”Türkiye-Ermenistan ilişkileri ile Yukarı Karabağ sorunu paralel ilerlemeli”

Phil Gordon, iki sorunun "birbirine paralel ancak iki ayrı süreç olarak ve farklı hızda" ilerlemesi gerektiğine inandıklarını söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

WASHINGTON - ABD'nin Avrupa ve Avrasya İlişkilerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Phil Gordon, Türkiye'nin Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmesiyle Yukarı Karabağ sorununun "birbirine paralel ancak iki ayrı süreç olarak ve farklı hızda" ilerlemesi gerektiğine inandıklarını söyledi.

ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nin Avrupa alt komitesinde, Demokrat Parti Florida Milletvekili Robert Wexler'ın başkanlığında düzenlenen oturuma katılan Gordon, ABD Başkanı Barack Obama yönetiminin Avrupa'ya ilişkin politikasını değerlendirdi.

Gordon, Türkiye ve Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesine yönelik uzlaşma sürecinin potansiyel olarak "tarihi" olabileceğini, iki ülkenin ilişkileri normalleştirme yönünde bir çerçeve üzerinde anlaştığını söyledi. Bu çerçeve anlaşmasının, "çok uzun zamandır kapalı olan sınırın açılması, diplomatik ilişkilerin kurulması ve tarih dahil kilit alanlarda komisyonların oluşturulmasını" içerdiğini belirten Gordon, "Biz de bu süreci cesaretlendiriyoruz ve destekliyoruz" dedi.

Phil Gordon, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesinin "bağımsız bir süreç" olduğunu ve "Avrupa'da veya başka bir yerdeki gelişmelerden bağımsız olarak ilerlemesi gerektiğinin" altını çizerek, sürecin her iki ülkenin de yararına olduğunu belirtti. Gordon, aynı zamanda Yukarı Karabağ konusunda da Ermenistan ile Azerbaycan arasında görüşmelerin sürdüğünü, ABD'nin bu süreci de desteklediğini kaydetti. Gordon, "Bizim görüşümüz, bunların iki ayrı süreç olduğu yönündedir. İki süreç de farklı hızlarda ilerliyor. Ancak biz her ikisini de kuvvetle destekliyoruz çünkü her iki süreç de başarılı olduğu takdirde, bölge için tarihi bir fırsat olacak ve üç ülke de bundan faydalanacak" diye konuştu.

Türkiye, AB ve Kıbrıs

Dışişleri Bakan Yardımcısı Gordon, ABD'nin, Türkiye'nin AB üyelik sürecini de kuvvetle desteklediğini ve Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformlarla Avrupa için çok daha güçlü bir ortak ve iyi bir komşu olacağını söyledi.

Demokrat Parti New Jersey Milletvekili Albio Sires'in, Kıbrıs'ta çözüm çabaları ve ABD'nin rolünü sorması üzerine Gordon, ABD'nin iki toplumlu iki bölgeli bir federasyonu içeren Kıbrıs'ta çözüm görüşünün değişmediğini ve BM'nin çözüm çabalarına desteğin devam ettiğini söyledi.

Phil Gordon, "Sonuç olarak ABD için daha doğrudan bir rol daha yararlı olacaksa bunu da dikkate almaya hazırız" dedi. Gordon, "Kıbrıs'ta çözüm, aynen Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye meselelerinde olduğu gibi herkesin kazandığı bir çözüm olmalı. İki taraf da siyasi çözümden ciddi biçimde faydalanmalı. Bunu elde etmek için de aktif biçimde çalışacağız" diye konuştu.

Rum-Yunan lobisine destek veren Cumhuriyetçi Parti Florida Milletvekili Gus Bilirakis, Türkiye'nin adada 43 bin askerinin bulunduğunu belirterek, bu sayıyı azaltmanın, Türkiye'nin AB'ye üyeliğinde büyük bir engeli kaldıracağı görüşünü savundu.

Gordon bunun üzerine, Kıbrıs'ta nihai çözümün ne tür unsurları içereceğine karar vermenin, tarafların meselesi olduğunu vurguladı ve kendisinin gördüğü bütün Kıbrıs'ta çözüm planlarında tarafların, Türk askeri de dahil olmak üzere adadaki güçlerin azaltılması konusunu ele aldığını söyledi.

Bilirakis'in, "Türkiye'de gazeteci, akademisyen entelektüellerin 301. madde uyarınca Ermeni iddialarıyla ilgili ifadeleri nedeniyle yargılandığını" savunup, Türkiye'de ifade özgürlüğünün durumunu sorması üzerine Gordon, ABD'nin dünyanın her yerinde ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve özgür toplum kavramlarını savunduğunu kaydetti. Türkiye'nin geçen yıl 301. maddede bazı düzenlemelere giderek, "ileriye doğru çok önemli bir adım attığını" vurgulayan Gordon, "Bu yolda devam etmek ve daha fazla ifade özgürlüğüne izin vermek çok daha iyi olacaktır ve Türk hükümetiyle bu konularda sürekli bir diyaloğumuz var" dedi.