(11:00)Arçelik de Turquality kapsamında

(11:00)Arçelik de Turquality kapsamında

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Arçelik, Beko ve 2002'de bünyesine kattığı Blomberg markasıyla Turquality Destek Programı kapsamına dahil oldu. Vizyonunu "Beko markası ile 2010 yılına kadar kendi sektöründe dünyanın en çok tercih ettiği ilk 10 markadan biri olmak" şeklinde belirleyen Arçelik'in, dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı olan Turquality kapsamına alındığı belirtildi. Arçelik A.Ş'ten yapılan yazılı açıklamada, belirlenen bu vizyon doğrultusunda 2010'da 6 milyar euro konsolide ciro ve kendi sektöründe Beko markası ile global pazarda yüzde 2 paya ulaşmayı hedeflediği kaydedildi. Arçelik'in bünyesindeki Beko ve Blomberg markalarını da kapsamına almasıyla Turquality'nin, desteklediği marka sayısını 57'ye çıkardığı bildirildi. Beko markasıyla dünyada 100'den fazla ülkede faaliyetlerini sürdürürken, Blomberg ile 50'ye yakın pazarda ürün ve hizmetlerini tüketicilerle buluşturan Arçelik'in, global pazarlardaki başarının "kendi markaları ile büyüme" yoluyla gerçekleştirilebileceğine inandığı, uluslararası pazarda büyüme stratejisini bu anlayış üzerine inşa eden şirketin, uluslararası satış cirosunun yaklaşık yüzde 80'ini markalı satışlarla gerçekleştirmesi ve yurt dışı pazarlarda kendi markalarıyla elde ettiği paydaki artışın, bu stratejinin doğruluğunun en somut göstergeleri olarak değerlendirildiği ifade edildi. Arçelik Genel Müdürü A. Gündüz Özdemir Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı ve Arçelik Genel Müdürü A. Gündüz Özdemir, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti: "Her iki markamızla birlikte dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı olan Turquality kapsamına alınmak, sadece Beko ve Blomberg markalarının gelişimi ve büyümesine değil, Şirketimizin geleceğe yönelik stratejik hedeflerine ulaşmasında fevkalade önemli itici güç olacaktır. Bugün Arçelik A.Ş. olarak gerek yurt içinde gerekse yurt dışında imza attığımız tüm başarıların ve gerçekleştirdiğimiz hızlı organik büyümenin temelinde; kurumsal itibarımız kadar, markalarımıza duyulan güven ve bu güvenden doğan katma değer de mevcuttur. Günümüzün globalleşen dünyasında, rekabete göre fark yaratmak için 'olmazsa olmaz' kuralın 'global marka yaratmak' olduğunu uzun yıllar önce düstur edinen şirketimiz, marka yönetimi ile yurt içinde edindiği tecrübe ve başarısını uluslararası pazarlara da taşımanın haklı gururunu yaşamaktadır."