Sincan'da bu gece sokağa çıkma yasağı uygulanacak
Sokağa çıkma yasağıyla ilgili karar bölge hükümeti tarafından alındı
ANKARA - Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde etnik çatışmaların ardından bu gece sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Resmi Çin haber ajansı Şinhua, sokağa çıkma yasağıyla ilgili kararın bölge hükümeti tarafından alındığını duyurdu.
Urumçi'de ellerinde sopalarla protesto gösterisi yapmak isteyen Han milliyetinden Çinlilere karşı polis göz yaşartıcı bomba kullandı.
Resmi Şinhua haber ajansı, bazı apartmanlarda sakinlerin taş ve sopalarla olası bir saldırıya karşı hazırlık yaptıklarını söyledi.
Olaylar nedeniyle Urumçi'de 1434 kişinin tutuklanmış ve protesto gösterilerinin başka kentlere sıçrama olasılığı bulunduğu bildirilmişti.
Özerk bölge polisi ölü sayısının 156'ya, yaralı sayısının 828'e çıktığını açıkladı. Özerk bölge polis müdürü Liu Yaohua, sokaklardan 57 ceset toplandığını, diğerlerinin de hastanede öldüğünü belirtti.
Çinli yetkili düzenlenen basın toplantısında, olaylarda 190'ı otobüs, en az 10 taksi ve iki polis aracı olmak üzere 261 motorlu taşıtın yakıldığını söyledi.
"Barışçı protesto yaşanmadı"
Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, geçen pazar akşamı Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de yaşananların "barışçı gösteri olmadığı" belirtildi.
Bakanlık sözcüsü Çin Gang Pekin'deki haftalık olağan basın toplantısında, yaşananları "kötü bir cinayet, sabotaj ve yağma" olarak değerlendirdi.
Sözcü, "Şiddeti barışçı gösteri diye niteleyenler, siyahı beyaz gibi gösterip kamuoyunu yanlış yönlendirmek istiyorlar" diye konuştu.
"Organize bir şidddet olayı"
Sincan Uygur Özerk Bölgesi Başkanı Nur Bekri, Urumçi kentinde meydana gelen şiddet olaylarının, "yurt dışındaki güçler tarafından kışkırtılan ve yurt içindeki güçlerce uygulanan planlı ve organize bir şiddet olayı" olduğunu söyledi.
Çin Uluslararası Radyosunun haberine göre Bekri, televizyonda yaptığı konuşmada, "Bölücü güçlerce kışkırtılan saldırıların bütün etnik gruplara mensup halk tarafından nefretle kınandığını ve bölücü faaliyetlerin kesinlikle başarısızlığa uğrayacağını" ifade etti.
"Etnik ayrımcılık faaliyetlerine yıllardır kararlılıkla karşı çıktıklarını" söyleyen Bekri, "Sincan'da bütün etnik gruplara mensup halkın barış içinde birlikte yaşadığını" belirtti.
Bekri, "Bütün milliyetlerin bir arada çalışarak refah ve gelişme için çaba harcadığı huzur ortamının korunması, uyumlu ve istikrarlı siyasi duruma daha fazla değer verilmesi gerektiğini" ifade etti.
"Gelişmeleri yakından takip ediyoruz"
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki olaylara ilişkin, "Ümit ediyoruz ki en kısa zamanda bu gerilim durur. Bölgedeki sükunet tekrar tesis edilir. Bu, Türkiye'nin beklentisidir. Bu konuyu hem kaygı ve üzüntüyle takip ediyoruz, hem yapabileceklerimizi gözden geçiriyoruz" dedi.
Davutoğlu, bir gazetecinin, "Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşanan olayların sonlandırılması için Türkiye'nin ne tür diplomatik girişimler başlattığını" sorması üzerine, "Olaylara sebep olan ve müsebbiplerin bir an önce tespit edilerek, adilane bir çözüm ile bu olayların durulmasını ve bölgede huzur ve sükunetin tekrar sağlanmasını arzu ediyoruz. Bu konuda ciddi bir beklentimiz var. Bu çerçevede de diplomatik temaslarımız sürüyor."
Davutoğlu, olaylarda hayatını kaybedenlerin yakınlarına baş sağlığı dileyerek, konuyla her düzeyde ve her çerçevede yakından ilgilenmeye devam ettiklerini söyledi.
Bu konuda Türkiye olarak yapılabilecek çalışmaların da gözden geçirildiğini ifade eden Davutoğlu, "Bölgenin ekonomik kalkınması, Çin ile birlikte yakın dostluk ilişkisi içinde bu bölgede yapılabilecekler konusunda da kapsamlı bir çalışma programımız var. Ümit ediyoruz ki en kısa zamanda bu gerilim durur." diye konuştu.
Davutoğlu, bugün İslam Konferansı Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu ile de bir görüşme yaptıklarını belirterek, olayların durulması noktasında yapılabileceklerin birlikte kontrol edilmesine çalışacaklarını bildirdi.