DÜNYA Gazetesi Jürisi tarafından 'Yılın Profesyonel Yöneticisi' seçilen Aka Gündüz Özdemir'in değerlendirmesi: 2008'de dayanıklı tüketim de Arçelik de yüzde 5 büyür
DÜNYA Gazetesi Jürisi tarafından 'Yılın Profesyonel Yöneticisi' seçilen Aka Gündüz Özdemir'in değerlendirmesi: 2008'de dayanıklı tüketim de Arçelik de yüzde 5 büyür
Tüketici beklemeyi bırakıp alıma geçebilir Kriz biraz daha büyürse, tüketici, mal ve hizmet fiyatlarının artacağını düşünüp bekleme kararından vazgeçebilir, istediği malı bir an önce almaya bakabilir. Bir süredir eksilen satın alma morali, tüketicinin alımı yönelmesiyle yükselebilir. 500 bin yeni talep devreye girecek 500 bin konut demek en azından 500 bin buzdolabı demektir. 15 milyon konut olduğunu varsayarsak, 1.5 milyon değiştirme olacağına göre, 500 bin tane yeni talep devreye girecektir. Ürün bazında penate olanlarla 1.5 milyon talepten söz edilebilir. Hedef 8 milyar YTL ciro 11 milyon adet üretim Bu yıl hedefimiz idame ve inşaat yatırımları olmak üzere yaklaşık 170 milyon Euro. Bu bütçe içinde satın alma rakamı yok. Tamamen yeni ürün ve kapasite yenilemeye harcanacak. Bu yıl konsolide ciro hedefimiz 8 milyar YTL ve 11 milyon adet üretim. İSTANBUL - Arçelik Genel Müdürü ve Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı Aka Gündüz Özdemir, "Beko'nun 2010'da dünyanın en çok tercih edilen ilk 10 markasından biri olma hedefinin 2009'da tutturulacağını" söyledi. DÜNYA Gazetesi'nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği 'Şeref Kürsüsü'nde 'Yılın Profesyonel Yöneticisi' seçilen Aka Gündüz Özdemir hem şirketin, hem sektörün 2008 yılı beklentisine ilişkin değerlendirmeler yaptı. Özdemir, geleceğin yönetici adaylarına da önerilerde bulundu. 2007 yılında iç pazarda seçimler nedeniyle yaşanan daralmaya rağmen yurtdışı satışlarının etkisiyle üretimde yüzde 10 büyüme sağladıklarını anlatan Özdemir, 2008 yılında sektörün ve Arçelik'in yüzde 5 büyüyebileceğini söyledi. ABD'den Avrupa'ya sıçrayan 'mortgage' krizinin etkisinin tüketicilerin kararlarını 'satın alma' yönünde etkileyebileceği mesajını veren Özdemir, "Benim tahminim, eğer kriz biraz daha büyürse; tüketici, mal ve hizmet fiyatlarının artacağını, beklemenin yararlı olmayacağını düşünürse, daha çabuk sürede piyasaya girebilir" yorumunu yaptı. 2008'de 170 milyon Euro'luk yatırım bütçeleri olduğunu hatırlatan Özdemir, bunun içinde yeni satın almaların olmadığını vurguladı. 35 yıllık iş hayatında verilen işleri hiç küçümsemediğini söyleyen Gündüz Özdemir, "iyi örnekleri kafama yerleştirdim, ekip çalışmasına önem verdim. Birşeyler başardıkça başarılarımız farkedildi. Bugün buralara geldik. Bana yatırım yaptılar, yatırımlarının sonuçlarını aldılar mı almadılar mı onu patronlara sormak lazım. Ama benim vicdanım rahat, çok şükür" dedi. Özdemir, geleceğin yönetici adaylarına da "Verilen hiçbir işi küçümsemeyin" mesajı verdi. İşte Aka Gündüz Özdemir'in mesajları: 2007'de iç pazarda beklediğimiz olmadı Geçen yıl iç pazarda beklentilerimize uygun bir yıl geçmedi. Henüz açıklanmadı ama tahminlerimize göre ekonomi yüzde 4 büyümüş olacak, tüketim pazarında ise yüzde 7 daralma olacağını düşünüyorum. Bunun sebebini şuna bağlıyorum: İki seçim oldu. Hem Cumhurbaşkanlığı, hem genel seçimler yaşandı. Planlanandan önce gerçekleşen seçimler, gündemi olması gerekenden daha fazla işgal etti, piyasaları olumsuz etkiledi. Talep olmadı. Geriye doğru iki yılda üretilen konut sayısı 1.5 milyona yakın. Konutların hızlı teslim edilmesi süreci de olmadı, bu nedenle pazar karakteristik olarak daraldı. Yılın büyük bölümünde yaşanan durgunluk son