Alibaba.com ekonomi iyiyken de büyüyor, kötüyken de...

Alibaba.com’un Türkiye Ülke Müdürü. Erpolat, “Biz ülkeleri alıcı ve satıcı ülkeler olarak sınıflandırıyoruz. Çin satıcı; ABD alıcı ülke. Türkiye ise hem alıcı, hem satıcı. Bu yüzden dolayı Türkiye ticaret olarak da köprü vazifesi üstleniyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

markalider.jpg“E-ticaret, 1 trilyon dolarlık toplam hacime ulaştı. Artık  ‘e-ticaretin geleceği var mı?’ diye bir soru yok. E-ticaret ana iş kolu haline geldi” yorumunu yapan Cüneyt Erpolat, Mayıs 2013’ten bu yana Alibaba.com’un Türkiye Ülke Müdürü. Erpolat, “Biz ülkeleri alıcı ve satıcı ülkeler olarak sınıflandırıyoruz. Çin satıcı; ABD alıcı ülke. Türkiye ise hem alıcı, hem satıcı. Bu yüzden dolayı Türkiye ticaret olarak da köprü vazifesi üstleniyor. Çin’den ürünü alıyor, katma değer ekleyip başka ülkeye satıyor. Bu işi yapan tek ülke Türkiye. Bu durum pazarın çeşitlenmesini sağlıyor ve bize büyük bir güç veriyor” diyor.

Alibaba.com 1999 yılında Çin’deki küçük imalatçılar için ticaret platformu oluşturmak amacıyla kuruldu. Bugün, tüm dünyada günde 100 milyonun üzerinde kullanıcıya hizmet veren dev bir B2B online ticaret şirketi ve sanal pazaryeri. En büyük özelliği güven üzerine kurulu olması; tüketicileri ve üreticileri güvenilir bir ticaret ortamında bir araya getirmesi. Alibaba.com’un odaklandığı ülkelerden birisi de Türkiye. Bu yüzden dolayı geçtiğimiz sene Türkiye için yerleşik bir ülke müdürü atanmış.

Altı buçuk aylık görüşme sürecinin ardından Mayıs 2013’te Alibaba.com Türkiye Ülke Müdürü olarak göreve başlayan Cüneyt Erpolat, ticaretin geleceğinin, e-ticaret olduğunu söylüyor. “E-ticaret, 1 trilyon dolarlık toplam hacime ulaştı. Artık  ‘e-ticaretin geleceği var mı?’ diye bir soru yok. E-ticaret ana iş kolu haline geldi” yorumunu yapan Cüneyt Erpolat; “E-ticaretin oransal olarak en hızlı arttığı ülke Çin. Net değer olarak Kanada ve ABD bir numarada. Fakat birkaç yıl içinde bu yapı yer değiştirecektir. 1.5 milyar nüfusu olan Çin’de büyük bir potansiyel var. Biz ülkeleri alıcı ve satıcı ülkeler olarak sınıflandırıyoruz. Çin, satıcı bir ülke. Ticaretin yüzde 80’ini dışarı doğru yapıyor. ABD alıcı ülke. Türkiye ise hem alıcı hem satıcı konumunda. Bu yüzden dolayı Türkiye ticaret olarak da köprü vazifesi üstleniyor. Çin’den ürünü alıyor, katma değer ekleyip başka ülkeye satıyor. Bu işi yapan tek ülke Türkiye. Burada hem alıcı hem satıcı pazarı var. Bu durum pazarın çeşitlenmesini sağlıyor ve bize büyük bir güç veriyor” yorumunu yapıyor. Erpolat’a Alibaba.com’un dünya genelindeki başarısının ardındaki felsefeyi ve marka için Türkiye’nin önemini sorduk:

Alibaba.com Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Direktörü James Hardy, 2013-14’de odak noktalarından birinin Türkiye olacağını söylemişti. Türkiye’ye yönelik projeler neler oldu?

Yerleşik bir ülke müdürü atanmış olması bu odaklanmanın önemini gösteriyor. Alibaba. com’un yerleşik ülke müdürü atadığı beş ülke var. Türkiye de bunlardan birisi. Fiziksel olarak birinin atanması, şirketin buraya verdiği önemi gösteriyor. Yapılan işbirliklerinde de net bir hızlanma var. 2013’te Türk Telekom’la bir işbirliği altyapısı tamamlandı. TEB’le iş ortaklığımız oldu. Bir yandan Türkiye’deki üye tabanımız büyüyor; diğer yandan yapısı değişiyor. Alibaba.com B2B tarafında en güvenli platform konumunda. Platform içinde bulunan müşterilerin çok daha hızı iletişime geçebilmelerini sağlayacak farklı iş pencereleri açmak için yeni ürünler ekliyoruz. Örneğin şu anda iş yaparken ödeme unsuru ya da navlun unsuru yok. 2014’te bunları da platforma taşımayı planlıyoruz. Sonuçta platform bir ekosisteme dönüşecek. Uçtan uca çözüm sunaar hale gelecek.

