Suriyelilerden "Sığınmacı değil üreticiyiz" projesi

İSKENDERİYE - Vatanından ayrı olmanın verdiği ıstırap ve Esad'in devrileceği günün umuduyla bekleyen Ümmü Ömer, her sabah gün ağardığında kahvesini hızla yudumluyor ve müşterilerine sunmak üzere hamur işi yapmaya koyuluyor.

 

İskenderiye'de yaşayan Ümmü Ömer, eşi ve çocuklarıyla birlikte haysiyetli bir hayat sürebilmek ve kimseye muhtaç olmamak için başlattığı "sığınmacı değiliz üreticiyiz" projesiyle, aldığı hamur işi siparişlerini hazırlayıp evlere servis etmeye çalışıyor.

 

AA muhabirine konuşan Ümmü Ömer, "Bizi en çok yaralayan kelime 'sığınmacı' kelimesiydi. Bunun böyle olmadığını ispat etmeye karar verdik. Biz misafirperver insanlarız, ikramı severiz, Suriye'deyken Iraklıları ve Filistinlileri ağırlıyorduk ama onlara sığınmacı demiyorduk" dedi.

 

Peynirli ve ıspanaklı pideleri hazırlarken konuşmasına devam eden Ümmü Ömer, "Suriye'yi ve İdlib'in zeytinyağını özlüyoruz ama en çok özlediğimiz ekmeği. Bazen Şam ekmeği alıyoruz ama İdlib'in ekmeğinin yerini tutmuyor" diye konuştu.

 

Kendisine yardım eden çocuklarına hüzünle bakan Ümmü Ömer, çocukların öldürülmesine çok üzüldüğünü ve Esad'in bunu yapabileceğini hiç düşünmediğini ifade ederek, projelerinin amacının ticari olmadığını, kimseye muhtaç olmamak için bu işe girdiklerini dile getirdi.

 

Annelerine yardım eden kızlar ise "Burada kendimizi yabancı gibi hissediyoruz, Suriye'yi de çok özlüyoruz" diyerek içinde bulundukları durumu izah etmeye çalıştı.

İki erkek kardeşiyle birlikte siparişleri yerine ulaştırmaktan sorumlu ailenin en büyük çocuğu Ömer, eğitimini bitirdikten sonra vatanına geri dönmeyi istediğini belirterek, eğitim programlarının farklı olması ve okul idaresinin 2 yılı okuması konusunda ısrar etmesi nedeniyle sorun yaşadıklarına işaret etti.

İki eşi ve 10 çocuğuyla birlikte geçen yıl İdlib'ten ayrıldıklarını belirten Ebu Ömer de, "Başlangıçta Libya'ya gitmeyi düşündük, Mısır'a gelme niyetimiz yoktu ama sınırı geçemedik ve Mısır Libya sınırındaki Sellum kasabasında bir ay kaldık. Bizi orada Selefiler ağırladı ve yardım etti. Bize çocukların eğitimini tamamlaması için İskenderiye'ye gelmeyi tavsiye ettiler. Mısırlılar bizi çok güzel karşıladı" dedi.

 

Çalışmayıp yardımlarla geçinmeyi kabul eden bazı aileleri kınayan Ebu Ömer, herkesi kendi projelerini geliştirmeye davet etti ve projeden elde ettikleri geliri Suriye'deki yakınlarına yardımda bulunmak için harcayacaklarını söyledi.

Ailedeki kadınların aksine Ebu Ömer, Mısır halkının cömertliği ve misafirperverliğine teşekkür mahiyetinde Mısır'da kalma fikrine olumlu yaklaşıyor.