aylarda bir miktar düzelme işaretleri göstermesine rağmen, yine de devam etti. Tüketici elektroniği sektöründe ise 2005'te Avrupa'da yüzde 50'nin üzerindeki pazar payı ile lider ve CRT üretim üssü olan Türkiye, pazardaki teknoloji dönüşümü ve LCD TV'ye geçiş döneminde liderliğini kaybetti. CRT (tüplü) televizyondan LCD (yassı panel) televizyona geçişte, yerli üreticiler olumsuz etkilendi. Bugün yerli televizyon üreticileri için tehdit olarak algılanan bu durumu, ancak devlet ve özel sektör işbirliği ile lehimize çevirecek stratejiler geliştirmek kaydıyla, ülke olarak bu sektördeki konumumuzu iyileştirmemiz mümkün olacaktır. 2007'de tüketici elektroniği sektörünün TV ihracat değerlerini incelediğimizde ise 2006'ya göre adetsel olarak yüzde 30'luk bir düşüş kaydedildi. Fakat adet kaybına karşılık, daha yüksek değerde satılan LCD televizyonlar sayesinde ciro bazındaki kayıp daha az. Hızla büyüyen panel pazarında, uluslararası rakiplerimizin sahip olduğu "devlet teşvikleri" gibi avantajlara rağmen, Türkiye'nin 2007'deki panel TV ihracatında 2006'ya göre yüzde 29 artış yaşanması, sektör açısından oldukça ümit verici bir gelişme. Büyüme hedefine yurtdışı satışlar yaklaştırdı Arçelik olarak yurtdışında çok ürün sattığımız iki ülke olan İngiltere ve Fransa'nın 'mortgage' krizinden etkilenmesi nedeniyle biz de bir miktar negatif etkilendik. Ancak Türkiye olarak beyaz eşya ihracatımızın kurlara rağmen yüzde 13 oranında artmasının olumlu etkisiyle üretimdeki büyüme yüzde 10'a yaklaştı. Tam planladığımız olmadı ama yurtdışı performansıyla hedefe yakın büyümeyi gerçekleştirdik. Mortgage etkisi tüketiciye alım olarak yansıyabilir Benim inancım mortgage krizinin etkilerinin bitmediği yönündeydi. Maalesef bu görüşüm kendini gösteriyor. Bundan nasıl etkileneceğiz? Finans kurumlarında mortgage sistemleri henüz tam yaygınlaşmadığı için daha rahat. Ama finansal piyasalar maalesef kendini bundan kurtaramıyor. Tüketici bundan nasıl etkilenir? Benim tahminim, eğer kriz biraz daha büyürse, tüketici, mal ve hizmet fiyatlarının artacağını düşünürse -ki bir süredir satın alma morali eksiliyor- burada karar değiştirebilir, beklemenin yararlı olmadığını düşünürse, daha çabuk sürede piyasaya girebilir, kısa dönemde böyle bir karakter görebiliriz. Uzun dönemde de yine moral faktörüne bağlı olarak trend, bütün yılın büyümesini içeren bir sonuç getirebilir. Benim bütün yıla ilişkin düşüncem tüm yılda sektörün yüzde 5 büyüyeceği yönünde. Konut teslimiyle ilgili düşüncemi değiştirmiyorum. Ertelendiğini düşünüyorum. Bu yıl 500 bin konut demek en azından 500 bin buzdolabı demektir. 15 milyon konut olduğunu varsayarsak, 1.5 milyon değiştirme olacağına göre, 500 bin tane yeni talep devreye girecektir. Ürün bazında penate olanlarla 1.5 milyon talepten söz edilebilir. Arçelik'te de bu yıl en az sektör kadar büyümeyi planlıyoruz. Çin'de üretici olduk, Fisher&Paykel'le yaygın dağıtım olacak 2007 Temmuz'unda şirket satın alarak Çin'de üretici konuma geldik. Çin'deki yatırımımızın öncelikli hedefi bu önemli pazardaki büyüme hızımızı artırmak. Bununla birlikte; şirketin Kuzey Amerika ve Asya-Pasifik bölgeleri için öngördüğü büyüme stratejisi kapsamında da önemli bir adım atmış olduk. Yeni Zelanda merkezli Fisher&Paykel şirketi ile ekim ayında stratejik işbirliği anlaşması yaptık. Özellikle etkin olduğumuz Avrupa, Ortadoğu, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Türki cumhuriyetler pazarları ile Fisher&Paykel'in yaygın olduğu pazarların birbirini tamamlayıcı coğrafi özelliklerinden faydalanarak, daha yaygın bir dağıtım ağına ulaşmayı