Esnaf yanında çalışandan daha düşük emekli maaşı alıyor
Hem 2 bin gün fazla prim ödeyip hem de düşük emekli maaşı alan esnaf şikayetçi. Esnafın yanında çalışan bir işçi, esnaftan daha yüksek emekli maaşı alabiliyor.
Sercan AKINCI
Türkiye’deki şirketlerin yüzde 99’luk kesimi olan KOBİ’ler geç emekli olup düşük ücret almaktan yakınıyor. Bir çalışan 7 bin 200 gün prim ödeyerek emekli olabilirken, esnafın 9 bin 200 gün prim ödemiş olması gerekiyor.
Bunun yanında 2008 yılına kadar basamak sistemi olan 4-B sigortalılarında (Bağ- Kur) esnafın 14’üncü basamağa kadar ödeme gücü olması nedeniyle emekliliklerinde maaşları da buna göre düşük seviyelerde oluyordu.
Bu konudan şikayetçi olan esnaf, 2 bin gün fazladan prim, bununla beraber yanlarında çalışanları varsa bunların primlerini ve vergilerini ödemelerine karşın yine de emeklilikte işçinin hayat standardını yakalayamıyor. 2008 yılında basamak sisteminin kaldırılarak taban olarak asgari ücret olmak üzere Bağ- Kur’lunun beyanına göre prim ödenmesini öngören sisteme geçilmesi de bu sorunu çözemedi. Aynı şartlarda başlayıp, asgari ücretten prim ödeyen ve aynı şartlar altında emekli olan bir SGK’lı, bir Bağ-Kur’ludan daha yüksek emekli maaşı alacak.
İşler yeni nesle devredilemiyor
Bağ- Kur esnafın emekli olduğunda yanında çalışan işçiden daha düşük emekli maaşı aldığı örneklerin bulunduğuna değinen Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Başkanı Nurettin Özgenç, “Esnaf belli bir yaştan sonra işini devretmek istediğinde ise yeni neslin iş konusundaki farklı eğilimlerinden dolayı işini devredecek kimse bulamıyor ve dükkanını kapatmak ya da devretmek zorunda kalıyor. Böylece emekli maaşına kalan eski esnafın hayat standartları daha düşük olmak zorunda kalıyor. Bugüne kadar emekli olan esnaf 2008’de kaldırılan basamak sisteminin en fazla 14- 15’inci basamağından emekli oldular, 800 lira civarı maaş alıyorlar” diye konuştu.
Sigortada norm birliği sağlanmalı
Bağ-Kur’luya yapılanın adaletsizlik olduğunu savunan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken de, “Böyle bir sosyal adalet olur mu? Esnaf 9 bin 200 günle, işçi ise 7 bin 200 günle emekli oluyor. Sosyal güvenlik kurumları tek çatı altında ama bir birlik sağlanamadı. Bir ‘norm birliği’ sağlanmalı. Ayrıca Bağ- Kur’lu 60 gün prim ödemez ya da ödeyemezse hemen sağlıktan yararlanma hakkı bitiyor. Bir sürü kadın esnafımız var. Bunlarında doğum gibi çalışamadıkları dönemlerdeki hakları göz ardı ediliyor. Şuanda sağlık konusunda yeşilkartlı esnaftan daha iyi durumda” dedi. 2008 yılında basamak sisteminin kalktığını ifade eden Palandöken, buna rağmen esnafın, aynı şartlar altında tabandan ödeme yaparak emekli olan bir işçi kadar emekli maaşı alamadığını bildirdi.
Esnaf emekliliğinde rahat edebilmeli
Türkiye’de 2000’den bu yana 2 milyon kişinin esnaflığı bıraktığını bildiren Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) Başkanı Mahmut Çelikus, müteşebbislik ruhunun giderek öldürüldüğüne dikkat çekti. Ticari hayatın esnaf açısından zaten zor olduğunu belirten Çelikus, “Bu ağır şartlar emeklilikte de devam ediyor. Esnaf sabah 7:30’dan akşam 21:30’lara kadar çalışır. Dolayısıyla esnaf mesaisi, stopajı, vergisi gibi ağır şartları bulunan biridir” dedi. Esnafın en azından emekliliğinde rahat edebilmesi gerektiğinin altını çizen Çelikus, şöyle devam etti: “Esnaf devlete yük olmuyor. Emeklilik ödemeleri genel bütçeye göre belirleniyor. Bu bütçe arttırılırsa daha yüksek maaş da verilebilir.”
