Akbank'ta net kar, 1 milyar 215 milyon YTL

Akbank GM Kurtul, Akbank'ın ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, Akbank'ın yılın ilk yarısındaki net karının 1 milyar 215 milyon YTL olarak gerçekleştiğini bildirdi. 

Kurtul, Akbank'ın ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladığı toplantıda, Türkiye'nin bu yıl yüzde 4,5 oranında büyümesini beklediklerini ifade ederek, yüksek büyümenin devamının önemine işaret etti. 

Yıl sonu enflasyon beklentilerinin yüzde 10,6, Merkez Bankası faiz oranı tahminlerinin ise yüzde 17 olduğunu belirten Kurtul, bono faizlerinin yüzde 19 olabileceğini, dolar YTL kurunu ise 1,20-1,25 olarak öngördüklerini bildirdi. 

Global ekonomideki gelişmelerin Türkiye açısından çok kritik olduğuna dikkati çeken Kurtul, petrol fiyatlarının yükselmesi, banka hisselerinin düşmesi ve konut kredilerinde doğan sorunlar neticesinde bankalarda 500 milyar dolarlık zararlar oluştuğunu, bankalar için yaklaşık 350 milyar dolar sermaye katkısı gerektiğini söyledi. 

Petrol fiyatlarındaki gelişmenin de hem global açıdan hem de Türkiye açısından son derece kritik olduğuna işaret eden Kurtul, fiyatların son günlerde gerilemesinin petrol işalatı olan ve cari açığı bulunan ülkeler için çok iyi haber olduğunu ifade etti. 

Türkiye'nin cari açığında enerjinin etkisine dikkati çeken Kurtul, petrol fiyatlarının gerilemesinin cari açığa, enflasyona ve faizlere olumlu katkısının olacağını söyledi. 

Yüksek büyüme oranı, dinamik bir özel sektör, yabancı ilgisi ve genç nüfusun Türkiye için önemli fırsatlar sunduğunu ifade eden Kurtul, bu fırsatları yaratmak için politik ve ekonomik istikrarın da son derece kritik olduğunu vurguladı. 

 

Akbank'ın ikinci çeyrek performansı

Zafer Kurtul, Akbank'ın aktiflerinin yılın ilk yarısında yüzde 18 büyüdüğünü, kredilerde ise yüzde 23,4 oranında sektörünün üzerinde bir artış yakalandığını, 49 milyar YTL ile en fazla kredi veren banka olduklarını bildirdi. 

Banka mevduatının yine sektörünün üzerinde yüzde 16,3 oranında büyüme gösterdiğini belirten Kurtul, Akbank'ın net karının ise 1 milyar 215 milyon YTL olarak gerçekleştiğini, son 1 yıllık dönemde net karın olağan dışı kalemler hariç yüzde 8 artış gösterdiğini kaydetti. 

Öz sermaye karlılığının yüzde 23 olduğunu, aktiflerin ise 85 milyar YTL'yi aştığını ifade eden Kurtul, kredilerin toplam aktiflere oranının yüzde 55'ten yüzde 57,8'e yükseldiğini bildirdi. 

Menkul değerlerin toplam aktifler içindeki payının yüzde 36'dan yüzde 27,2'ye indiğini belirten Kurtul, aktif karlılığın yüzde 3'ten yüzde 3,1'e yükseldiğini söyledi. 

Kurtul, "Kredilerimizdeki artışa rağmen takipteki kredilerimiz yüzde 2,5'ten yüzde 1,9'a indi. Bütün ekibimizi kutluyorum" dedi. 

Kurtul, sermaye yeterlilik oranının ise yüzde 18'den yüzde 15,7'ye indiğini belirtti. 

Akbank'ın kredilerinin yüzde 37'sinin kurumsal, yüzde 29'unun tüketici, yüzde 18'inin ticari, yüzde 16'sının küçük işletme kredilerinden oluştuğunu bildiren Kurtul, dengeli bir portföyleri bulunduğunu söyledi. 

Tüketici kredileri %14 arttı

Tüketici kredilerinin yılın ilk yarısında yüzde 14 artışla 10 milyar YTL'ye yaklaştığını, konut kredilerinin ise yüzde 18,6 oranında büyüdüğünü bildiren Kurtul, taşıt kredilerinde pazar paylarının yüzde 22 olduğunu söyledi. 

Kredi kartlarında pazar paylarının yüzde 14,3'e ulaştığını belirten Kurtul, harcama cirosunun da ikinci çeyrekte 5,9 milyar YTL'ye çıktığını kaydetti. 

