bu bilgide yanlışlıklar olursa IRS gelip denetim yapma yetkisine de sahip oluyor. Dolayısıyla uygulamada birçok problem çıkabilir. Yasal anlamda problemler çıkabilir. O nedenle sıkıntılı bir süreç."

FATCA anlaşmasını şimdiden imzalayan 5 ülkenin bulunduğunu 2 ülkenin de yasayı parafe ettiğini kaydeden Balcı, "Çünkü bunu imzalamak demek aslında Amerikanın istediği o bilgileri ben ülke olarak sana vermeyi taahhüt ediyorum demek" dedi.
Uygulamada karşılıklılığın bulunduğunu belirten Balcı şöyle devam etti:
"Aynı şekilde Amerika'da örneğin Türkiye için Türk vatandaşlarının Amerika'daki benzer gelirlerini alabilir durumda olacak.
Bir karşılıklılık var. Türk gelir idaresi olarak bizim için önemli olan kısmı da aslında bu karşılıklılık. Yani ben bu bilgileri veririm ama karşılığında benzer bilgileri almak kaydıyla."

Amerika'yla Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmamız var

[PAGE]

Amerika'yla Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmamız var

FATCA kapsamında bilgi değişimini yapabilmek için Amerika'yla Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması'nın bulunması gerektiğini belirten Balcı, Türkiye'de bu anlaşmanın hali hazırda bulunduğunu dile getirdi. Balcı sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu aslında ulaşılması çok zor bir hedef. Ve bunun sonucundaki o yüzde 30'luk stopajda yapılabilirliği noktasında aslında kolay bir şey değil. Düşünsenize IRS tüm dünyadaki finansal kuruluşları stopajla bir nevi tehdit ediyor. Benimle anlaşma yap diyor. Hem bu anlaşma yapmakta öyle kolay değil. Çünkü binlerce kuruluş var. Her biriyle tek tek anlaşma yapmak zorunda.

FATCA'nın ABD'deki finansal krizle olan ilgisine dikkati çeken Balcı, "Temel sıkıntı Amerika'nın finansal kriz dönemindeki bütçe gelirlerini arttırma maksatlı. Çıkış noktası bu ama şu an geldiği nokta onun da ötesinde, vergi gelirlerini artırma amaçlı. Günün sonunda bu çekincelerden korkan, varlıklarını Amerika dışına aktarmış olan kimseler mecburen bunu beyan edeceklerdir" diye konuştu.