Serinleten "dondurmalı sinema"lar

Benim zamanımın mahalle aralarındaki açık hava sinemalarının, bugün farklı mekânlarda sürdürüldüğünü gördükçe mutlu oluyorum… İşte bunlardan beşi…

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

"Hikâyemin, bugünün insanlarına bir masal gibi geleceğini biliyorum. Ama ben bu masalın içinde yaşadım. Hiç de uzak olmayan o barış günlerinin serüvenleri, sisli, karışık anılar arası yitip gitmiş, sanki o beyaz pantolonlu çocuk yaz öğlelerinin sıcağı, durgunluğu, neşesi içinde sinemaların karşılıklı sıralandığı sokakta dalgın, avare dolaşmamış, bol haydut gürültülü bir filmin heyecanını resimlerini seyrederken yaşamamış?

Benim uzun savaş yıllarında karanlık gecelerde ekmek fırınlarının önünde, insanlardan, onların büyüklüğünden, iyiliğinden ümidimi kestiğim, yaşamaya olan sevgimin eksildiğini duyduğum anlarımda, geçip gitmiş uzak günlerin izlerini taşıyan, çocukluğumun renkli dünyasında yer etmiş büyük balkonlu o geniş sinemanın hatırası ile avunduğum oluyordu.
(…)

Eski zaman masallarının insanlarına benzeyen bu adamlar sonra birdenbire nasıl yok oldular? Bunu bir türlü anlayamadım. Bu eşsiz serüvenin sonu, o günlerin telaşı arasından kayboldu. Okullar açılmış, gerçek hayat bizi bu şiir dünyasından çekip almıştı. İlk yağmurlarla beraber dondurmacı ve şerbetçi de sanki sellere kapılıp bilinmeyen yerlere doğru uzaklaşmışlardı. Eşsiz bir masalın yaşandığını, bittiğini bilmeyen insanlar sinemayı doldurmaya başladılar. Kimse, hiç kimse şehrin göbek yerinde, herkesin gözü önünde yaşanan bu ele geçmez hikâyeyi bilemedi, göremedi.

Öyle sanmıyorum ki, bir biz, semtin haylaz çocukları, bir o işsiz güçsüzler, bir o kötü boyanmış hizmetçilerle, tombul göğüslü evlatlık kızlar bu hikâyeyi hatırlayacaklardır. Ama hepsi de bir masal dünyasında yaşadıklarının, o yılların bir beyaz pantolonlu çocuğun gözünde, eski zaman masallarının ahu gözlü sultanları, uçan halıları, gizli hazinelerinden farksız olduklarım bilmeyeceklerdir."

Oktay Akbal'ın İkinci Dünya Savaşı yıllarındaki sinemaları anlattığı "Dondurmalı Sinema" öyküsünün başlangıcı ve son satırları böyle… 1949'da yayımlanan "Aşksız İnsanlar"da yer alan bu hikâye, birçok Akbal öyküsü gibi belleğime öyle bir yer etmiş, benim sinemalarım ile öyle bir özdeşleşmiştir ki… Yıllar sonra çocukluğumun "Alaska, Frigo"lu kapalı salonlarını; "Fertek, Olimpos" gazozlu açıkhava sinemalarını hikâyeleştirmeye çalıştığımı anımsıyorum…
İşte o günlerden bugüne içindeki sinema sevgisi eksilmeden süren bir film sevdalısı olarak benim zamanımın mahalle aralarındaki açık hava sinemalarının, farklı yerlerde hâlâ sürdürüldüğünü gördükçe mutlu oluyorum… İşte bunlardan altısı:

Akra

Antalya Akra'nın, Açıkhava Film Günleri, Temmuz ayında da devam ediyor. Sinemaseverler, Emma Watson ve Tom Hanks'in başrolü paylaştıkları, Dave Eggers'in romanından uyarlanan ve yönetmenliğini James Ponsoldt'un yaptığı 'The Circle'ı 18 Temmuz, Oscar ödüllü Helen Mirren'in rol aldığı The Hundred Food Journey'i ise 25 Temmuz 2018 Çarşamba günü izleme şansına sahip olacaklar.

