Gül, Kredi Kartları Borçları Yasasını onayladı
Cumhurbaşkanı, 5 kanunu onaylayarak yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi
ANKARA - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 5 kanunu onayladı.
Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre Gül, 5 kanunu, Anayasanın 89. maddesinin birinci fıkrası ile 104. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderdi.
Cumhurbaşkanı Gül'ün onayladığı kanunlar şunlar:
-5911 sayılı "Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun",
-5912 sayılı "Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun",
-5913 sayılı "Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun",
-5914 sayılı "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetiyle İslam Konferansı Örgütüne Bağlı İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Arasında Ankara/Oran Diplomatik Sitede Arsa Tahsisine İlişkin Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun"
-5915 sayılı "Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun".
Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu
Kanuna göre, sözleşmede belirtilen asgari ödeme tutarı, dönem borcunun yüzde 20'sinden aşağı olamayacak. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Hazine Müsteşarlığı ve Merkez Bankasının olumlu görüşünü alarak, bu oranı yüzde 40'a kadar arttırabilecek ya da yüzde 20'ye kadar azaltabilecek, belirtilen sınırlar dahilinde bu oranı kart hamili grupları itibarıyla farklılaştırabilecek.
Kart sahibi, hesap özetinde yer alan asgari ödeme tutarını son ödeme tarihinde ödemezse, sözleşmede öngörülen gecikme faizi dışında bir yükümlülük altına sokulamayacak.
31 Mayıs 2009 tarihi itibariyle, haklarında ihtar çekilenler, haklarında icra takibi başlatılanlar ve kredi kartı borcu bulunanlar, kanunun yayımı tarihinden itibaren 60 gün içerisinde bankalara, bankaların avukatlarına, varlık yönetim şirketlerine veya temsilcilerine başvurmaları halinde, belirlenen esaslar dahilinde icra takibine konu olmuş takip, dava masraf ve harçlarını ve nispi kanuni vekalet ücretinin yüzde 25'ini de kabul edilen plan çerçevesinde ödeme hakkına sahip olacak.
Kart sahibine ödenmesi için ihtar çekilen veya hakkında icra takibi başlatılan kredi kartı ana para ve faiz borcu, kart sahibinin söz konusu tarih itibariyle kredi kartı ana para borcu ile bu hesaplarda sınıflandırılma tarihine kadar işletilmiş bulunan faiz borcu, 31 Mayıs 2009 tarihine kadar Merkez Bankasınca 3 aya kadar vadeli ağırlıklı ortalama mevduat faiz oranı esas alınarak, ilan edilecek aylık endeks katsayısıyla çarpılarak ödeme planına esas borç tutarı hesaplanacak.
Bir defada ve taksitli ödemeler
Hesaplanan ödeme planına esas borç tutarı; başvuru tarihinden itibaren 30 gün içerisinde bir defada ya da taksitle ödenirse herhangi bir ilave borç hesaplamasına gidilmeyecek.
Ödeme planına esas borcun vadeli olarak ödenmesi talep edilirse aylık eşit taksitler şeklinde ödenecek borç tutarı 6 aylık vade için 1,04; 12 aylık vade için 1,08; 24 aylık vade için 1,18; 36 aylık vade için 1,26 ile çarpılacak; hesaplanacak tutar ay sayısına bölünerek hesaplanacak. Vadeli ödemelerde ilk taksit peşin olarak ödenecek.
Kredi kartı borçlusunun başvurusu ve yapılan ödeme planı doğrultusunda, taksit tutarlarını ödemesi şartıyla, yapılmış işlemler saklı kalmak kaydıyla icra işlemleri duracak, İcra ve İflas Kanunu'nda belirtilen süreler işlemeyecek. Kredi kartı borçlusu bu ödeme planına karşı ancak plan doğrultusunda ödeme yapmak ve ödemelere devam etmek koşuluyla itiraz yoluna başvurabilecek.
Yeniden yapılandırılan borçlarda, borçlunun yapılandırma öncesi dönemde borca vaki itirazları ortadan kalkacak. Ödeme planı uyarınca son taksitin de vadesinde ödenmesi üzerine icra takibi sona erecek.
