Talat doğrudan ticaret için bastırıyor

LEFKOŞA - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum yönetiminin, Doğrudan Ticaret Tüzüğü ile ilgili engelleme girişimlerine karşılık, Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Jerzy Buzek'e mektup gönderdi.

Talat, Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün adada kapsamlı çözüme ulaşmak için sarf edilen ve Kıbrıslı Türklerin bağlı olmaya devam ettiği çabalar üzerinde olumlu yankıları olacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, Talat, önceki gün gönderdiği mektupta, Lizbon Antlaşması uyarınca Olağan Yasama Yöntemi olarak yeniden ele alınacak olan Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün incelenmek üzere AP'ye gönderilmesini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Talat mektubunda, ''Bu önerinin kabul edilmesi için doğmuş olan bu yeni fırsata Avrupa Parlamentosu'nun da dahil olması, Kıbrıs Türk ekonomisinin gelişmesine ve Kıbrıs'ta kapsamlı bir çözüm ihtimaline olan katkısı açısından bize umut vermektedir. Bu nedenle Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne verdikleri destekten dolayı Kıbrıslı Türklere verilen sözlerden biri olan Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün önemini açıklamak istiyoruz'' ifadesini kullandı.

Tüzüğün, "müktesebatın askıya alınmasının kısmen ortadan kalkmasını" gerektirdiği şeklinde asılsız bir iddia ortaya atıldığını, ancak AB Komisyonunun, yaptığı öneride, bunun "Kuzey Kıbrıs'ın gelişimini müktesebatın askıya alınmasına halel getirmeden desteklemek için özel önlemler" uygulamaya koymak amaçlı olduğunu açıkça belirttiğine dikkati çeken Talat, şunları kaydetti:

''Tüzük, müktesebatın kısmen veya tamamen uygulanmasını gerektirmemekte, sadece diğer AB üye ülkelerinin Kuzey Kıbrıs menşeli mallara uygulanan muameleyi düzenlemekle sınırlı kapsamı olan özel bir ticaret düzenlemesi önermektedir ve bu nedenle Konsey'de oybirliği gerektirmemelidir.''

Talat, mektubunda şunları belirtti:

"Tüzükle ilgili bir diğer yanlış anlaşılma ise Kıbrıs Türk limanlarının açılması konusundan doğmaktadır. Önerinin açıklama kısmında açıkça 'Bu Tüzük ticaret konusunu kapsamakta ve ulaşım vb. diğer konuları kapsamamaktadır' demektedir. Bu nedenle bu Tüzüğün Kıbrıslı Rumların Kuzey Kıbrıs'taki limanların kapatılması konusundaki tek taraflı deklarasyonunun ters dönmesine yol açacağını iddia etmek konu dışıdır. Yardım Tüzüğünün, Kıbrıslı Rumların engelleme çabaları sonucunda, Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nden ayrılması, Kıbrıslı Türk iş insanlarının AB'deki muhataplarıyla rekabet edebilirliğini geliştirmesi için düzenlenmiş olan destek programlarının etkisini de en aza indirgemiştir.

Ekonomik gelişme, kazançlı pazarlar ile herhangi bir haksız kısıtlama olmadan ticaret yapabilmeyi gerektirdiğinden, Doğrudan Ticaret Tüzüğü mali desteğin en iyi hale getirilmesi için bir adımdır. Kıbrıslı Türkler AB ile imtiyazlı ticaretten yararlanamamışlar, bu nedenle ekonomileri kamu sektörü çevresinde şekillenmiş, Türkiye'den ve diğer uluslararası bağışçılardan gelen mali desteğe yüksek oranla bağımlı hale gelmişlerdir. Bu nedenle Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün adada kapsamlı çözüme ulaşmak için sarf edilen ve Kıbrıslı Türklerin bağlı olmaya devam ettikleri çabalar üzerinde olumlu yankıları olacaktır.''

Öte yandan, Rum radyosu, Kıbrıs Rum yönetimi Dışişleri Bakanı Markos Kiprianu'nun AB ülkelerinin Rum tarafındaki büyükelçileriyle bugün bir araya gelerek, Doğrudan Ticaret Tüzüğü konusunu görüştüğünü bildirdi.

Rum Meclis Başkanı Marios Karoyan'ın da Doğrudan Ticaret Tüzüğü'nün geri çekilmesi için Avrupa ülkeleri meclis başkanları, AP Başkanı ve AP'deki siyasi grup başkanlarına mektup gönderdiği kaydedildi.