Cirosunu artırmak isteyen 100 kadın girişimci aranıyor
Hüsnü Özyeğin’in özel çabalarıyla Türkiye’ye getirilen ve 3 yıldan beri uygulanan Goldman Sachs’ın ‘10.000 Kadın Programı’ kapsamında, Türkiye’den cirosunu ve istihdamını artırmak isteyen 100 kadın girişimci aranıyor.
Handan Sema CEYLAN
İSTANBUL - Goldman Sachs’ın ‘10.000 Kadın Programı’ kapsamında Türkiye’den cirosunu ve istihdamını artırmak isteyen 100 kadın girişimci aranıyor. 43 ülkede 10 bin kadının dahil olacağı programla şimdiye kadar Türkiye’de 303 kadın tanıştı. Programa katılan kadın girişimcilerden yüzde 83’ü şirketinin cirosunu artırdı. 2008 yılında Goldman Sachs tarafından Amerika’da başlatılan program, Harvard Üniversitesi’nin bir araştırmasında ‘Kadına yapılan yatırım çarpan etkisiyle topluma döner’ tespitinden yola çıkarak hazırlanmış.
Programın Türkiye Yöneticisi İmge Kaya Sabancı, 43 ülkede süren programın başarısı nedeniyle Türkiye’de bir yıl daha uzatıldığını ve 100 kadın girişimciyi daha programlarına dahil edeceklerini söyledi. Sabancı, işletmelerini büyütmek isteyen ve istihdamını artırmak isteyen mevcut işletme sahibi kadınlara yönelik programa katılmak için 15 Temmuz 2013’ün son başvuru tarihi olduğunu anımsatarak, başvuruların www.10.000kadin.org web adresine yapılması gerektiğini söyledi.
“10.000 Kadın Programı 2008 yılında Goldman Sachs tarafından Amerika’da başlatılan bir program. Programın Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmadan yola çıkılarak yapılıyor” diyen Sabancı, “Araştırmaya göre ‘kadına yapılan yatırı topluma çarpan etkisiyle dönüyor’. Kadın kazandığı parayı çocuğunun eğitimine, işçisinin daha iyi koşullarda çalışmasına, hep başka insanların da hayatlarını etkileyecek, toplu olarak ülkenin kalkınmasına yönelik olarak harcıyor. O zaman vakıf da ‘Madem ülke ekonomilerini geliştirmek istiyoruz, kadınları geliştirelim ve kadınlar üzerinden programın yürüdüğü ülkelerin ekonomisine destek olalım’ diyor. Program, 10.000 işini kurmuş ama yeterli imkanlardan yoksun kadına, işletme ve yöneticilik eğitimi vererek işlerini büyütmelerini sağlıyor” şeklinde konuştu.
Programın iki ana amacı olduğunu ‘ciro’ ve ‘istihdamı’ artışı sağlamayı amaçladıklarını anlatan Sabancı, “Programımız bir mikro kredi projesi değil. Ayda 10 bin liraya danışman tutacak kişiler de programımızın hedef kitlesi değil. Tam arada kalan bir dokunsak işletmesini büyütecek, örneğin yılda 50-60 bin liralık bir MBA programını ailesinin imkanlarını kısmadan katılamayacak durumda olan kadınlar hedef kitlemiz” dedi. Programa kabul edilecek 100 kadının eylül-aralık ve aralık-mart olmak üzere iki ayrı döneme ayrılacağını açıklayan Sabancı, “Şimdiye kadar programımızdan 274 girişimci mezun oldu. Halen sınıfımızda 29 girişimcimiz daha var. Toplamda 303 girişimciye ulaştık. Bu yıl da hedefimiz bir 100 kişi daha seçmek. Programın hedefi Türkiye’de 4 yılda 400 kadına ulaşmak” şeklinde konuştu.
CEO danışmaları bir yıl girişimciye
koçluk yapıyor
Girişimci kadınlara 3.5 ay içerisinde 180 saat 6 başlıktan oluşan eğitim verdiklerini anlatan Sabancı, “Bunlar; girişimcilik ve sermayeye erişim, satış pazarlama, süreç yönetimi ve organizasyonel planlama, ticaret ve iş planı geliştirme ile iş planı değerlendirme. Girişimcilerimiz iş planlarını sunarak mezun oluyorlar” dedi. Programlarının farkının mezuniyet sonrası kişi ve kurum arasında ilişkinin bitmemesi olduğunu kaydeden Sabancı, “3.5 ay eğitimden sonra 12 ay boyunca ayda 1 gün 3.5-4 saat girişimcilerimiz takım koçluğu alıyor. Uluslararası Koçlar Federasyonu’ndan akreditasyonu olan CEO’ların koçları bu danışmanlığı veriyor. Yine aynı gün öğleden sonra 4 saatlik bir iş danışmanlığı veriliyor. Şirketlere uygun reçeteler ortaya çıkarılıyor. Ayrıca en az 3.5 yıl da bir network içinde oluyorlar” şeklinde konuştu.
Mezunlarının yüzde 83’ünün cirosunu arttırdığını belirten Sabancı, “Bunlar arasında işini yüzde 6 bin 400 büyüten girişimcimiz var. Bunlar rakama dayalı gerçek büyümeler. İstihdamını artıranlarsa yüzde 77” açıklamalarında bulundu.
'Kurtlar sofrasında kuzu gibiyim'
Kadın girişimcilerin programa katılmalarının ardından özgüvenlerinin daha da artığını anlatan İmge Kaya Sabancı, şunları söyledi: “Ancak kadın girişimcilerin yaşadığı en büyük his ‘yalnızlık’. Bu sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada böyle. Kadınlar ‘Erkekler dünyasında tek kadın gibiydim, kurtlar sofrasında kuzu gibiydim’ diyorlar. Programımız kadınları bu yalnızlık duygusundan çıkarıyor. Sınıfta aynı kendi sorunlarını yaşayan 30 kişiyi ile birlikteler. Dünyadaki 10 bin kadının onların arkasında olduğunu görünce bu yalnızlık duygusu gitmiş oluyor.”
Anneciğim 40’ından sonra okula gidilir mi?
Programın çocukların anneye bakış açısını da değiştirdiğini kaydeden Sabancı, “Programdan önce ‘Anneciğim 40’ından sonra okula mı gidilir?’ diyen çocuklar, programla birlikte işini geliştiren annelerine daha fazla saygı gösteriyorlar. Bu da aile içi huzurun artmasını sağlıyor. Biz kadınların işini ve ailesini ihmal etmeyecekleri bir döngü ile destleri veriyoruz” açıklamalarını yaptı.
Program Türkiye’ye Özyeğin'in Davos’taki görüşmesiyle geldi
Hüsnü Özyeğin’in özel çabalarıyla bu program Türkiye’ye geldi. Davos’ta Goldman Sachs yetkilileri ile karşılaşmasının ardından Hüsnü Bey, programın 17’nci ülke olarak Türkiye getirilmesini sağladı. Şu anda program 43 ülkede devam ediyor. Türkiye dünyadaki en başarılı ülkelerden bir tanesi. Türkiye’de hedef 3 yıldı. Program çok başarılı geçince bir yıl uzattılar. 43 ülkelik 10.000 kadınlık bir pastadan Türkiye çok büyük bir pay almış oluyor. Bu eğitimden yararlanan kadınlar, dünyada sadece 10 bin kadının alabileceği bir uluslararası sertifikaya sahip oluyor.