Altı aylık vade de dahil olmak üzere kabul edilen taksit planına göre 1 yıl içerisinde 3 taksitin ödenmemesi halinde, sağlanan haklar, ilgili kart çıkaran kuruluşça ya da varlık yönetim şirketince ortadan kaldırılabilecek ve belirtilen gecikme faizi üzerinden mevcut icra takip işlemlerine devam edilebilecek.
Bankaların kredi kartı alacaklarını temlik almış olan varlık yönetim şirketleri de kredi kartı borçlularının talebi halinde işlem yapmak zorunda olacak. Temlik alacaklıları da bu kapsamdaki alacaklarıyla ilgili olarak bankaların yararlandıkları harç muafiyetlerinden yararlanacak. Düzenlemenin yürürlüğe giriş tarihinden önce yapılmış ödemeleri geri isteme hakkı olmayacak.
Bankalar, müşterileriyle yapacakları sözleşme çerçevesinde kredi kartı kullanım ücreti talep edebilecek.
Öte yandan, 5914 sayılı "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetiyle İslam Konferansı Örgütüne Bağlı İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar ve Eğitim Merkezi (SESRIC) Arasında Ankara/Oran Diplomatik Sitede Arsa Tahsisine İlişkin Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun" da yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderildi.
Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanununda Değişiklik
Kanuna göre, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun vakıf yükseköğretim kurumlarına ilişkin hükümlerine tabi olmak üzere, kamu tüzel kişiliğine sahip Mersin'de Mersin Eğitim Vakfınca "Toros Üniversitesi", İstanbul'da Medipolitan Eğitim ve Sağlık Vakfınca "İstanbul Medipol Üniversitesi", Konya'da Konya Ticaret Odası Eğitim ve Sağlık Vakfınca "KTO-Karatay Üniversitesi" ile Gevher Sultan Eğitim Araştırma Kültür ve Sağlık Vakfınca "Mevlana Üniversitesi", Kayseri'de Kayseri Yükseköğrenim ve Yardım Vakfınca "Nuh Naci Yazgan Üniversitesi", Ankara'da Turgut Özal Düşünce ve Hamle Vakfınca "Turgut Özal Üniversitesi" ve Türk Eğitim Derneği Yükseköğrenim Vakfınca "TED Üniversitesi" adıyla vakıf üniversiteleri kuruldu.
Gümrük kanunda değişiklik
Cumhurbaşkanı Gül'ün onayladığı 5911 sayılı "Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"a göre ise gümrüklerde ortaya çıkabilecek özel ve zorunlu durumları inceleyip sonuçlandırmaya Gümrük Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yetkili olacak.
Doğal afetler, tehlikeli ve salgın hastalıklar, büyük yangınlar, önemli nitelikteki kimyasal ve teknolojik olaylar ile büyük nüfus hareketleri gibi kriz hallerinde kriz bölgelerinde kullanılmak üzere yurt dışından gelecek araç, gereç, makine, teçhizat ve benzeri malzemelere ilişkin işlemlerle ilgili olarak da Gümrük Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yetkili kılınıyor.
Gümrük kontrollerinde, risk yönetimi çerçevesinde risk analizi teknikleri kullanılarak, seçiciliğin sağlanmasını amaçlayan kanuna göre, "Ulusal Risk Yönetimi" politikasının oluşturulması, Gümrük Müsteşarlığının yetkisine verilecek. Ayrıca risk yönetiminin gerçekleştirilmesi amacıyla ulusal ve uluslararası düzeyde bilgi paylaşımına da izin verilecek.
Türkiye Gümrük Bölgesinin kara suları veya hava sahasından gümrük bölgesi içinde durmaksızın geçen taşıt araçları ile taşınan eşya hariç, Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen eşya için, özet beyan verilmesi zorunluluğu getirilecek.
