Büyük şirketlere 6. bölge çağrısı

Bölge teşviklerinin büyük sermaye için önemli fırsatlar sunduğunu belirten Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, “Çok kazandıracak iki alan var” diye konuştu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İZMİR - Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, ‘5. İzmir İktisat Kongresi” nedeniyle bulunduğu İzmir’de düzenlediği basın toplantısında 2014- 2018 yıllarını kapsayan ’10. Kalkınma Planı’nı tanıttı.

Bakan Yılmaz, bölgesel teşviklerin büyük sermaye şirketleri için büyük fırsatlar sunduğunu belirterek, “Bölgelerde ciddi fırsatlar var. Büyük sermaye grupları buraya hayrına gelsinler demiyorum. Analiz etsinler. Orta vadede çok kazandıracak iki alan var” diye konuştu.

Swissotel Grand Efes’te düzenlenen basın toplantısında konuşan Yılmaz, 6. Bölge’deki yatırımların kısa vadede büyük firmalara cazip gelmeyebileceğini ancak orta vadede büyük fırsatlar sunduğunu vurgulayarak, “Ben de onlara orta vadeli kar alanlarına ilgi göstermelerini öneriyorum. Büyük sermaye grupları da bölgesel kalkınma konularında daha ilgili olmalı. Gelsinler daha fazla analiz yapsınlar ve lütfen denesinler. Uzun yıllardır bekleyen potansiyel var. Bunu değerlendirmeleri hem kendileri hem ülkemiz için hayırlı olur. Bingöl’de bir özel şirket sosyal sorumluluk projesi kapsamında 50 kişiyi istihdam ederek bir çağrı merkez açtı. Bunu yaparken pek istekli değildi.
Bir süre sonra Bingöl’deki verimliliğin İstanbul’da çalışandan 2.5 kat fazla olduğunu gördü ve çalışan sayısını 600’e çıkardı. Bu küçük bir örnek” diye konuştu.

Plan reform iradesinin devamına bağlı

Türkiye’nin orta gelir tuzağına düşmemesinin birinci şartının reform iradesini devam ettirmesine bağlı olduğunu vurgulayan Yılmaz,10. Kalkınma Planı’nın bu anlamda çok önemli olduğunun altını çizdi. Planın temel amacını, Türkiye’nin büyüme performansını yüksek ve istikrarlı bir yapıya kavuşturmak olarak açıklayan Yılmaz, “10 Kalkınma Planı’nın çatısı 4 ana eksen üzerine inşa edildi. İlk kez bir plan ekonomik değil sosyal konulardan başladı. Toplumun temel beklentilerini esas alarak yapısal reformlar gerçekleştirmek, bunun sosyal refaha dönüşmesini sağlamak yine bu planlanın amaçlarından. Bölgesel değişim farklarının azaltılması, rekabet gücünün arttırılması, yaşam kalitesini arttıran şehirleşmeyi sağlamak planla gerçekleştirilecek hedefler” diye konuştu.

Planda belirlenen hedeflerin gerçekleşmesinde kurun, Türkiye ve dünyadaki enflasyonun önemli parametreler olduğunu ifade eten Yılmaz, planda yer alan bazı hedeflere ilişkin rakamlar verdi: “Türkiye’nin milli gelir bu yıl 800 milyar doları aşmış olacak. Önümüzdeki yıl 820 milyar doları aşmasını bekliyoruz. 2018 yılında 1.3 trilyon dolar, 2023 yılında da 2 trilyon dolar milli gelir hedefleniyor. Şu anda 10 bin 800 dolar olan kişi başına düşen milli gelir 2016 yılında 13 bin dolar, 2018 yılında 16 bin dolar, 2023 hedefi 25 bin dolar. İhracat için bu yıl 158 milyar dolar tahmini var. 2016 da 202 milyar, 2018’de 277 milyar dolar ve 2023 yılında 500 milyar dolar hedefleniyor. Turizm’de bu yıl 29 milyar dolar olarak gerçekleşmesi beklenen gelirin 2016’da 34.5 milyar dolara ve 2018 yılında 41 milyar dolar, 2023 yılında ise 50 milyar doları aşması bekleniyor.”

Kadın kariyer de yapsın çocuk da

Türkiye’nin dinamik nüfus yapısını korumak istediklerini belirten Bakan, kadın doğurganlık oranının yüzde 2.1 birin altına düşmemesinin nüfus artış hızı açısından önemli olduğunu, Türkiye’de son verilere göre oranın 2.08’a indiğini belirterek, “Biz doğurganlık anlamında toplumun yenilenme hızının altına düşmüşüz. 2018’de oranı tekrar 2.1’e ulaştırmaya ve uzun vadede bunun üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. İşletmelere yük getirecek enstrümanlardan özellikle kaçındık. Yıl sonuna kadar çalışmalar netleşecek” diye konuştu. Bakın Yılmaz, soru cevap bölümünde de, 2023 hedeflerinin revize edilip edilmeyeceği yönündeki soruyu, hedeflerin hesaba dayandığını ve gerçekçi olduğunu savundu. Yılmaz, “Milli gelir geçtiğimiz 10 yılda 3 kattan fazla bir artışla 800 milyar dolara ulaştı. Önümüzdeki 10 yılda ise milli gelirin 2.5 kat arması hedefleniyor. Bu çerçevede bir problem görmüyorum” dedi.