'IMF'de kendi direktörümüz olacağız'

Zafer Çağlayan Ticaret Müşavirleri/Ataşeleri Konferansında Ekonomi gündemi değerlendirirken AB'ye yüklendi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

ANKARA - Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin IMF'de pozisyonunun değiştiğini belirterek, önümüzdeki bir iki yılda artık IMF'de Türkiye'nin kendi direktörü olacağını bildirdi.

Ekonomi Bakanlığı'nın düzenlediği Ticaret Müşavirleri/Ataşeleri Konferansı'nın ikincisinde konuşan Çağlayan, "Avrupa'daki kriz 12 hükümetin başını yedi. Bugün Avrupa 10 gün sonra ne olacağını bilmiyor. Geçmişte Türkiye'ye 'hasta' diyenler, bugün yoğun bakım çadırında. Biz, hiç bir ülkede kriz olmasını istemiyoruz. Bunu o ülke halkları için istiyoruz" dedi.

Ekonomi Bakanı, "Şunu her yerde haykıra bilirsiniz, gözlerinin içine baka baka. AB geçen yıl yüzde 1,5 büyüdü, eğer Türkiye AB'ye üye olsaydı AB'nin büyüme oranı yüzde 1,8 olacaktı. Türkiye, AB'ye muhtaç değil, AB Türkiye'ye muhtaç" dedi. Türkiye'nin ilk 5 aydaki ihracatının Cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak, 60 milyar dolara yaklaştığını ve son 12 aylık ihracatın 140,5 milyar doları geçtiğini bildiren Çağlayan,  geçen yıl, kişi başına 637 dolar olan turist geliri ile 23 milyar dolar turizm geliri elde edildiği belirterek, hedeflerinin bunu 1000 dolara çıkartarak 30 milyar dolar turizm geliri elde etmek olduğunu söyledi.

 

"Türkiye artık ihracatla büyüyor"

Bakan Çağlayan, Türkiye'nin 2011 yılındaki rekor büyümesinin ardındaki gerçeğin, ihracatın büyümesi olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye artık ihracatla büyüyor. İhracat büyüyor, Türkiye büyüyor ve şükürler olsun Türkiye'nin marka değeri büyüyor. Bunu en iyi görenler sizlersiniz. Türkiye, dünya ekonomisinden bu alanda aldığı payı artırmakta kararlı. Türkiye, işadamlarımıza vize uygulayan, TIR'larımıza kota uygulayan, Serbest Ticaret Anlaşmalarında Türkiye'yi ayrımcı bir görüşle ortaya koyan ve AB üyelik müzakerelerinde Türkiye'yi masaya oturtmayan ikiyüzlü AB'nin tüm tutumuna karşı Türkiye, AB konusundaki ısrarını, tam üyelik konusundaki hedeflerini hiç bir şekilde geri adım atmaksızın yoluna devam ediyor.

Şunu artık gözlerinin içine bakarak çok net söyleyebilirsiniz. AB geçen yıl yüzde 1,5 büyüdü. Türkiye eğer AB üyesi olsaydı AB, geçen yıl yüzde 1,5 değil, yüzde 1,8 büyüyecekti. Yani Türkiye AB'ye muhtaç değil, evelallah AB şimdi Türkiye'ye muhtaç. Aynen IMF ve diğerlerinde olduğu gibi. Eğer Türkiye olmasa IMF'nin memurları aç kalır, maaş alamaz derdim. Onun için IMF Başkanı da bana 'Bizim size ihtiyacımız var. Yoksa işsiz kalırız' demişti. Allah Türkiye'yi bir daha IMF'e muhtaç etmesin inşallah. Şimdi IMF'de pozisyonumuz değişiyor. Türkiye'nin kotası büyüyor. Türkiye'nin IMF'de bir direktörünü hatırlıyor muyuz? Belçika'nın altında, Belçika'nın direktörlüğünde temsil ediliyordu. Şimdi önümüzdeki bir iki yılda bunun yasal mevzuatını tamamladık. Artık Türkiye'nin kendi direktörü olacak ve Türkiye'nin artık başka ülkelere direktörlük yapacağı bir döneme giriyoruz."