Kanuna göre, fikri ve sınai hakların ithal edildiği gerekçesiyle gümrük idaresine yapılan başvurunun kabulü, söz konusu eşyanın gümrük idaresince gereğince muayene edilmeden bırakıldığı veya eşyanın alıkonulması için herhangi bir önlem alınmadığı gerekçesiyle hak sahibine tazminat hakkı doğurmayacak.
Serbest bölgelerde, eşyanın niteliği veya gümrük gözetiminin gereklilikleri dikkate alınarak faaliyetlere kısıtlama veya yasaklama getirilebilecek. Bu konuda Gümrük Müsteşarlığı yetkili olacak. Gümrük idareleri, düzenlemede yer alan hükümlere uyacağı hususunda ciddi şüphe uyandıran kişilerin serbest bölgeye girişine izin vermeyebilecek.
Türkiye Gümrük Bölgesinden çıkacak eşya için gümrük beyannamesi ya da gümrük beyannamesi verilmesinin gerekmediği durumda özet beyan verilebilecek.
Kanun, Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, kuvvet komutanlıkları, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı (MİT), Gümrük Müsteşarlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğünün asli görevleri ile ilgili olarak ithal edilecek bazı eşya için muafiyet uygulanmasını öngörüyor. Gümrük muafiyeti için belirlenen alt limit 100 Avro'dan 150 Avro'ya çıkarılacak. Sadece kara nakil vasıtalarına tanınan muafiyet, AB muafiyet hükümlerine paralel olarak tüm nakil vasıtalarına uygulanacak.
Ev eşyasına muafiyet
Yerleşim yeri Türkiye dışında olan gerçek kişilerin Türkiye'de satın aldıkları veya kiraladıkları konutlarda kullanılmak üzere getirdikleri ev eşyası gümrük vergilerinden muaf olacak. Ayrıca, yolcuların kendi kullanımlarına mahsus ticari mahiyette olmayan kişisel eşyasına da muafiyet hakkı getirilecek.
Bakanlar Kurulunca belirlenecek kişi, kurum ve kuruluşlar tarafından ticari amaç güdülmemek ve amacı doğrultusunda kullanılmak üzere ithal edilen eşyadan; eğitim, bilim ve kültür amaçlı eşya ile bilimsel alet ve cihazlar, tıbbi teşhis, tedavi ve araştırma amaçlı alet ve cihazlar, ulusal araştırma geliştirme faaliyetleri kapsamında getirilen eşya, doğal afet, tehlikeli ve salgın hastalıklar, büyük yangınlar, önemli nitelikteki kimyasal ve teknolojik olaylar ile büyük nüfus hareketleri gibi kriz hallerinde zarar görenlere gönderilen eşya, muafiyet kapsamında olacak.
Kanuna göre, çabuk bozulma ve telef olma tehlikesine maruz bulunan veya saklanması masraflı ve külfetli olan eşyanın satış bedelinden; hizmet karşılığı alacaklar ve yapılmış masraflar, ithalat vergileri, satış için yapılmış masraflar, para cezaları ve işletme geliri düşüldükten sonra kalan miktar hak sahiplerine dağıtılacak.
İthalatta gümrük yükümlülüğünde yükümlü kişi, beyan sahibi olarak görülecek. Dolaylı temsil durumunda, hesabına gümrük beyanında bulunulan kişi de yükümlü olacak.
Yapılan kontrol ve denetlemeler sonucunda hiç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen gümrük vergileri ile işlemleri daha sonra yapılmak üzere, teslim edilen eşyaya ilişkin gümrük vergilerinin, yükümlüye tebliğ edildiği tarihten itibaren en geç 10 gün olan ödeme zorunluluğu 15 güne çıkartılacak.
Dış ticaret erbabı üzerindeki yük azaltılacak
Kanuna göre, fazla çalışmaya karşılık dış ticaret erbabından alınan yüzde 50'lik Hazine payı kaldırılacak. Özel hukuk tüzel kişilerinin doğrudan temsil yoluyla gümrük idarelerinde iş takibi yapacak personelinde, vücut ve akıl hastalığı bulunmama şartı aranacak. Bu kişiler, 65 yaş ve takip eden her 3 yılda bir, durumlarını belgelemek zorunda olacak.