Enka

30. Yıl ENKA Kültür Sanat Açıkhava Buluşmaları 16 Temmuz haftasında Oscar ödüllü iki filme ev sahipliği yapacak. 13 dalda Oscar adaylığının yanı sıra, En İyi Film Kurgusu, En İyi Ses Miksajı ve En İyi Ses Kurgusu ödüllerinin sahibi olan Dunkirk, 18 Temmuz'da Açıkhava sahnesinde seyirciyle buluşacak. Oscar Ödüllerinde En İyi Makyaj ve Saç Tasarımı ile Gary Oldman'ın performansıyla En İyi Erkek Oyuncu ödüllerine layık görülen En Karanlık Saat (Darkest Hour) ise 19 Temmuz Perşembe akşamı ENKA Açıkhava sahnesinde olacak. Program kapsamında düzenlenecek tüm etkinlikler saat 21.15'te başlayacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi

İstanbul Büyük Şehir BelediyesiTopkapı Kültür Parkı Açık Hava Sineması, "Eskimeyen Yeşilçam Filmleri" sloganı ile galasını yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Selamet, galada yaptığı konuşmada "çocukluğumuzda, gençliğimizde yaşadığımız açık hava sinema şölenlerini İstanbullularla birlikte bir kez daha tatmak amacıyla böyle bir nostaljik program düzenliyoruz" dedi. Selamet, "Bundan 30-35 sene kadar önce İstanbul da çok sayıda açık hava sineması vardı. O zamanın kültüründe açık hava sineması İstanbullular için gerçekten çok güzel bir eğlence mekânıydı. Daha televizyonun yeni yeni yayılmaya başladığı günlerdi. Televizyon yayıldıktan her yere girdikten sonra belki bu nostalji biraz daha zayıfladı ama Yeşilçam filmleri hep üstünlüğünü, güzelliğini korudu. İstedik ki İstanbullularla 30 yıl öncesine 40 yıl öncesine belki de 45 yıl öncesine birlikte bir seyahat edelim" şeklinde sözlerine devam etti.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A, Ş. Genel Müdürü Kemal Kaptaner ise "Gazozu alıp yerine geçiyor insanlar. Gazoz kokusu beni çok eski yıllara götürdü. Hakikaten bu gece patlamış mısır, gazoz derken çok güzel bir gece olacak. Yaz boyunca sizleri cuma, cumartesi, pazar geceleri buraya bekliyoruz. Çünkü her gece farklı bir Yeşilçam filmi izleyebileceksiniz" diye konuştu.

Etkinlikler kapsamında Temmuz ayında gösterimi yapılacak filmler şöyle:

20 Temmuz Cuma: Namuslu
21 Temmuz Cumartesi: Mavi Boncuk
22 Temmuz Pazar: Yoksul
27 Temmuz Cuma: Nereden Çıktı Bu Velet
28 Temmuz Cumartesi: Bizim Aile

Vadistanbul

Türk filminden, animasyona, maceradan, komediye pek çok film her Cuma saat 21:00'da Vadistanbul Festival Alanı'nda misafirlerle buluşuyor. Temmuz programı şöyle:

20 Temmuz Cuma Black Panther
27 Temmuz Cuma Coco

Zorlu Center

Zorlu Center, Temmuz ayında her Salı ve Perşembe saat 21:00'de Meydan Katı Park alanında ücretsiz olarak film gösterimleri gerçekleştirilecek. Dünyanın ilk her karesi yağlı boya tablolardan oluşan filmi "Vincent'i Sevmek (Loving Vincent)" 17 Temmuz Salı, romantik müzikal komedi-drama filmi "Âşıklar Şehri", 19 Temmuz Perşembe, animasyon komedi filmi "Fındık İşi 2" ise 24 Temmuz Salı akşamı sinemaseverlerle buluşacak. 26 Temmuz Perşembe "Mucize", 31 Temmuz Salı "Muhteşem Showman" de bu ayın programında...

Zorlu PSM Amfi ise 16 Temmuz-10 Eylül tarihleri arasında Pazartesi akşamları saat 20.00'de Fransız film gösterimlerine ev sahipliği yapacak. Fransız Kültür iş birliğiyle dev ekranda gerçekleşecek gösterimler, ücretsiz ve herkese açık olacak. Temmuz Programında 9 Mois Ferme (9 Ay Hapis), 16 Temmuz Barbara, 23 Temmuz, Gare Du Nord (Kuzey Garı) 30 Temmuz yer alacak…

Bu konularda ilginizi çekebilir