Müşterileriniz KOBİ’ler. Bu işbirlikleri KOBİ’lere ne gibi faydalar sağlıyor?

TEB’in Kobi Akademi çalışması var. Bizim platformumuz orada verilen eğitimlerin bir parçası haline geldi. TEB bizim platformumuz üzerinden eğitim veriyor. Üye bazımızı genişletmek için karşılıklı çalışmalar yapıyoruz. Türk Telekom’la “verified member” (onaylanmış üyelik) çalışmamız var. Türk Telekom ağırlıklı olarak yurtdışı ile iletişimde olan müşterilerine, bizim üyeliğimizi ücretsiz kullandırıyor.Yurtdışı ile iletişim halinde olan bir şirket hem iletişimini hem de ticaretini aynı platform üzerinden yapmış oluyor. Kullanıcı bazında, geçen yıl yüzde 20 büyüdük. Bugün 520 bin civarında üyemiz var. Bu sene yine yüzde 20 büyüme bekliyoruz.

Sanal pazaryeri ile geleneksel pazaryerini kıyaslayacak olursanız, yorumlarınız neler olur?

Alibaba.com’un araştırmasına göre, uluslararası satın alma yapan şirketlerin yüzde 63’ü, bunu yaparken online araştırmayı tercih ediyor. Geleneksel satın alma yapan şirketlerin oranı ise yüzde 27.Trendler e-ticaretteki büyümeyi destekler nitelikte. Sadece B2B değil, son kullanıcıların yüzde 65-70’i de online mecrada ürüne bakıp satın alma kararı veriyor. İnsanlar artık dükkana gitmiyor. Elektronik ticaret 1 trilyon dolar toplam hacime ulaşmış durumda. Her sene yüzde 20 oranında büyümesi bekleniyor.

Sanal para birimi bitcoin hakkında neler söylersiniz?

Çin hükümetinin isteği üzerine, Alibaba.com’da Bitcoin kullanımı yasaklandı. Bizce bu kararın nedeni Bitcoin’in hiçbir bankacılık sistemine dahil olmaması. Dolayısıyla bankacılık sistemi bypass edilmesin diye, Bitcoin uygulaması durduruldu. Alibaba.com hem uluslararası hem de yerel pazarlardaki tüm kanuni uygulamalara uyum gösteren, bunları koruyan bir şirket. Bir ürünle ya da uygulama ile ilgili en ufak bir soru işareti varsa, durduruluyor.

Önümüzdeki yıllarda, sosyal medya ağlarını da içine alan dev bir küresel ticaret ağı oluşması münkün mü?

Bundan 10 yıl önce, telekomla IT nasıl birleşecek diye konuşuluyordu. Bugün cepten bankacılık, alışveriş yapar hale geldik. Bu söylediğiniz platformlar, biz ve bizim gibi mecralarla bir arada hizmet verecek.Sosyal medyanın insan hayatında belli bir yönlendirici gücü var. Önümüzdeki dönemde iş tarafı ile bu taraf daha fazla içiçe girecek. Sistemlerin birbiri ile konuşacağı bir yapı birkaç yıl içinde oluşmaya başlayacak.

E-ticarette hangi pazarlar ön plana çıkacak?

E-ticaretin oransal olarak en hızlı arttığı ülke Çin. Net değer olarak Kanada ve ABD bir numarada. Fakat birkaç yıl içinde bu yapı yer değiştirecektir. 1.5 milyar nüfusu olan Çin’de büyük bir potansiyel var. Biz ülkeleri alıcı ve satıcı ülkeler olarak sınıflandırıyoruz. Çin, satıcı bir ülke. Ticaretin yüzde 80’ini dışarı doğru yapıyor. ABD bunun tam tersi. Türkiye’de ise yarı yarıya. Bu yüzden dolayı Türkiye ticaret olarak da köprü vazifesi üstleniyor. Çin’den ürünü alıyor, katma değer ekleyip başka ülkeye satıyor. Bu işe yapan tek ülke Türkiye. Burada hem alıcı hem satıcı pazarı var. Bu durum pazarın çeşitlenmesini sağlıyor ve bize büyük bir güç veriyor.

E-ticarette önümüzdeki dönemde hangi trendler gündeme gelecek?

