”Elektrikte kaçağın önüne geçilmeli ”

ANKARA  - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, elektrikte kayıp - kaçağın mutlaka önüne geçilmesi gerektiğini vurgulayarak, istenildiği takdirde bütün illerde elektrikte yüzde 7'ler civarında kayıp - kaçak oranının yakalanabileceğini söyledi.

Bakan Yıldız, İçişleri Bakanlığında düzenlenen "Valiler Toplantısında" yaptığı konuşmada, valilere enerjiye ilişkin bazı konularda bilgi verdi.

Elektrikte kayıp - kaçak taahhütleriyle alakalı çalışmalarda valiler aracılığıyla daha hızlı bir gayrete girilmesi gerektiğini bildiren  Yıldız, yüzde 14-15'lik bir kayıp kaçağın telafi edilmesinin bunu ödeyenler açısından önemli bir memnuniyet oluşturacağını ifade etti.

Elektrikte kayıp - kaçağın sanayi, ticarethane, mesken olarak fakiriyle zenginiyle bütün vatandaşlardan  sübvanse edildiğini anlatan Yıldız, bunun mutlaka önüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.

Son 6,5 yıl içerisindeki kayıp - kaçak oranlarının önemli ölçüde düşmüş olmasının kendilerini rehavete sürüklememesi gerektiğini ifade eden Yıldız, bu konuda Avrupa Birliği hedeflerini tutturmanın ve  yüzde 10 kayıp - kaçak oranlarının altına inebilmenin önemine işaret etti.

İstenildiği takdirde yüzde 7'ler civarında kayıp - kaçak oranının yakalanabileceğini belirten Yıldız, "hem özelleştirmeyle alakalı hedeflerimize daha seri ulaşabilmek açısından, hem de kamunun aldığı bu görevin başarıyla sonuçlandırması açısından bütün illerimizde bunu yapabiliriz" dedi.

Tarımsal sulama

Tarımsal sulama konusuna da değinen Yıldız, Türkiye'de sulanabilen 100 birim arazi varsa, bunun 80 biriminin cazibeli sulama yöntemiyle (kendi imkanlarıyla sulama), 20 biriminin ise elektrik kullanılarak sulandığını anlattı.

Bu çerçevede bir çalışma yürüttüklerini ve  sulama birlikleri konusunda valilerin de bu çalışmaya bir katkısı olacağını belirten Yıldız, "sulama birliklerinin tekrar düzenlenip, cazibeli sulamada verilen 15 lira/dekar civarındaki miktarın mutlaka düzenlenmesi lazım ki,  tarımla uğraşıp, pompaj sulaması yapan, elektrik kullanan çiftçimizin daha uygun fiyatla elektrik kullanabilmesi ve tarımsal sulama yapabilmesini teminen" diye konuştu.

Yıldız, fiziki olarak da damlama sulama sistemine geçebilecek bir yapıyı da oluşturmak gerektiğini belirtti.

Enerji verimliliği

Enerji verimliliği alakalı Bakanlığın başlattığı  EN-VER projesi hakkında da bilgi veren Yıldız, projenin bir vali yardımcısının koordinatörlüğünde yürütülmesi gerektiğini söyledi.

Söz konusu projenin bazı illerde daha hızlı koordine edildiğine işaret eden Yıldız, ulusal enerji verimliliği ile ilgili çalışmaların mutlaka sonuca ulaşması gerektiğini, bunun aslında bir kültür olduğunu söyledi.

İsveç'te yapılan enerji ve çevre bakanları toplantısında da 2020 yılına kadar yüzde 20 civarında bir tasarruf için bir kültür oluşturulması yönünde karar alındığını anlatan  Yıldız, şunları kaydetti:

"Eğer biz arz kaynaklarını yeteri derecede hareketlendiremiyorsak, aynen işletmelerde olduğu gibi gelirlerimizi çok artıramıyorsak, gelirlerimizi mutlaka azaltmamız lazım. O açıdan bizim enerji tasarrufuyla alakalı gerek aydınlatmada, gerek sanayi birimlerinde hem de eğitimde bunu bir kültür olarak yerleştirmede valilerle beraber izleyeceğimiz bir yol var.

Bunun için El-Ele ENVER hareketi, ENVER motor hareketi, perakendede ENVER hareketi, enerji izcileri, kamuda ENVER hareketi çalışmaları var. Kamuda da çalışmalarımız var, akkor lambaların değiştirilmesiyle alakalı, bina yalıtım sistemlerine dönük çalışmalar var. Bunların mutlaka sonuç somut odaklı bir noktaya getirmemiz lazım."

