”Amaç sulanabilecek alanları azami düzeye çıkarmak”
Bakan Eker, zarar gören çiftçilere 470 milyon YTL civarında maddi yardım sağlayacaklarını bildirdi
ELAZIĞ - Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, "Amacımız Türkiye'de sulanabilecek alanları azami düzeye çıkarmaktır" şeklinde konuştu.
Bingöl'de düzenlenen sempozyuma katılmak için Elazığ'a gelen Bakan Eker, havaalanında gazetecilere yaptığı açıklamada, kuraklıktan bu yıl 35 vilayette 210 ilçe, 10 bin civarında köy ve 550 bin çiftçinin etkilendiğini belirterek, zarar gören çiftçilere 470 milyon YTL civarında maddi yardım sağlayacaklarını bildirdi.
Şu anda çiftçiler bazında ayrıntılı tahakkuk çalışması yaptıklarını belirten Eker, çiftçilerin, kararnamenin yayınlandığı tarihten geriye dönük 3 ay ve yayınlandığı tarihten sonraki 1 ay içinde vadesi dolan tarımsal kredi borçları, Ziraat Bankası ve tarım kredi kooperatiflerine olan tarımsal borçlarının da 1 yıl süreyle ertelendiğini ifade etti.
Kuraklık planı
Eker, uzun vadeli olarak kuraklıkla mücadele konusunda eylem planı hazırladıklarını kaydederken, eylem planı çerçevesinde başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere Konya Ovası ve Doğu Anadolu Projesi kapsamında bazı illerin sulama imkanına kavuşacağını ifade etti.
Tarım Bakanı Eker, "Amacımız Türkiye'de sulanabilecek alanları azami düzeye çıkarmak. Bunu yaparken de muhakkak suretle modern, yani basınçlı sulama sistemlerini kullanmaktır. Yağmurlama, damlama sulama sistemlerini hayata geçirmektir. Bütün projelerimizi bu şekilde yapıyoruz. Suyu azami düzeyde tasarruf etmek gayretiyle" dedi. Bakan Eker, küresel ısınma ve buna bağlı kuraklığın zararlarından Türkiye'nin gelecekte de zarar görmemesi için özellikle Akdeniz, Karadeniz, Marmara ve Ege'ye akan ırmakların nehirlerin muhakkak suretle belirli havzalarda tutulması gerektiğini kaydetti.
Küresel ısınmanın etkisinin uzunca bir süre alacağını ve yan etkilerinin zaman içinde çıkacağını ifade eden Eker, Türkiye'nin orta ve uzun vadede bu olumsuz etkilerinden korunması için çalışmalar yaptıkları sözlerine ekledi. Bakan Eker ve beraberindekiler daha sonra kara yoluyla Bingöl'e hareket etti.