'150 bin ton fındığın devretmesi bekleniyor'
KFMİB'den gelen açıklamaya göre fındık üreticisinin deposunda bekleyen 150 bin ton fındık gelecek sezona bırakıldı.
Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) ve Fındık Tanıtım Grubu Başkanı Edip Sevinç, tahminlerine göre yaklaşık 150 bin ton kabuklu fındığın pazara inmediğini, üreticinin deposunda beklediğini belirterek, "Dolayısıyla bu fındık yeni sezona devredecek gibi gözüküyor." dedi.
Sevinç, yaptığı açıklamada, 2015-2016 sezonunun yavaş yavaş kapandığını belirterek, "Tahminlerimize göre yaklaşık 150 bin ton kabuklu fındık pazara inmedi. Bu fındık üreticinin deposunda bekliyor. Dolayısıyla 150 bin ton fındık yeni sezona devredecek gibi gözüküyor." ifadesini kullandı.
Sevinç, 1 Eylül'de başlayan ve 31 Ağustos'ta bitecek fındık sezonunda, ihracat rakamının 245 bin ton olarak öngörüldüğüne işaret ederek, "Bu da 490 bin ton kabuklu fındığa denk gelmektedir. Tahminlerimize göre yaklaşık 100 bin ton fındık da iç piyasada kullanılmıştır ancak sezon başındaki fındık rekolte tahminimiz 2014-2015 sezonundan da devreden fındıkla 740 bin tondu. Dolayısıyla 150 bin ton fındığın halen satılmadığı ya da işlem görmediği anlaşılmaktadır." diye konuştu.
Ocak ayı itibarıyla çeşitli söylemlerin ihracata olumsuz yansıdığını savunan Sevinç, "Ocak ayında başlayan ve piyasanın istikrarsızlaşmasına sebebiyet veren serbest piyasa rejiminden vazgeçileceği, bazı devlet kurumlarının da fındık alacağı şeklinde söylentiler nedeniyle ihracatımız yavaşladı. Dolayısıyla bundan istifade eden Gürcistan ve İtalya gibi ülkeler fındıklarını satmak için fırsat buldu." değerlendirmesinde bulundu.
Sevinç, sadece bu dedikodular nedeniyle Türkiye'nin en az 70 bin ton kabuklu fındığa denk gelen ihracat kaybı olduğuna inandıklarını kaydederek, "Bunlar olmasaydı bu kadar devrin de olmayacağını düşünüyorum. Çünkü bu fındık ihracat edilseydi üretici belki yüksek fiyattan ürününü pazara indirecekti ancak arz talep nedeniyle fiyatlar yükselmeyince üretici de ürünü pazara indirmedi. Devreden bu fındığın büyük bölümü üreticinin elinde. Bir kısmı da manavın, kırma fabrikaların ve sanayicinin elinde." dedi.