Şimdi boza zamanı…

Boza, mayalandıktan hemen sonra daha tatlıyken, bekledikçe ekşi bir lezzet kazanıyor. Posa açısından da zengin olan bozanın bir bardağı, yetişkin bir bireyin günlük posa ihtiyacının yaklaşık üçte birini karşılamaya yardımcı olabiliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Evliya Çelebi ünlü Seyahatname'sinde İstanbul'da 300'den fazla bozacı dükkânının bulunduğunu söylüyor, binin üzerinde çalışanın olduğunu yazıyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren, anne sütünü artıran, kış hastalıklarının düşmanı olan boza bütün tahıllardan hazırlanabiliyor, ama makbul olanın mısır ve darı olduğu söyleniyor. Bunların dışında su ve şeker yeterli…

İyice kaynamış suya malzemeleri atıldıktan sonra 7-8 saat kaynatılıyor. Macun kıvamına gelince soğuması için bekleniyor. Soğuyunca bu hamura su katılıp iyice eziliyor, posasından süzüldükten sonra şeker ekleniyor. Tekrar süzülüp güğümlere doldurarak 2-3 gün mayalanması için muhafaza edildikten sonra içilebilir kıvama geliyor.

İki çeşit boza var

İki çeşit boza var, ekşi ve tatlı… Tatlı, daha az beklemiş olanı, ekşisi ise biraz daha geç tüketileni… Günümüzde tatlı olanı satılıyor ve tercih ediliyor. Eskiden yılbaşı akşamlarına özel henüz yeni üretilmiş, sıcak sıcak da satılırmış…

Geçmişte boza, içine pekmez, tarçın, karanfil, zencefil ve Hindistan cevizi eklenerek içilirken, günümüzde çoğunlukla tarçın ve sarı leblebiyle tüketiliyor. Boza ile ilgili bir inceleme yayınlayan Sabri Ülker Vakfı, onun, zengin besin içeriğine ve olası sağlık faydalarına dikkat çekiyor. Bozanın B grubu vitaminleri ile posadan zengin fermente bir içecek olduğunu, sindirim ve bağışıklık sistemini destekleyebileceğini de hatırlatıyor. Sabri Ülker Vakfı'nın değerlendirmesi şöyle:

Lezzeti fermantasyondan

Bozanın tat, kıvam, aroma gibi özellikleri, üretildiği coğrafyaya ve kullanılan hammaddeye göre farklılık gösteriyor. Fermente bir içecek olan boza, mayalandıktan hemen sonra daha tatlıyken, bekledikçe ekşi bir lezzet kazanıyor. Bozanın kendine özgü tadı ise laktik asit bakterileri sayesinde fermente olmasıyla yani mayalanmasıyla ortaya çıkıyor. Fermantasyon, bozaya lezzet kazandırırken sindirim sistemi için yararlı bakterilerin oluşumunu da sağlıyor.

Bağışıklık sistemine yardımcı

Darı ve bulgurla yapılan bozanın enerji ve besin değerleri birbirinden farklı. Bulgurla hazırlanmış 1 bardak boza (200 ml) tüketildiğinde yaklaşık 428 kkal enerji sağlıyor. Posa açısından da zengin olan bozanın bir bardağı, yetişkin bir bireyin günlük posa ihtiyacının yaklaşık üçte birini karşılamaya yardımcı olabiliyor.

B grubu vitaminlerinden zengin olan boza, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmeye de katkı sağlayabiliyor. Enerji ve besin değeri zengin olan boza, emziren annelerde sıvı alımına da katkı sağlayarak süt üretimini desteklemeye yardımcı olabiliyor.

Kış aylarıyla özdeşleştirilen boza aslında her mevsim tüketilebiliyor! Enerji içeriği yüksek olan boza yeterli ve dengeli beslenirken uygun miktarlarda tüketildiğinde, B grubu vitaminler, posa ve protein alımına katkı sağlayarak, sindirim sistemi ve bağışıklık sistemine destek olabiliyor.

Bu konularda ilginizi çekebilir