KOBİ kredilerinin yüzde 21 oranında artarak 16,8 milyar YTL'ye ulaştığını ifade eden Kurtul, kurumsal kredilerin de ilk 6 ayda yüzde 54 büyüdüğünü, burada takipteki kredi oranlarının ise yüzde sıfır olduğunu söyledi. 

Akbank'ın proje finansmanında yaptığı gelişmenin çok kayda değer olduğunu dile getiren Kurtul, şirket satın alma ve birleşmelerinde Türkiye'de en fazla kredi veren kurum olduklarına işaret etti. 

BDDK'nın yaptığı araştırmaya göre Akbank'ın Türkiye'nin en hızlı büyüyen şehirlerinde de lider banka durumunda olduğunu belirten Kurtul, şunları kaydetti: 

"Akbank, Mart 2008 itibariyle özel bankalar arasında kredi pazar payında 81 ilin 64'ünde birinci veya ikinci sıradadır. 2006-2007 döneminde, Türkiye'de toplam kredi hacmi büyüme oranı yüzde 26 iken, aynı dönemde söz konusu 64 ilin kredi hacmi büyüme oranı yüzde 28 olarak gerçekleşmiştir. Büyüyen illerde aktivitelerimizi artırmaya çalışıyoruz. Dağıtım kanallarında gelişmemiz bizim için son derece önemli." 

 

"Akbank İMKB toplam piyasa değerinin %7'sini oluşturuyor"

 

Zafer Kurtul, 8 Ağustos 2008 itibariyle Akbank'ın, İMKB'nin en değerli şirketi olduğuna ve İMKB toplam piyasa değerinin yüzde 7'sini oluşturduğuna da dikkati çekti. 

Akbank'ın büyümesinde en önemli faktörlerden birinin de dağıtım kanalları olduğunu dile getiren Kurtul, halen 792 şubeleri bulunduğunu, bunun yaklaşık 350 bin metrekareye karşılık geldiğini söyledi. 

Kurtul, Türkiye'deki en büyük alışveriş merkezini günde yaklaşık 45 bin kişinin ziyaret ettiğini, bu rakamın Akbank'ta 350 bin kişi olduğunu söyledi. 

Akbank'ın ATM ve BTM'lerinde günde ortalama 850 bin işlem gerçekleştiğini anlatan Kurtul, ayda 1 milyon müşteriye hizmet veren çağrı merkezinin bu süre içinde ortalama 3 milyon arama aldığını, 1 milyon da dış arama gerçekleştirdiğini kaydetti. 

Bankanın yılda 4,5 milyonun üzerinde hesap açtığını belirten Kurtul, kullandırdıkları bireysel kredi sayısının ise ayda yaklaşık 70 bin adet olduğunu bildirdi. 

 

"Kadromuz bin 400 kişi büyütecek"

İnsan kaynaklarının Akbank için son derece kritik olduğunu ifade eden Kurtul, "2008 sonunda kadromuzun 15 bin 900 kişiye ulaşacağını hesaplıyoruz. Kadromuz yaklaşık bin 400 kişi büyüyecek" dedi. 

Kurtul, Akbank'ın eğitime çok önem verdiğini, her çalışana yılda 80 saat eğitim imkanı sunduklarını bildirdi. 

Akbank'ın bu dönemde çok önemli iki borçlanma gerçekleştirdiğini hatırlatan Kurtul, global sorunların bulunduğu bir dönemde bu borçlanmaların çok başarılı olduğunun altını çizdi. 

Akbank'ın, Avrupa Orta Doğu ve Afrika bölgesinin 2008 yılında nakit akımlarına dayalı ilk seküritizasyon işlemini gerçekleştirdiğini, 400 milyon dolar kredinin vadesinin 10 yıl olduğunu belirten Kurtul, 1999'dan bu yana bu program çerçevesinde 4 milyar dolar kaynak yaratarak reel sektöre kullandırdıklarını söyledi. 

Kurtul, sendikasyon kredisini de 1 milyar avro olarak yenilediklerini, bu işlemin de gelişmekte olan ülkelerde 2008 yılının en büyük işlemi olma özelliği taşıdığını söyledi. 

Akbank'ın güçlü ve lider konumunu yenilikçi stratejik işbirlikleriyle daha da güçlendirdiğini, bu doğrultuda bugüne kadar Carrefour ve Boyner Holding ile ortak çalışmalara imza attıklarını belirten Kurtul, perakende sektörünün önde gelen markaları ile yapılan bu işbirlikleri kapsamında Akbank olarak bu mağazalarda yıl sonuna kadar yeni şubeler açmayı ve müşteri sayısının artırmayı hedeflediklerini bildirdi.

"İkinci 6 ayda büyüme biraz daha yavaşlayacak"

Kurtul, Akbank'ın ikinci çeyrek sonuçlarını açıkladığı basın toplantısında, gazetecilerin sorularını da yanıtladı. 