Esnafın vergilerinin bir kısmıyla fon kurulabilir
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Başkanı Mustafa Koca esnafa emeklilik konusunda pozitif ayrımcılık yapılması gerektiği görüşünde. Bir esnafın 25 yıl boyunca vergi ödediğini hatırlatan Koca, “Bu ödedikleri verginin belli bir kısmı bir fona ayrılabilir. Bu ayrılan fondan da esnafa daha fazla emekli maaşı sağlanabilir. Esnafa böyle bir pozitif ayrımcılık yapılabilir. Ama burada olması gereken herkesin ödediği vergi oranında yaralanmasıdır. Bağ- Kur’daki kademe hesabı burada yapılabilir. Böyle bir pozitif ayrımcılık yapılırsa KOBİ’nin morali artar” diye konuştu.
En düşük emekli maaşı açlık sınırının üstünde olmalı
Tarım ve normal Bağ- Kur’lular için bir çalışma yaptıklarını söyleyen Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Genel Başkan Yardımcısı Gazi Aykırı, “Çalışmayla ilgili bakanlığa bir dosya sunduk. İşçi emeklileri için çıkarılan intibak yasası için tam 22 yıl çalıştık ve bekledik. Biz en düşük emekli maaşının açlık sınırının üstüne çıkarılmasını istiyoruz. Bunlar kaynak meselesi. İktidar partisi isterse yapılabilir” dedi.
SGDP sıkıntısı kalkıyor
Esnafların bir diğer sıkıntısı ise düşük emekli maaşları nedeniyle açık tuttukları dükkanları nedeniyle Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) adıyla yapılan yüzde 15'lik kesintiydi. Bu kesintinin emekli esnafların hayat standartlarını düşürdüğü dillendiriliyordu. Geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan Sosyal Güvenlik Kurumu'nun çalışması ise bu sıkıntıyı kısmen ortadan kaldırıyor. Çalışmayla emekli olduktan sonra çalışmaya devam eden 1.5 milyon kişiden kesilen SGDP'ye sınırlama getiriliyor. Buna göre; 59 yaş ve üstünde olan, kendine ait bir işyerinde çalışan ya da vergiye tabi şirket ortaklığı bulunan emeklilerden SGDP kesilmeyecek.
İntibak Yasası da esnafa yaramadı
Daha önce çıkarılan İntibak Yasası Bağ-Kur’dan sadece çok kısa bir dönemdeki emekli olanlara yansıdı. Bu konuya da dikkat çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Odası (TESK), konuyla ilgili bir çalışma hazırladı. Çalışmada mevcut durum, “5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 39 uncu maddesi ile 2000 yılı Ocak ayı başından bağlanan SSK emekli aylıklarındaki farklılıklar büyük ölçüde giderilmiş ancak Bağ-Kur sigortalılarının 1/4/2002 ile 30/6/2002 tarihleri arasında bağlanan aylıklar dışındaki aylıklar kapsam dışı tutulmuştur” tanımı yapılıyor. Çalışmada sorunlar ve talepler ise şöyle belirtilmiş:
“Amacı; sigortalıların yükümlülükleri ve sağlanan haklar yönünden norm ve standart birliği sağlamak olan 5510 sayılı Kanun ile ülkemizdeki 3 ayrı sosyal güvenlik kurumunun sigortalılarına ilişkin uygulamalar birleştirilmiştir. Ancak; Kanunla tek çatı altında birleştirilen sigortalılara sağlanan haklar ve yükümlülükler arasında eşitlik sağlanmamış her grup kendi içinde farklı uygulamalar tabi kılınmıştır. Aynı hizmet süresi ve aynı basamaktan emekli olmalarına rağmen; prim ödeme dönemi ve aylık bağlanması için talepte bulunulan dönemdeki mevzuattaki aylık bağlama oranlarındaki farklılıklar nedeniyle Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarında önemli farklılıklar oluşmuştur.
Konfederasyonumuzca Bağ-Kur emekli aylıklarının farklı olmasının nedeni incelendiğinde; aşağıdaki dönemlere göre 3 dönem aylıklarının kısmi aylık olarak ayrı ayrı hesaplandığı ve hesap edilen kısmi aylıkların güncelleştirildikten sonra toplanarak, emeklilik maaşı tespit edilmesi olarak görülmektedir. Bu nedenle 01/01/2008 (Basamak sisteminin kaldırıldığı tarih) tarihine kadar bağlanan Bağ-Kur aylıklarında oluşan bu farklılıkların giderilmesi önemli görülmektedir.”