hedefliyoruz. Grundig'in tüm hisselerini alarak markanın tek sahibi olduk. Grundig, elektronik sektöründe Avrupa'da 50 yılı aşkın süredir tüketici beğenisine mazhar olmuş bir firmadır. Markanın performansını artıracak çalışmalar ile hem Beko'ya hem de Arçelik'e katkı sağlayacağı açık. Almanya, İskandinav ülkeleri ve bazı diğer Avrupa ülkelerinde hala önemli marka olan Grundig'i bugünkünden daha iyi yöneterek, mevcut performansımıza ilave performans yaratmak amacındayız. Amerika pazarına, 2006'da bulaşık makinesi ihraç eden şirketimiz, 2007'de "tall tub"in seri üretimine başladı. Geçtiğimiz günlerde Çerkezköy'de yeni kurutucu fabrikasının temeli atıldı. Geçen yıl Avrupa'da ve Türkiye'de bir ilki gerçekleştirerek, sebze ve meyvelerin buzdolabında doğa koşullarında olduğu gibi uzun süre taze kalmasını sağlayan mavi ışık teknolojisini hayata geçirdik. Konsolide ciro hedefimiz 8 milyar YTL Geçen yıl yaklaşık 167 milyon Euro yatırım gerçekleştirdik. Bu yıl hedefimiz idame ve inşaat yatırımları olmak üzere yaklaşık 170 milyon Euro. Bu bütçe içinde satın alma yok. Bu yeni ürün, kapasite yenileme yatırımlarıdır. Bu yıl konsolide ciro hedefimiz 8 milyar YTL ve 11 milyon adet üretim. Avrupa'nın elektronik kaynağı olabiliriz AR-GE'ye ciromuzun yüzde 1-1.5'unu ayırıyoruz. Yaklaşık 80 mühendisimiz var. Yeni teşvik politikaları, daha fazla eleman çalıştırma ve yenilik yaratma yönünde destek olacaktır. Hükümet, AR-GE destekleri ile istihdamı pozitif etkilemek için daha zengin iş kollarıyla donatmak istiyor. Elektronik sektörünün dünyadaki önemini kimsenin tartışacak hali yok. Burası bir Çin, Hindistan olamaz ama niye Hindistan ve Çin'den sonra önemli bir yeri almasın? Bu mantıkla hareket ediyorlar, bence de doğru yapıyorlar. Türkiye Avrupa'nın önemli elektronik kaynağını sağlayabilir. Böyle bakıldığında, başta 40 yıldan bu yana varlığını sürdüren şirketler, bu teşviklerle çok daha farklı boyutta iş verebilirler. Otomotiv ve diğer sektörlerde 'soft ware' ile beraber 'hard ware'lerin üretimi de neden yapılmasın? Bize panel üretin dediler Maliye Bakanı bize akılcı yollarla yeni bir ufuk açmak istiyor. Yeni bir istihdam sahası açmak istiyor. Bizlerle biraraya geldi, LCD'de panel üretimi yapılmasını önerdi. 2-3 milyar dolarlık yatırımdan bahsediliyor. Şimdi bizlerden geri bildirim isteniyor. Bizim uzman arkadaşlarımız çalışıyor. Bu yapılabilir mi yapılamaz mı? Böyle bir sermaye birikimi var mıdır, yoksa kredi ile döndürülebilir mi? Bütün yönleriyle araştırılıyor. Bu işin içinde olan yurtdışındaki şirketler destek verebilir mi, bunlar değerlendiriliyor. Daha fazla eleman yetiştirmek için böyle bir durum gündeme gelebilir. Maliye Bakanı'nın söyledikleri doğru. Türkiye buna sahip çıkmazsa başkası gelir bunu doldurur. Emeklilik öncesi hedef tutacak Arçelik ve Beko markasını profesyonel arkadaşlarla beraber yürütüyoruz. Arçelik bugün beyaz eşyada Avrupa'nın 3., dünyanın 7. büyük üreticisi. En önemli özelliğimiz ihracatı kendi markamızla yapmamız. Sıfır noktasından itibaren Beko markasının bugüne kadar gelmesinde bana sorumluluk verdiler. Burada bizim de katkılarımız var ama biz bu işi ekiple yaptık, iyi de yaptığımıza inanıyorum. Beko'yu 2010 yılında dünyanın ilk 10 markası içine sokma hedefimiz vardı. Ben şirketi bu hedefe doğru yönetiyorum. Zannediyorum ki, 2008 sonu geldiğinde bu gerçekleşmiş olacak Yani 2009'da dünyanın en büyük 10 markasından biri Beko olacak. O zaman şirket kendine başka bir hedef seçecek. Koç Topluluğu'nda 60 yaş geleneği var biliyorsunuz. Bende 2009'da emekli olacağım. 