İkinci yarı yıl beklentilerine ilişkin bir soru üzerine Kurtul, ikinci 6 ayda büyümenin biraz daha yavaşlayacağını düşündüklerini, ancak ikinci 6 ayda da toplam kredi büyüme beklentilerinin yüzde 40'a yakın olduğunu söyledi. 

Özellikle petrol ve ham madde fiyatlarının düşmesinin önemine dikkati çeken Kurtul, "Politik istikrarın devam etmesi koşuluyla enflasyon oranında aşağıya doğru trendin başlayacağını düşünüyoruz. Faiz oranlarında da yine aşağıya doğru inişin gerçekleşeceğini düşünüyoruz" şeklinde konuştu. 

Faiz oranlarının düşmesinin kredi piyasasına çok olumlu etki yapacağını ifade eden Kurtul, şunları kaydetti: 

"Faiz oranlarının düşmesi hızlı olmayacak. Özellikle dördüncü çeyrek düşmeyi göreceğimizi bekleyebiliriz. Ama enflasyondaki düşme trendi çok önemli. İkinci 6 aydaki trendin daha olumlu olacağını düşünüyoruz ancak, büyüme oranları daha yavaş olacak. Ama yine de Türkiye'nin yüzde 4,5 büyümesi gayet başarılı. Sektörün kredi büyüme oranının yüzde 30 olacağını düşünüyoruz." 

Zafer Kurtul, Akbank'ın seküritizasyon borçlanmasının maliyetine ilişkin bir soru üzerinde, "Seküritizasyonun maliyeti sendikasyonun biraz üzerinde" dedi. 

Yıl sonunda öz sermaye karlılığının yüzde 20 olmasını beklediklerini bildiren Kurtul, özellikle KOBİ ve ihtiyaç kredileri, kredi kartları, vadesiz mevduat, proje ve yatırım finansmanına önem verdiklerini söyledi. 

 

"Kısa vadede büyük düşüşler beklanmemeli"

Akbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Binbaşgil de, kredi faiz oranlarına ilişkin bir soru üzerine, kredi piyasa koşulları elverdiği ölçüde bunu bireylere yansıtmaya çalıştıklarını söyledi. 

Genel piyasa koşullarının da önemli olduğunu ifade eden Binbaşgil, "Yıl sonuna doğru iyileşme olursa bunu faizlerimize yansıtıyoruz. Belki kısa vadede büyük düşüşler beklenmemeli ama zaman içerisinde faizlerde biraz daha iyileşme olur diye tahmin ediyoruz" şeklinde konuştu. 

Akbank Kurumsal Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cem Mengi ise yılın geri kalan döneminde enerji üretim ve dağıtımı, köprü, otoyol ile Milli Piyango özelleştirmeleri hesaba katıldığında, 18 milyar dolar gibi bir kaynağın bankacılık sisteminden talep edileceğini belirterek, "Bunun çok önemli bir kısmı çok güçlü bilançoya sahip Türkiye'deki bankacılık sisteminden gelecek" dedi. 

 

Akbank Başekonomisti Dr. Fatma Melek

 

Akbank Başekonomisti Dr. Fatma Melek de, toplantıda dünyadaki global görünüm, Türkiye, riskler ve fırsatlara ilişkin bir sunum yaptı. 

Global ekonominin son bir yılda iki şok yaşadığını, bunlardan ilkinin kredi sıkışıklığı, diğerinin ise yükselen emtia ve gıda fiyatları olduğunu belirten Melek, her iki şokun da ekonomik görünümü ve merkez bankalarının uyguladıkları para politikalarını belirsiz kıldığının altını çizdi. 

Türkiye'nin ise dünyadaki olumsuz konjonktüre rağmen ilk çeyrekte güçlü bir büyüme yakaladığını ifade eden Melek, özellikle son dönemde petrol fiyatlarındaki gerileme ve siyasi belirsizliğin azalmasının Türkiye ekonomisine olumlu yansıdığını kaydetti. 

Melek, bankacılık sektörünün de hızlı büyüdüğünü, yılın ilk yarısında yüzde 20 büyüyen kredilerde 2008 yılının tamamında yüzde 30 büyüme beklediklerini belirtti. 

Türkiye'nin, genç, dinamik ve yüksek nüfusu ile önümüzdeki yıllarda BRIC ülkelerinden sonra en fazla büyüme potansiyeli yakalayabilecek ülkeler arasında gösterildiğini kaydeden Melek, önümüzdeki dönemde bankacılık, sigorta, bireysel emeklilik, enerji, lojistik, turizm ve gayrimenkul sektörlerininde önemli büyüme fırsatları bulunduğunu söyledi.