Eğitim sigortası 'geleceğimiz'i güvenceye alıyor
Çocuklarının eğitimlerini güvence altına almak isteyen ebeveynler, eğitim sigortası ile vefat ve maluliyet gibi beklenmeyen durumlara karşı tedbir alıyor
Yeni eğitim öğretim yılı önümüzdeki hafta başlıyor. Yaklaşık 24 milyon öğrenci için ders zili çalacak. 24 milyon öğrenci ders başı yaparken ebeveynler ise çocukları için iyi bir gelecek umuduyla ellerinden gelen her şeyi yapmanın çabasını gösterecekler. İşte bu çabayı biraz olsun hafifletmek, olası riskleri güvence altına almak günümüzde çok basit. Bu güvence de sigortadan geçiyor.
Yeni bir okul dönemi açılırken eğitim sigortaları da çoğu ailenin gündeminde. Çocuklarının eğitimini risklere karşı güvenceye almak isteyen anne-babalar okul giderlerini ve dolayısıyla çocuklarının eğitimlerini teminat altına alan sigortalara yöneliyor. Ayda 30 lira gibi düşük primlerle sunulan eğitim sigortaları başta vergi olmak üzere pek çok avantajı da beraberinde getiriyor. Ücretli çalışanlar ya da vergi mükellefleri, ödedikleri primleri aylık gelirlerin yüzde 5’ine kadar vergi matrahından düşebiliyorlar. Diğer yandan tüm eğitim sigortalarında primler liranın yanı sıra enflasyondan korunmak için dolar ya da euro cinsinden belirlenebiliyor.
Sigortalının yaşı ile sigorta süresinin toplamı, sadece vefat teminatı seçildiğinde 80’i, vefat ve maluliyet ek teminatıyla birlikte seçildiğinde ise 65’i geçmiyor. Teminat tutarları, öğrencinin yıllık eğitim masrafı dikkate alınarak sigorta ettiren tarafından belirlenmekte olup, her yıl kalan sigorta süresiyle doğru orantılı olarak azalıyor. Ayrıca, sigorta primi seçilen teminatlara, yaşa ve teminat tutarına göre değişiyor.
Eğitim sigortasının kapsamı geniş
Ebeveynler bu ürünü neden alsın diye düşündüğümüzde ise 20-60 yaş arasındaki sigortalılar, dilerlerse kaza veya hastalık sonucu maluliyet teminatlarından da faydalanabiliyor. Eğitim sigortası sadece kendi çocuklarını ekonomik güvence altına almak isteyen birinci dereceden anne ve babaları, yani ebeveynleri içermiyor. İsterseniz bir yakınınızın çocuğu için de kendi adınıza eğitim sigortası yaptırabilirsiniz. Amca, dayı, hala, teyze, dede veya büyükanne gibi söz konusu çocuğun yakınlarından olan kişiler de lehtar olarak bir çocuğu göstererek eğitim sigortası yaptırmak hakkına sahip olabiliyor.
Aslında eğitim sigortası her şeyden önce kişinin kendisini değil çocuklarını güvence altına almayı amaçlayan bir ürün. Aileler çocuklarının, kendi başlarına gelmesi muhtemel bir kaza ya da vefat durumunda eğitimlerine devam etmelerini sağlayan ve bunu ekonomik bir güvenceyle gerçekleştiren eğitim sigortası, tüm eğitim seviyeleri için geçerli.
Eğitim sigortası teminatları kapsamına giren risklerde, ebeveynlerin hesapta olmayan bir kaza sonucu hayatlarını kaybetmeleri veya kalıcı bir sakatlığa maruz kalma durumları yer alıyor. Bazı sigorta şirketleri bu şekilde eğitim sigortası poliçesini düzenlerken, bazıları ise ebeveynin vefatının yanı sıra hastalık sonucu tam ve daimi maluliyet teminatlarını da eğitim sigortası kapsamı içerisine alabiliyor.
Sektör yöneticileri, eğitim sigortasının Türkiye’de gelişmesi ve kişilerin sigorta konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğinin altını çizerken, eğitim gören tüm çocukların bu sigorta türünden yararlanması gerektiğini ve bu ürün sayesinde çocukların ailesi veya yakınları yanında olamadığında da eğitimine ara vermeden devam edebileceğine dikkat çekiyorlar.
