3 bin tondan fazla yer fıstığı gümrüklerde ithalat izni bekliyor

3 bin tondan fazla yer fıstığı gümrüklerde ithalat izni bekliyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MERSİN - Tarım Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından yer fıstığı ithalatı izin tarihinin sürekli ötelenmesi ithalatçıyı zor duruma düşürdü. Bakanlık tarafından açıklanan tarihi baz alarak ürünü Türkiye'ye getiren ithalatçılar, yapılan ertelemeler nedeniyle gümrüklü antrepolarda 3 bin tondan fazla yer fıstığının beklediğini bildirdiler. Yer fıstığı ithalatı 1 Şubat 2008'den 1 Mart 2008'e ertelenmiş, ardındanda erteleme ile ilgili herhangi bir tarih verilmeden ürününü ithalatı için gerekli izin çıkmamıştı. Sözlü talimatların dış ticarete büyük zarar verdiğini vurgulayan Akdeniz İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkanı Engin Tan Narin, "5 kişi toplanıp Ankara'ya gidip lobi yapıyor ve talimatlar değişiyor. Artık bu mantığa son verilmeli ki tüccar da önünü görebilsin" değerlendirmesini yaptı. Bu sorunun yalnızca yer fıstığında yaşanmadığını, sarımsak, susam, pirinç gibi birçok emtianın benzer sıkıntılar içinde olduğunu kaydeden Narin, bu tür uygulamaların tüccarın yurtdışındaki kredi limitini bitirdiğine işaret etti. Yapılan keyfi uygulamanın serbest ticaret kurallarına da aykırı olduğunu dile getiren Narin, Resmi Gazete'de açıklanan tarihlere güvenerek ithalat yapılabilmesi gerektiğini söyledi. Verilen kararların sonrasının iyi düşünülmesi gerektiğine dikkat çeken Narin, "Bugün 50-100 konteyner ithalat yapan bir tüccar sıkıntıya düşerse sermayesi erir ve işsizlik sorunu daha da artar. Sözlü talimat dönemi sona ermeli ve tüccar ne yapacağını artık bilmeli" dedi. Atalaysun: İtibar sarsılıyor Verilen tarihlere güverek ithalat yaptıkları halde, ithalat izni alamadıklarını söyleyen Era Gıda Genel Müdürü İ. Güray Atalaysun, "Ürünün tüm gümrük vergilerinin ödenerek Türkiye'ye getirdik, satışın gerçekleşmemesi tüccarın sıkıntıya sokuyor. Türkiye'nin de tüccarın da itibarı sarsılıyor" dedi. İthalat izin tarihinin açıklanmasıyla birlikte ithalatçının harekete geçtiğini ve mevcut durumda gümrüklü antrepolarda 3 bin tondan fazla yer fıstığının beklediğini kaydeden Atalaysun, "Bunlar bedeli ödenmiş ürünler olmasına karşın piyasaya çıkaramıyoruz. Türkiye'nin milli serveti depolarda bekliyor. Yağlı ürünlerin beklemeye tahammülü yoktur kolay bozulur" dedi. İthalatın çiftçiyi koruma gerekçesiyle ertelendiği açıklamalarına da değinen Atalaysun şunları söyledi: "Türkiye'de yer fıstığı eylül-ekim aylarında çıkar 2-3 ay içerisinde tüketilir yani aralık-ocak gibi piyasada ürün kalmaz. En geç martta ithalat başlamalı. İş artık çiftçinin korunmasından çıktı. Belirli çevreler bu işten rant elde ediyor. Ürün fiyatları 2-3 kat arttı." Ateş: Üreticiye prim verilmeli Kuruyemiş sektöründe faaliyet gösteren Ateşler Kuruyemiş Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Ateş ise mart ayında yer fıstığının ithalata açılmasının üreticiyi de kuruyemişçiyi de rahatlatacağını söyledi. Üreticiyi koruma gerekçesiyle ithalata izin verilmemesinin hatalı olduğuna işaret eden Ateş, "Mart döneminde yapılacak ithalatla fıstık fiyatları aşağı inecektir. Buna bağlı olarak tohum fiyatları da normal rakamlara düşeceği için ekim alanı artacaktır. Martta ithalatın yasaklı olması gelecek yıl ki fıstık ekim alanlarını daraltır. Aksi halde zaten zor durumda olan fıstık üreticisi tohumluğu 2-3 kat fazla fiyata alıp da ekmez" değerlendirmesini yaptı. Mevcut durumda kuruyemişçiler olarak yer fıstığı bulmakta zorlandıklarını anlatan Ateş, çiftçinin korunması isteniyorsa ithalatın durdurulması yerine üreticiye en az kilo başına 40-50 Ykr arasında prim verilmesi gerektiğini söyledi. Günübirlik politikalar uygulanıyor Tüm Gıda Dış Ticaret Derneği (TÜGİDER) Genel Sekreteri Melahat Özkan: Bazı ürünlere Tarım Bakanlığı tarafından mevsimsel ithalat hakkı tanınıyor. Bu tarihlere uyulmaması ise ciddi sorunlar doğuruyor. Türkiye Dünya Ticaret Örgütü'nün (DTÖ) kurallarına uymak mecburiyetinde. Bu kurallara göre eğer korumak istediğiniz bir ürün varsa bunu nedenleriyle rapor edersiniz ancak koruma altına alındığı söylenen yerfıstığı ile ilgili hazırlanmış böyle bir rapor yok. Zaten ürünün şu anda korunuyor olması imkansız çünkü piyasada ürün yok. Türkiye'de günü birlik politikalar uygulanıyor. Bakanlık karar alırken bizimle ortak bir tarih belirlesin.