Bazı öngörülerimiz var. Bunlardan birisi, hızlı geri dönüş. Artık insanlar düğmeye basar basmaz herşey gerçekleşsin istiyorlar. Kimse kimseyi beklemek istemiyor. Herkes hızlı cevap verir hale gelmek durumunda. Bugün bir şirketin başka bir şirketle iş yapmayı bırakmasının temel nedenlerinden birisi, beklediği sürede cevap alamaması. Bir şirket maksimum 1.5 gün içinde cevap almak istiyor. Eğer cevap alamazsa hemen diğer tedarikçiye geçiyor. Pazar artık o kadar hızlı ve net çalışıyor ki, duygusal bağ kurmak önem taşımıyor. Bir diğer öngörümüz, herkesin  mobil uyumlu platforma geçmek zorunda olduğu. Geçtiğimiz sene erişimin yüzde 11’i mobil cihazlar üzerinden gerçekleşmiş. Bu bir önceki yıla oranla yüzde 105 artış anlamına geliyor. Eğer platformunuz mobil uyumlu hale gelmezse, insanlar bir süre sonra sizin platformunuza gelmemeye başlayacaklar. Bir diğer öngörümüz ise data işleme. Bugün bilgi heryerde var; ama önemli olan bu bilgiyi sizin için anlamlı hale çevirmek ve bunun üzerinden para kazanmak.

Türkiye son dönemde yabancı yatırımcı için endişe veren ekonomiler arasında anılmaya başladı. Bu durum Alibaba.com gibi bir şirketi ne yönde etkiliyor?

Alibaba.com ekonomi iyiyken de büyüyor, kötüyken de. Bu işi, yumurtaları farklı sepetlere dağıtmak olarak düşünebilirsiniz. KOBİ’ler dünya çapında ticaret yaptıkları için bir ülkede işler iyi gitmiyorsa, başka bir ülkeye yönelebiliyorlar. Sonuçta iş yapmak isteyen KOBİ için iş de var, pazar da var. Alibaba.com için Türkiye ile ilgili güven sıkıntısı kesinlikle yok. Bu yüzden üye bazlı büyümede yavaşlama öngörmedik.

Çin kalite çağrıştıran bir marka değil, ama Alibaba.com son derece güven veren bir marka. Bunu nasıl tanımlıyorsunuz?

Bunun sırrı kurucumuzdan kaynaklanıyor. Alibaba.com’un bu derece titiz çalışıyor olması şirket felsefesi. Size herşeyden önce şirketin değerleri öğretiliyor. Bu değerlerle ilgili en ufak toleransları yok.Alibaba.com aslında sadece bir Çin firması olarak değerlendirilmemeli. Her koşulda her coğrafyada çalışacak çok sağlam bir şirket. Şirket kurulurken ilk hedef, şirketin minimum 102 yıl ayakta kalmasını sağlamak olmuş. 1999 yılında kurulan şirketin, 3 yüzyıla dokunmasını istemişler. Şirketi bu noktaya nasıl götüreceklerini de işin en başından itibaren doğru planlamışlar. Çin için ise, bir geçiş süreci yaşandığını söyleyebiliriz. Bundan 30 yıl önce Japonya için aynı şey söz konusuydu. Oysa bugün bir Alman otomobili neyse, bir Japon otomobili de o. 

E-ticaretin hacmi 1 trilyon dolar

“Artık ‘e-ticaretin geleceği var mı?’ diye bir soru yok. E-ticaret ana iş kolu haline geldi. Microsoft’ta çalıştığım dönemde, bir toplantı için ABD’ye gitmiştik. Bill Gates şunu söylemişti: ‘Şu anda kullandığınız bilgiler size mi ait? Laptop çalındığında, ya da bozulduğunda tüm bilgiyi kaybediyorsunuz. O bilginin size ait olması, ona her zaman her yerde her şartta ulaşabilmeniz demektir. Ürün ya da  makine bağımlı iseniz, o bilgi sizin değildir. Bilgiye her mecradan ulaşabiliyorsanız, o bilgi sizindir.’ Bill Gates’in bu söyledikleri, bulut bilişim dediğimiz şeyin temeliydi. Gates aynı zamanda, önümüzdeki on yıl içinde iş yapış şeklimiz geçtiğimiz 100 yıldan daha hızlı değişeceğini söylemişti. Konvansiyonel iş yapma şekli bitmek üzere demişti. Bugün e-ticaretin hacmi 1 trilyon dolar. Her yıl yüzde 20 oranında büyüyor.Önümüzdeki yıl 1.2 trilyon dolarlık bir hacime ulaşacak.”

Anadolu’daki KOBİ Alibaba.com’u tanıyor

“Kendi platformumuzu KOBİ’ler için en elverişli halde tutmamız gerekiyor. Bu platforma başarılı olan KOBİ, bunu diğer KOBİ’lere de anlatıyor. Anadolu’daki bir KOBİ Alibaba’yı biliyor; ama kullanıyor mu?Lisan bariyeri önemli bir sorun. Yurtdışı ile ticaret için İngilizce bilmesi gerekiyor.  Gerek IT gerekse dil bilen insan bariyerini ortadan kaldırmak için çeşitli ajanslar kurma fikrimiz var. Bu bariyerleri kaldırdığımızda kullanım sayısı çok hızlı artacak.”