EĞİTİM SİGORTASI BAŞVURUSU YAPARKEN BİLİNMESİ GEREKEN NOKTALAR
Öncelikle başvuru için 18 ile 70 yaş arasında olmak yeterli. Eğitim sigortalarından eğitimin süresine bağlı olarak en az 5, en fazla 20 yıl yararlanılabilir. Sigortalı, primlerini dövize endeksli olarak belirleyebilir, ödemelerini buna göre taksitlendirebilir. Unutmayın ki sigorta sahibi, yani başvuru yapıp sigorta yaptıran kimse yalnızca o kişinin başına gelebilecek kaza ve vefat durumlarında eğitim sigortası tazminatı ödeniyor. Bu yüzden de aileden kim için vefat durumu geçerli olursa olsun, yalnızca sigortalı olarak ismi geçen kişinin teminat kapsamındaki riskleri yaşaması şartı koşuluyor.
“Eğitim sigortaları birikim olanağı sağlıyor”
Günümüzde eğitim harcamalarının çocuklarını, özel eğitim kurumlarına göndermek isteyenler için önemli bir masraf kalemi olduğunu söyleyen Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreter Yardımcısı Kerem Özdağ, eğitim sigortalarının uzun dönemli birikim olanağı sağlayarak kaynak oluşturma imkânı sunduğunu belirtti. Eğitim sigortalarının uzun dönemli birikim olanağı sağlayarak kaynak oluşturma imkânı sunduğuna değinen Özdağ, “Sektördeki eğitim sigortaları, hayat sigortaları ya da ferdi kaza sigortaları ile beraber sunulan ve ürün yapısına göre risk veya birikim teminatı sağlayabilen, taşıyabilen ürünlerdir. Genellikle teminatlar enflasyona karşı korunma amaçlı olarak dövize endeksli olarak düzenlenmektedir. Risk teminatı ile sigorta ettirenin vefatı durumunda sigortalı çocuk güvence altına alınmaktadır; birikim teminatıyla da çocuk için ödenen primler seçilen süre içinde birikip her yıl kâr payıyla büyüyüp yatırıma dönüşmektedir” şeklinde konuştu. Ülkemizde eğitim sigortalarına olan talebin beklenen düzeyde olmadığını dile getiren Kerem Özdağ, ilerleyen zamanlarda ürün çeşitliliğinin artmasıyla birlikte bu üründe kayda değer bir büyüme sağlanabileceğini söyledi.
“Eğitim sigortası ihmal edilmemeli”
AIG Sigorta Genel Müdürü Süleyman Sağıroğlu, çocukların geleceklerini güvence altına alan eğitim sigortasının önemine değinerek, yeni bir eğitim-öğretim yılının başlamasıyla eksikliği en çok hissedilen bu sigortanın ihmal edilmemesi gerektiğini ifade etti. “Çağdaş dünyada, eğitimin ‘gelecek’ olduğunun bilincinde olan her ebeveyn çocuğunun en iyi eğitimi almasını amaçlar ve bunun kesintiye uğramadan sürmesi en büyük temennileridir” diyen Sağıroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu nedenle, aileler hiçbir masraftan kaçınmayarak çocuklarını en iyi şekilde eğitim göreceği okullara gönderirler ve çocuklarının eğitimlerinin kesintiye uğramadan devam etmesini isterler. Çocuklarının eğitimlerini güvence altına almak isteyen ebeveynler, bu sigorta ile kaza sonucu yaşam kaybı veya sakatlık durumunda çocuğun bakım ve eğitim giderlerini garanti altına alıyor. Böylece, çocuklar eğitime ara vermeden devam ediyor. Eğitim sigortası ile sadece kaza sonucu değil deprem ve terör sonucu meydana gelebilecek yaşam kaybı ve sürekli sakatlık durumları da teminat altına alınabiliyor.Türkiye’de eğitim sigortası alanında büyük bir potansiyel var. Potansiyel müşteriyi bilinçlendirmekte sigortacılara düşüyor.”