Bana değil Başbakan'a sorun

TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, Ankara temasları sırasında Başbakan Erdoğan’ın kendilerine randevu vermediği yönünde çıkan haberlere, "Sayın Başbakandan randevu talep etmiştik. Artık randevu geldi, gelmedi. Karşı tarafa sormak lazım" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL – Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Ankara temasları sırasında Başbakan Erdoğan ile bir araya gelmemelerine ilişkin çıkan haberlere ilişkin olarak, "TÜSİAD’ın her yeni yönetimi, Ankara’da Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı ve siyasi liderlerle görüşür. Bu kapsamda Sayın Başbakandan da randevu talep etmiştik. Artık randevu geldi, gelmedi… Biz randevu isteyen tarafız. Karşı tarafa sormak lazım" değerlendirmesinde bulundu.

Yılmaz, SKYTURK360’ta yayınlanan "Gündem ve Ekonomi" programında Murat Sabuncu ve Doğan Akın’ın sorularını yanıtladı. Hükümetin başlattığı çözüm sürecine ilişkin bir soru üzerine Yılmaz, bu sürecin, Türkiye’nin şiddetten arınması ve uzlaşması için büyük bir fırsat olduğu değerlendirmesinde bulundu. Yılmaz, şunları söyledi:

"Terörün şiddetin devam etmesini kimse istemiyor. Bunu kim eleştirebilir, kim hayır diyebilir? Yöntemi bulmak, uzlaşarak başta parlamentonun, siyasetin yapması gereken bir iş. Biz bu uzlaşmayı talep ediyoruz. Türkiye’de uzlaşma hem çözüm sürecinin hem yeni anayasa sürecinin en temel ihtiyacıdır. Buna kim niye karşı çıksın? Ankara temaslarımızda Sayın Bahçeli de buna karşı çıkmadı. Türkiye uzlaşmak istiyor. Bu Türkiye’nin büyük fırsatı. Uzun yıllar çilesini çektiği terörden, şiddetten arınmak için büyük bir fırsat. Toplumun geniş kesimlerinde çok kapsamlı bir uzlaşma arayışı olduğunu görüyorum. Ankara’ya gittik geldik, ben herkesi yapıcı buldum. Siyasette herkesin biraz pozisyon almasını normal bulmak lazım. Herkes bir yol bulma arayışında. Ben vatandaş olarak çözüm sürecinin başarıyla sonuçlandırılmasını talep ediyorum."

"ANADİLDE EĞİTİM HAK OLARAK VERİLİYOR"

Anadilde eğitim konusunda ise evrensel standartların ne dediğine baktıklarını dile getiren Yılmaz, "Avrupa Birliği ne diyorsa biz de o yoldayız, onu istiyoruz. Orada da anadilde eğitim konusu bir hak olarak belirtiliyor. Bu hakkın kullanımında devletin sorumluluğunun altı çiziliyor. Bunun Türkiye’nin önümüzdeki günlerde parlamentoda bir şekilde formüle edilerek çözüm sürecine katkı sağlayacak bir sonuca kavuşturulması lazım" dedi.

"NİYE RANDEVU VERMEDİĞİNİ BAŞBAKANA SORMAK LAZIM"

Yılmaz, Ankara temasları kapsamında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, kendilerine randevu vermediği yönünde çıkan haberlere ilişkin olarak, şu açıklamalarda bulundu:
"TÜSİAD’ın her yeni yönetimi, seçimlerden sonra Ankara’ya gider. Sayın Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Meclis Başkanını, bakanları ve siyasi liderleri ziyaret eder. Biz bunun gereğini her dönemde yapıyoruz. Bu kez de 2 gün içinde gayet iyi görüşmeler gerçekleştirdik. Sayın Başbakandan da randevu talep etmiştik. Artık randevu geldi, gelmedi… Biz randevu isteyen tarafız. Karşı tarafa sormak lazım."

"SAY’A HAPİS CEZASI UYGUN OLMADI"

Ünlü müzisyen Fazıl Say’a verilen hapis cezasını da değerlendiren Yılmaz, "Türkiye 4. yargı paketi ile terör propagandasını bile eyleme dönüşmediği müddetçe suç olmaktan çıkaran bir yönde ileriliyor. Fazıl Say’a hapis cezası, Türkiye’nin demokratik standartlarını, kişi hak ve özgürlüklerini geliştirme yönünde attığı adımlara paralel bir yaklaşım değil. Malesef yasalar değişiyor ama uygulama aynı hızla değişmiyor. Bu karar, Türkiye’nin yönüne uygun bir karar olmadı" dedi.