Dünya kapatma davasına şaşırdı

AKP hakkında açılan kapatma davasına ilişkin Batı'dan gelen tepkilerin ortak noktası "şaşkınlık". Siyasi iradeye saygı gösterilmesi istenen açıklamalarda, geçen yıl seçim yapıldığı ve tartışmaların mahkemede değil, sandıkta yapılması gerektiğine dikkat çekiliyor. - Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'ndeki (AKPM) Liberal Grubu (ALDE), Türkiye'de laikliğin kararlılıkla desteklenmesinden yana olduklarını, ancak parti kapatılmasına da karşı çıktıklarını açıkladı. Türk vatandaşlarının çoğunun laik devleti desteklediğini, ama aynı zamanda son seçimlerde AK Parti'ye oy verdiğine işaret edilen açıklamada, AK Parti'nin kapatılması talebinin, Türkiye'deki siyasi istikrarı ve Türk halkının anayasal düzene olan güvenini ciddi şekilde zayıflatabileceği görüşüne yer verildi. - İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt, "Savcılar her ülkede tuhaf işler yaparlar ama bu durum astronomik derecede tuhaf. Dindar olmaları insanların kamu görevlerinden men edilmesini gerektirmez. Bu yapılırsa insan hakları ihlali olur" dedi. Bildt, haklarında siyaset yasağı istenen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Türkiye'yi AB üyesi yapmak için çabalayan reformcu liderler" olduğunu anlattı. - ABD eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, "Türkiye'nin içişlerine karışmak istemem ama halkın iradesini nasıl alaşağı edebilirler?" dedi. Türkiye'de laikliğin zayıflatıldığı yönündeki iddialara katılmadığını anlatan Albright, tüm bu konu ve endişelerin geçen yılki seçim kampanyalarında gündeme geldiğini, "halkın demokrasi ve İslam'ın uyuştuğunu düşündüğünü" dile getirdi. - AK Parti hakkında açılan kapatma davasına ilişkin ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya Dairesi Sözcüsü Chase Beamer'in imzasını taşıyan açıklamada: "Bütün ilgili tarafların Türkiye'nin demokratik kurumlarına ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesi gerekiyor. Demokrasilerde, seçmenlerin ülkelerinin siyasi geleceğini belirlemesi esastır. Seçmenlerin 2007'deki iradesine saygı gösterilmeli. Bu yaklaşım, bizim Türkiye'nin demokratik laikliğine verdiğimiz güçlü desteği yansıtıyor" denildi. Rehn: Halk seçimini yaptı AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, basına yaptığı açıklamada, AK Parti'nin kapatılması istemiyle açılan dava hakkında AB Komisyonu'nun görüşünü aktarmak istediğini belirterek, şunları kaydetti: "Bu tür siyasi konular (laiklik, başörtüsü) geçen yılki seçimde geniş ve derin şekilde tartışıldı ve halk seçimini yaptı. Seçim demokratik ilkelere ve en yüksek uluslararası standartlara uyumlu gerçekleştirildi. Bu tür siyasi konulara demokratik siyasetle seçim sandığında karar verilmeli. Mahkemelerde değil." Rehn, kapatma davası dosyasındaki detaylardan haberdar olmadığını belirterek, başörtüsü konusunun demokratik kurallara ve Anayasa'ya saygılı şekilde ele alınmasını istedi.