Ergün ABD'den ilgi bekliyor

Bakan Ergün, ABD'nin nükleer santral çalışmalarında hiç istekli olmadığını belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, ABD'nin nükleer santral çalışmalarında hiç istekli olmadığını belirterek, "ABD'yi bu konuda daha istekli olmaya davet ediyorum. ABD yeni bir çalışmada isteksiz davranmamalı" dedi.

Bakan Ergün, ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye'den Sorumlu Bilim ve Teknoloji Danışmanı ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Fahri Başkanı Dr. Susan Hockfield ile görüştü.

Görüşmede, Türkiye ve ABD arasındaki belki de en önemli iş birliği alanının bilim ve teknoloji olması gerektiğini kaydeden Ergün, iki ülke arasında ticaret, siyaset, savunma gibi alanlarda iş birliği yapılması konusunun her zaman konuşulduğunu, bilim ve teknolojinin ise biraz geri planda kaldığını vurguladı.
Ergün, bunu yaparken birçok akademisyenin, öğrencinin ve şirketin bilim ve teknoloji alanında araştırmalar yapmak üzere bir araya gelmelerinin son derece önemli olduğunu ifade ederek, bu konuda ülkelerin biraz çekingen davrandığını ve iş birliği alanlarının geliştirilmesi gerektiğini söyledi.
Şu anda Türkiye ve ABD arasında gözle görülür bir iş birliği projesi olmadığını anlatan Ergün, akademisyenler veya şirketler arası bazı çalışmalar olsa da bu çalışmaların iki ülkenin potansiyelini yansıtmadığını dile getirdi.
ABD'deki birçok gelişmiş üniversitede Türkiye'den giden çok sayıda akademisyen ve öğrenci bulunduğunu hatırlatan Ergün, binlerce kişiden oluşan bu potansiyelin, bilim ve teknoloji alanındaki iş birliğinin geliştirilmesinde değerlendirilebileceğini aktardı.
Ergün, geçen ay TÜBİTAK'ın düzenlediği bir toplantıda ABD'den bilim ve teknoloji yetkililerinin de bulunduğu 100 kadar kişinin bir araya geldiğini hatırlatarak, bu toplantının TÜBİTAK ve ABD'deki araştırma kuruluşları arasında daha somut iş birliği ve projelere aracılık edebileceğini bildirdi.

"Akademisyenleri bir araya getirelim"

Akademisyenlerin bir araya getirilmesinin önemli olduğunu belirten Ergün, hangi alanlarda uzun soluklu projelerin geliştirilmesi gerektiğini, bilim insanlarının ve akademisyenlerin daha iyi karar verebileceklerini kaydetti.
Geçen yıl bir çalışma başlattıklarını, yurt dışındaki Türk akademisyenleri ve bilim insanlarını Türkiye'de bir araya getiren bir kurultay düzenlediklerini aktaran Ergün, Türk Bilim İnsanları Kurultayı'nın ikincisinin bu yıl temmuz ayında düzenleneceğini anımsattı.
Ergün, söz konusu kurultayda oturumlardan birinin sadece Türkiye-ABD arasındaki iş birliğini geliştirecek projelere ayrılabileceğini ifade ederek, işbirliği yapılabilecek alanlardan birinin biyoteknoloji olduğunu ve bu alanda Sağlık Bakanlığı ile bir çalıştay düzenleyeceklerini anlattı.

"ABD nükleer santraller konusunda istekli değil"

ABD'nin biyoteknolojide oldukça gelişmiş olması sebebiyle bu alanın iki ülke arasında iş birliği yapmaya müsait bir alan olduğuna dikkati çeken Ergün, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun (BTYK) temmuz ayında yapılacak toplantısında, enerjinin ağırlıklı alan olarak ele alınacağını, bu alandaki araştırmaların da bir odak noktası olarak görülebileceğini vurguladı.
Ergün, nükleer santraller konusunda sitem ederek, "ABD bu konuda hiç istekli değil. ABD'yi bu konuda daha istekli olmaya davet ediyorum. ABD yeni bir çalışmada isteksiz davranmamalı" dedi. Türkiye'nin bu konuda Rusya ve Japonya ile anlaşmasının olduğunu hatırlatan Ergün, nükleer santraller konusunda yapılan çalışmalara değindi.

"İş birliğinin geliştirilmesinde üzerime düşeni yapacağım"

Hockfield da TÜBİTAK'ın düzenlediği toplantıda ABD Ulusal Bilim Vakfı (NSF), ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü (NIH) ve TÜBİTAK arasındaki iş birlikleri için oldukça somut öneriler çıktığını ve bunları bizzat takip edeceğini kaydetti.
Bunun yanında MIT'de bilim ve teknoloji iş birliklerini geliştirmede kullanılan en etkin yöntemin öğrenci değişimleri olduğunu ifade eden Hockfield, bu konuda MIT'in Nobel ödüllü profesörlerinden Phillip Allen Sparp'ın, teknoloji transferini en etkin yapmanın yolunun laboratuvarlar arası gidip gelen bilim insanlarını desteklemekten ve bu etkileşimden geçtiğini anlatan bir çalışması olduğunu kaydetti.
Görüşmeye gelmeden önce Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının vermiş olduğu desteklere ilişkin programları incelediğini ve bunlardan çok etkilendiğini belirten Hockfield, "İki ülke arasında bilim ve teknoloji konusunda iş birliğinin ilk adımı atıldı ancak önemli olan bunun devamlılığının nasıl sağlanacağıdır. Bunun üzerine düşünmek gerekir. Sadece MIT'de değil ABD'deki tüm iyi üniversitelerde Türkiye'ye karşı ilgi artıyor" diye konuştu.
Türkiye'den sorumlu "Bilim Elçisi" olarak görev yapmak üzere atandığını anımsatan Hockfield, Türkiye'de yeniliğe odaklı sanayinin geliştirilmesi konusunda büyük adımlar atıldığını aktardı. Hockfield, Türkiye ve ABD arasındaki iş birliğinin geliştirilmesinde üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.