(14:00)"Türkiye, tarımda kendine yeterli olmadı"

(14:00)"Türkiye, tarımda kendine yeterli olmadı"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'nin hiçbir zaman objektif bir tanımlamayla tarımda kendine yeterli olmadığını belirterek, "Böyle bir şey hiç olmadı. Çünkü kendi kendine yetmenin ölçüsü yok. Önemli olan Türkiye'nin kaynaklarının doğru kullanılması, değerlendirilmesi"dedi. Eker, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından hazırlanan "Tarım ve Gıda: Gelişmeler, Politikalar ve Öneriler" konulu raporun tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, dünyada yaşanan çeşitli problemler nedeniyle tarımın, üzerine dikkatle eğilinmesi gereken bir sektör haline geldiğini söyledi. Petrol fiyatlarının yükselişine ve kuraklığa işaret eden Eker, petrol fiyatlarının artışı karşısında bazı ülkelerin alternatif arayışlara yöneldiğini ve bu konuda çeşitli tavırlar belirlediğini anlattı. Eker, 2010 yılına kadar biyoyakıtların oranının yüzde 5'lere yükseltilmesini belirleyen ülkeler olduğunu, bunun da milyonlarca ton gıda maddesine tekabül ettiğini ifade etti. Tarımsal üretimde maliyet enflasyonuyla birlikte yakın geleceğe doğru bu tür fiyat artışlarının devam edeceği beklentisinin, fonların emtia piyasasına yönelmesine yol açtığını anımsatan Eker, bunun küresel bir sorun olduğunu söyledi. Eker, geçen yıl tarımsal üretimde bir azalmanın söz konusu olmadığını belirterek, üretimin, artış olmasına rağmen şiddetli talebi karşılayamadığını kaydetti. Talep artışının tehlike çanlarının çalmasına neden olduğunu ifade eden Eker, fiyatların artışının serbest piyasa ekonomisini olumsuz yönde etkilediğini söyledi. Bu durumun Türkiye'yi de mutlaka etkileyeceğini dile getiren Eker, şöyle devam etti: "Bu durum karşısında bizim temel mesele olarak yaklaşmamız gereken tarıma bakış açımızın değişmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu şartlar şunu göstermiştir ki artık tarım, günübirlik politikaların uygulama alanı değil, popülist yaklaşımlar dışında tutulması gereken stratejik ve iktisadı bir sektördür. Biz bu anlayışla birkaç yıl önce tarım sektörünün ilk kez kamu kuruluşu olarak derinlik analizini yaptırdık." "Tarımda gizli işsizliği elimine etmeliyiz" Eker, Türkiye'nin bu dönemde tarımdaki istihdamını yüzde 34,9'dan, yüzde 26,4'e düşürdüğünü ifade ederek, "Biz bunu çok önemsiyoruz. Tarımda gizli işsizliği elimine etmeliyiz" dedi. Türkiye'nin tarımda GSYİH'nın 2002 yılında 23,7 milyar dolar olduğunu, geçen yıl yaşanan kuraklığa rağmen bu rakamın 50,7 milyar dolara yükseldiğini belirten Eker, kişi başı tarım gelirinin de arttığına işaret etti. Bakan Eker, kaynakların verimli şekilde kullanılmasının önemine değinerek, konuşmasına şöyle sürdürdü: "Türkiye hiçbir zaman objektif tanımlamayla tarımda kendine yeterli olmadı. Böyle bir şey hiç olmadı. Adamın biri bir laf etti, 'Dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biridir' diye. Hiç böyle bir şey olmadı. Çünkü kendi kendine yetmenin ölçüsü yok. Hangi üründen ne kadar tüketirseniz kendi kendine yeterli olursunuz? Sınırlarınızı kapatırsınız, bütün ürettiklerinizi sadece tüketirsiniz, kendi kendinize yeterli olursunuz. Bu son derece anlamsız. Önemli olan Türkiye'nin kaynaklarının doğru kullanılması, değerlendirilmesi." Mehdi Eker, 2003-2007 yılları arasında tarım sektöründe sertifikalı tohum kullanımını artırdıklarını, arazi toplulaştırılması çalışması yürüttüklerini de hatırlatarak, 2009 sonu itibariyle toplulaştırma çalışmalarının 1 milyon hektara çıkacağını bildirdi. Tarım sigortalarında 370 bin poliçeye ulaşıldığını, bunun hızla benimsendiğini aktaran Eker, mera alanlarının ıslahı ve Ar-Ge çalışmalarından örnekler verdi. "Durum Güneydoğu Anadolu için oldukça olumsuz" Ayrıca Eker, toplantının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Güneydoğu Anadoluda bu yıl çok olumsuz bir durumun söz konusu olduğunu ifade eden Eker, bu konuda inceleme yaptıklarını, sulanamayan alanların şu an itibariyle çok ciddi etkilendiğini söyledi. Mayıs ayında yağış gelmesi durumunda bu alanların bir kısmının düzeltilebileceğini belirten Eker, "Böyle bir umut taşıyoruz ama şu ana kadar durum Güneydoğu Anadolu için maalesef oldukça olumsuz" dedi. Eker, şu ana kadar Türkiye'nin diğer yerlerinin iyi olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti: "İç Anadolu, Trakya, Çukurova, Marmara iyi durumda. Güneydoğu Anadolu bölgesi hariç, bütün bölgelerde yağışımız daha iyi, bitkilerimiz daha iyi. Şartlar bugünkü gibi devam ettiği takdirde, hasatta azalma değil artış bekliyoruz. Bitkinin gelişmesine bağlı olarak yüzde 10 artışa ulaşacağımız umudundayız." Mısır'dan pirinç ithalatı Eker, Mısır'dan pirinç ithalatına ilişkin soru üzerine, şunları söyledi: "Mısır ile detaylı görüşmeler yapılıyor. Mutabakata varıldı. Peyderpey pirinç gelecek. Diğer ülkelerle de görüşmeler yapılıyor. Elimizde yeteri kadar stok var. Geçtiğimiz haftalarda oluşan spekülatif maksatlı fiyat yükselmesine karşı piyasada yeteri kadar arz var Toprak Mahsulleri Ofisi'ne 100 bin ton daha pirinç ithal etme yetkisi verdik." Güneydoğu'da yaşanan kuraklığa ilişkin bir destek düşünülüp düşünülmediğine ilişkin bir soruyu da Eker, "İmkanlar ölçüsünde belirli bir yardım düşünüyoruz. Net fotoğrafın ortaya çıkması lazım" şeklinde yanıtladı. Eker, Türkiye'nin şeker kotasının 2 milyon 450 bin ton olduğunu, burada da herhangi bir problem bulunmadığını belirterek, "Şeker fabrikalarımızda 800 bin ton stokumuz var. Orada da bir azalma söz konusu değil" dedi. Beyaz et sektörüne ilişkin soru üzerine Eker, Türkiye'nin bu konuda AB standartlarında üretim yaptığına dair bir rapor yayınlandığını, ancak ticari faaliyetlerin bazen sağlık sebeplerini aşan boyutta olduğuna dikkati çekerek, AB'ye ihracat konusunda görüşmelerin sürdüğünü kaydetti.