Faiz dışı fazlayı indirdi, yatırımlara kaynak ayırdı / Brezilya sınıf atladı

Faiz dışı fazlayı indirdi, yatırımlara kaynak ayırdı / Brezilya sınıf atladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - Küresel yükselen piyasalarda, Türkiye ile birlikte değerlendirilen Brezilya, yüksek faiz dışı fazladan vazgeçerek kaynak aktardığı yatırım harcamalarındaki artış ile sağladığı ekonomik büyümenin yanı sıra, cari işlemler fazlası veren bir ülke haline geldi. Nisan ayı başında Türkiye'nin kredi notu görünümünü siyasi belirsizlik nedeniyle negatife çeviren uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's Brezilya'nın notunu BBB(-)'ye yani "Yatırım Yapılabilir Ülke" sınıfına yükseltti. Bu kredi notuyla Brezilya, sanayileşmiş ülkeler gibi yatırım yapılabilir ülkeler sınıfına dahil oldu. Brezilya sosyal ve altyapı harcamalarının, faiz dışı fazla hesabının dışında tutulmasını isterken, bu isteğini Uluslararası Para Fonuna (IMF), 2004 yılında kabul ettirdi. Faiz dışı fazlayı azaltan Brezilya, son iki yıl içinde, yatırımlarını artırarak, ekonomisini canlandırdı ve istihdamı artırdı. Brezilya, borçlarını ödeyebilmek için IMF tarafından öngörülen "faiz dışı fazla" hedefini gevşetmek amacıyla, uluslararası kamuoyunda kampanya başlattı. Ekonomisi canlanan, yabancı sermaye girişi artan ve uluslararası piyasalardan düşük faiz kredi bulabilin Brezilya, daha sonra IMF ile de yollarını ayırdı. Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, ABD Başkanı George W. Bush da dahil olmak üzere, Fransa, Almanya, İspanya ve İngiltere başbakanlarını da arayarak konuya ilişkin destek istedi. FDF konusunda ilk küresel isyan bayrağını açan Brezilya'nın, 2004 yılında, IMF'ye 14,8 milyar dolar borcu bulunuyordu. Brezilya, borçlarını ödemek için IMF ile yapılan anlaşmaya göre, yılda ortalama milli gelirinin yüzde 4,25'i kadar faiz dışı fazla vermek zorundaydı, daha sonra bunu birkaç puan indiren Brezilya, ekonomiyi canlandırmak için 15 milyar dolarlık bir ek kaynak yaratmış oldu. Türkiye de yaratacağı kaynağı etkin kullanmalı Uzmanlar, Türkiye'nin de, FDF'den yatırımlara ayıracağı kaynağı etkin bir şekilde kullanması halinde, aynen Brezilya gibi işsizliği azaltarak, ekonomiyi canlandırabileceğini, bu arada üretimin de artacağını vurguluyorlar. Türkiye'de 2008 yılı başında, faiz dışı fazla hedefi yüzde 6,5'den yüzde 5,5'e çekildi. Milli gelir hesaplama yönteminin değişmesi ile birlikte bu oran yaklaşık yüzde 4,2 düzeyine indi. 2008 yılı için yüzde 4,2 olarak öngörülen kamu kesimi faiz dışı fazla hedefi de yüzde 3,5'e çekildi. Şimdi de başta GAP olmak üzere, ulaşım ile diğer altyapı yatırımları ve enerji yatırımlarına daha fazla kaynak aktarabilmek için hedefin biraz daha aşağı çekilmesiyle sağlanacak kaynak, bu yatırımlara aktarılacak. Bayındırlık harcamalarındaki artış ise ekonomik canlanmanın yanı sıra, istihdam artışı sağlaması açısından önem taşıyor. FDF kadar, kamu maliyesinin niteliğine de dikkat çeken yetkililer, mali disiplinin kalitesinin artırılmasının önemini vurgularken, özelikle kamu maliyesinin niteliğinin çok önemli olduğunu ve bu çerçevede, sosyal güvenlik reformu, enerji fiyatlarının rasyonel bir şekilde belirlenmesine yönelik reformlar ile istihdam maliyetlerinin düşürülmesine yönelik reformların, mali disiplinin niteliğini artıracağını, FDF'deki azalmanın bu şekilde tazmin edilebileceğini vurguluyorlar.