YGS adayları dikkat!

Öğrenci ve yakınlarına sınav uyarıları

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Psikolog Ferahim Yeşilyurt, 24 Mart Pazar günü yapılacak Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı öncesinde öğrencilere ''kaygılarınızı paniğe dönüştürmeyin'' uyarısında bulundu.
 
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yeşilyurt, sınav stresinin her öğrenciyi farklı biçimde etkilediğini belirtti. Bazı öğrencilerin stresle daha iyi baş ettiğini, kaygı arttıkça öğrencilerin tepkilerinin de değiştiğini anlattı. Yeşilyurt, bu öğrencilerde sinirlilik ve çatışma davranışlarının ön plana çıktığını, bazılarında ise karamsarlık ve ağlama şeklinde duygusal belirtilerin görüldüğünü ifade etti.
 
Yeşilyurt, sınav kaygısının öğrencilerin büyük bir bölümünü rahatsız ettiğini belirterek şunları söyledi:
''Ancak kaygı ile baş etmede ilk adım kaygılı olduğunu kabul etmektir. Daha sonra kaygıya neden olabilecek durumları inceleyebiliriz. Öğrencilerin kaygıyı azaltmak için kendilerine uygun bir zaman planlaması yapabilmeleri oldukça faydalıdır. Gevşeme egzersizleri de vücutta oluşan bu rahatsız edici belirtileri azaltmaya yardımcı olabilir. Sınav anında zor sorulara takılmamak, en iyi yapıldığına inanılan konulardan başlamak, daha az başarılı olunan konularda sınav kötü geçecek endişesine kapılmadan soru çözmeye devam etmeyi sağlar.''
Yeşilyurt, öğrencinin kendisini başkalarıyla kıyaslaması, aile ve öğretmenlerin beklentisi, zamanın çok azaldığını düşünme, sınavla ilgili abartılı yorumlar ve kazanılamaması durumunda ''felaket'' olarak yorumlarının kaygıları arttırdığını söyledi.
 
Kolay sorulardan sonra zor soruları çözün
Sınavlarda kaygılanmanın normal olduğunu belirten Yeşilyurt, ''Kaygıyı paniğe dönüştürmeyin. Bu öğrencinin elinde olan bir şey. Burada öğrenci yaşadığı duruma bağlı olarak gelişen felaket içeren yorumlar çerçevesinde paniklemektedir. Kaygıyı paniğe dönüştürmemek için kişinin kendisiyle daha olumlu konuşmalar yapması faydalı olacaktır'' diye konuştu.
Yeşilyurt, sınava girecek öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu:
''Son anda test çözmek ya da ders çalışmak yerine dinlenmeye çalışmak gerekir. Kısa yürüyüşler yapmak, arkadaşlar ya da aile ile birlikte eğlence aktiviteleri, sinemaya gitmek gibi faaliyetler faydalı olacaktır. Sınavda çok zor sorular da olacak, çok kolay sorular da. Zor sorulara takılmadan kolay soruları öncelikle çözmek gerekiyor. Ardından tüm kolay soruları bitirdikten sonra artık zor soruları çözmeyi denemek gerekiyor. Bu şekilde zamanı en iyi şekilde kullanmak mümkün olabilir.''
 
''Anne babalar, çocukların kaygısını arttırmayın''
Psikolog danışman Maruf Beçene de sınav kaygısının belli bir seviyede olmak koşuluyla gerekli ve olumlu olduğuna işaret etti. Kaygının, belli bir düzeyin üzerine çıktığında yapıcı olma özelliğini kaybederek yıkıcı etki gösterdiğine dikkati çeken Beçene, ''Sınavda kaygılanırsam düşüncesi kaygıyı takıntıya dönüştürür. Özellikle kaygıyı takıntıya dönüştürmekten kaçınmak gerekir'' dedi.
Sınava çok iyi hazırlanan öğrencilerin daha çok kaygılandığını belirten Beçene, öğrenci yakınlarının da kaygıyı arttırıcı söz ve yorumlardan uzak durmasını istedi.