2009'da bayrağı rahatlıkla teslim edeceğiz. Bana yatırım yaptılar, sonucu patrona sorun Ben üniversitede okurken bir hocamız hep, size verilen işi asla küçümsemeyin derdi. Ben onun ne olduğunu o zaman idrak edemiyordum. İş hayatına başladığımda bana verilen işi bilgimin yettiği kadar en iyi şekilde yapmayı, her işi sonuna kadar anlamak için çaba sarfetmeyi ve asla işi küçümsememeyi kendime hedef edindim. 35 yıllık iş hayatımda her türlü işi ciddiye alarak yapmam, kazandığım başarıların en önemli etkenlerinden biri. İşe konsantre olurum ve bunun ötesinde sonuç odaklı olmaya çalışırım. Benim için önemli olan işin başarılı bir şekilde bitmesidir. Böyle çalışkan ve sürekli üretken bir durumda olduğum için bu sorumluluğa uygun görüldüm. Sizden bekleneni fazlasıyla veriyorsanız, bir şekilde takdir edilirsiniz diye düşünüyorum. Bir de işinden keyif almak herşeyden önemli. Daima benden iyi bilen insanların var olduğunu unutmadım, onların bilgilerinden yararlandım. İyi örnekleri kafama yerleştirdim, ekip çalışmasına önem verdim. Birşeyler başardıkça başarılarımız farkedildi. Bugün buralara geldik. Bana yatırım yaptılar, yatırımlarının sonuçlarını aldılar mı almadılar mı onu patronlara sormak lazım. Ama benim vicdanım rahat, çok şükür. Hiçbirşey bulamazsam fikir üretirim Ben çok üretken bir insanım, kafam durmadan üretir, oturtuğum yerde üretirim. Hiçbirşey bulamazsam fikir üretirim. Emekli olunca ne üreteceğiz bilmiyorum. Ben güçlü arkadaşlarla çalışmayı tercih ettim. Genelde piyasadaki yöneticiler kendilerinden güçlü olanları yanlarında pek barındırmak istemezler. Ben bunun hep tam tersini yaptım ve çok büyük yararlarını gördüm. Başarı için vazgeçilmez hedefim; ekip halinde çalışmak, ekip halinde aynı şeyleri düşünüp aynı yönde hareket etmektir. Yönetici adaylarına mesaj Geleceğin yöneticileri öncelikle; kendilerine verilen hiçbir görev ve sorumluluğu küçümsemesin. Sonuç odaklı olup her işin bitiminde "şimdi bu işi tekrar yapsaydım neyi farklı ve daha iyi yapardım?" sorusunu kendilerine sorarak kişisel gelişimlerinde ilerlesinler. Bir de en önemlisi, takım çalışması. Bütün başarılı projelere baktığımızda, bunun bir ekip işi olduğunu görüyoruz. Ekibi kurarken, güçlü ve güvenilir çalışma arkadaşlarıyla yola çıkılması fevkalade kritiktir. Beko'ya 36 yıl önce girdi 1972 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'ni bitiren özdemir, aynı yıl Koç Topluluğu'na bağlı Beko Ticaret'te çalışmaya başladı. Yıllar içinde sırasıyla bölge müdürü, satış müdürü ve genel müdür yardımcısı olarak görev yaptı. 1991'de Beko Ticaret Genel Müdürü oldu. 2000'de Beko Ticaret A.Ş.'nin Arçelik A.Ş. ile birleşmesi sonucu Arçelik A.Ş. Türkiye Satış ve Pazarlama Grup Direktörlüğü'ne getirildi. 2003'te Arçelik A.Ş. Genel Müdürü olan Özdemir, Mayıs 2007'den bu yana aynı zamanda Koç Holding Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanı olarak görev yapıyor. 10 markayla 100'den fazla ülkeye ihracat yapıyor Arçelik, Koç Topluluğu tarafından 1955'te kuruldu. İlk çamaşır makinesini 1959'da, ilk buzdolabını da 1960'da üretti. Arçelik markaları Türkiye'de yüzde 50'den fazla payı ile uzun yıllardan beri pazarın lideri durumunda. Arçelik başarısının sırrını "Yüksek kaliteli mal, kuvvetli bir satış gücü ve etkin satış sonrası hizmetleri" şeklinde tanımlıyor. Türkiye'deki her evde ortalama iki ürünü olan şirketin 17 binin üzerinde çalışanı bulunuyor. Türkiye, Romanya, Rusya ve Çin olmak üzere 4 ülkede toplam 11 üretim tesisi var. Arçelik, Beko, Grundig, Blomberg, Elektra Bregenz, Arctic, Altus, Leisure, Flavel ve Arstil olmak üzere 10 markayla 100'den fazla ülkeye ihracat yapıyor.