Bedelsiz kömür

Konuşmasında fakir ailelere dağıtılan kömür konusunda  da değinen Bakan Yıldız, bunun temel manada iyi gittiğini, 6,5 yıllık sürede, 2 milyon 236 bin 825 aileye kömür dağıtıldığını bildirdi.. Söz konusu sürede 1,3 milyar lira tutarındaki 7,5 milyon ton  kömürün dağıtıldığını, bu konudaki çalışmaların devam ettiğini anlatan Yıldız, "Bu yaklaşık 8,5 milyon muhtaç insanımıza yapılan bir hizmet" dedi.

Dağıtımlar sırasında kömürün spesifikasyonu konusunda valiliklerin kükürt oranlarına ilişkin farklı uygulamaları olduğunu, bazı illerde yerli kömürün yasaklandığını kaydeden Yıldız, yasaklamadan daha önce "bu tür spesifikasyonları tam tutturamayan yerlerin bununla ilgili kendilerinden talepte bulunmasını" istedi.

Bu konuda bir çalışma başlattıklarını belirten Yıldız, şöyle devam etti:

"Ankara, Manisa, Düzce ve Isparta'da yerli kömür zaman zaman yasaklandı. İthal kömürü kullanmak çok kolay. Fiyatı belli, geldiği yer belli. Ama biz özellikle yerli kömürlerimizle, kalifilik değerlerle onu ikame edebiliyorsak hemen ithal kömüre geçmemiz çok doğru değil. Hem çevre şartlarını uygulayacağız, yerine getireceğiz. Ben kükürt oranı yüksek bir kömürü şehirde yakalım demiyorum ama kuruma doğru, kamuya doğru bunu zorlayıp, mutlaka o koşulları sağlayacağımız bir kömürü tedarik edelim. İthal kömür kullanmak kolay ancak '5 bin kilo kalorilik ithal kömürler her tarafta uygulansın, herhangi bir sıkıntı yaşanmasın, değerleri de zaten belli' denildiğinde ithalatı tetiklemiş oluruz."

Jeotermal yasasıyla birlikte bazı illerde, Yozgat, Denizli, Isparta, Aydın gibi illerde jeotermal ile alakalı önemli bulgulara rastlandığını kaydeden Yıldız, bir kısım santrallerle ilgili girişimler sağlandığını söyledi.

Yıldız, maden yasası ile ilgili de gayri sıhhi müessese kapsamında işyeri açma ve özellikle bir kısım madenlerin işletilmesiyle ilgili il özel idarelerinin bir yetki paylaşımı söz konusu olduğunu, bunların koordinasyonu konusundaki hassasiyeti bildiklerini sözlerine ekledi.

Bu arada, toplantının, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz'ın katıldığı bölümü basına kapalı olarak gerçekleşti.

Enerj sektörü daha ileri gitmeli

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, enerji sektörünün bulunduğu yerden daha ileriye gitmesini arzu ettiklerini söyledi.

Yıldız, Enerji, Sanayi ve Madencilik Hizmetleri Çalışanları Birliği Sendikasının (Enerji Bir-Sen) Karayolları Genel Müdürlüğü Sosyal Tesislerinde düzenlenen geleneksel iftar yemeğine katıldı.

Bakan Yıldız, yemek öncesi yaptığı konuşmada, İstanbul ve Trakya bölgesindeki sel felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşlar için baş sağlığı dilerken, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) maden ocağında meydana gelen göçükle ilgili üzüntüsünü dile getirdi.

Konuşmasında, sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin aslında zenginliğin bir göstergesi ve kaynağı olduğuna işaret eden Yıldız, siyasi çevrenin yanı sıra sivil toplum örgütlerinin, sendikaların, görüşlerini sınırları çerçevesinde özgür, hür ifadeyle rahatlıkla söyleyebilmelerinin önemine dikkat çekti.

Bunun, enerji sektörü için de aynı şekilde olması gerektiğini belirten Yıldız, enerji sektörünün bulunduğu yerden daha ileriye gitmesini arzu ettiklerini ifade etti.

Türkiye'nin çok güçlü bir ülke olduğunu kaydeden Yıldız, bunu hem ülke olarak hissetmek hem de hissettirmek gerektiğini söyledi.

Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul da sendikanın yetki konusunda 12 kişi eksiği bulunması nedeniyle toplu görüşmelere katılamadığına işaret ederek, gelecek sene büyük bir destekle masada yer almak istediklerini kaydetti.