Doğrudan veya dolaylı temsilcilerin, düzenlemede öngörülen faaliyetlerini yapmalarına engel hastalığının bulunmaması gerekecek. Tereddüt edilmesi halinde, Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından tam teşekküllü resmi sağlık kurumlarından sağlık raporu talep edilebilecek.
Düzenlemenin hükümlerinin uygulanması bağlamında, Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda yer alan suç ve kabahatlere ilişkin hükümler saklı olacak.
Muayene ve tahlilden önce cezayı gerektiren durumun meydana çıkarılmasına hizmet verenlere, idari para cezasının yüzde 15'i oranında, "muhbir ikramiyesi" ödenecek.
Gümrük yükümlülüğü kapsamında ödenmesi gereken ithalat vergileri, öngörülen tarihe kadar hiç ödenmemiş veya eksik ödenmesi durumunda, yasal faizi ile birlikte tahsil edilecek. Yükümlü hakkında bu vergilerin dörtte biri tutarında para cezası verilecek.
Bunun yanında, dökme gelen eşyada yüzde 3'ü aşmayacak şekilde eşya cinsi itibarıyla Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenecek oranlardaki eksiklik ve fazlalıklar için takibat yapılamayacak. Doğalgaz ürünlerinde, boru hattıyla taşınarak ithal edilenler hariç olmak üzere bu oran, yüzde 4 olarak uygulanacak.
Kanunda ayrı bir ceza tayin edilmiş haller saklı kalmak kaydıyla, çıkarılan ikincil düzenlemelerle getirilen hükümlere aykırı hareket edenlere verilen 198 TL'lik usulsüzlük cezası, 60 TL'ye düşürülecek.
Gümrük Müsteşarlığı, gümrük antrepoları ile gümrük kapılarında eşya satışı yapmak üzere, özel antrepo statüsünde mağaza ve bunların depolarının açılması ve işletilmesine izin verebilecek.
Serbest bölgelerin etrafı güvenli bir şekilde çevrilecek ve bu bölgelerin giriş ve çıkış noktaları Gümrük Müsteşarlığınca belirlenecek.
Gümrük idaresi, kaçak şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan taşıt ve araçların muhafazası için 1 Ocak 2012'ye kadar kaçak eşya depoları kuracak veya mevcut depolardan kiralamak veya satın almak yoluyla yararlanacak. Gümrüklerde el konulan niteliksiz kaçak akaryakıtın tasfiyesini il özel idareleri yapacak.
Gümrük müşavirliğinin, bir özel hukuk tüzel kişiliği oluşturularak yürütülmesi halinde, gümrük müşavirlerinin kuracağı tüzel kişiliklere, gümrük müşavir yardımcıları da ortak olabilecek. Ancak, gümrük müşaviri ve gümrük müşavir yardımcısı, birden fazla tüzel kişiliğe ortaklık yapamayacak.
Kat mülkiyeti kanunda değişiklik
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 5912 sayılı "Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunu" da onayladı. Kanuna göre, kat irtifakı, "arsa payına bağlı bir irtifak çeşidi olup, yapının tamamı için düzenlenecek yapı kullanma izin belgesine dayalı olarak, bu Kanunda gösterilen şartlar uyarınca kat mülkiyetine resen çevrilecek. Bu işlem, arsa malikinin veya kat irtifakına sahip ortak maliklerden birinin istemiyle dahi gerçekleştirilebilecek.
Bunun yanında, henüz yapı yapılmamış veya yapısı tamamlanmamış bir arsa üzerinde kat irtifakının kurulması ve tapu siciline tescil edilmesi için o arsanın malikinin veya bütün paydaşlarının buna ait istem ile birlikte kanunun 12. maddenin (a) bendine uygun olarak düzenlenen projeyle (b) bendindeki yönetim planını tapu idaresine vermesi gerekiyor. Kat mülkiyetine geçişte ayrıca yönetim planı istenmeyecek.
Ayrıca, yapının tamamlanmasından sonra kat irtifakının kat mülkiyetine çevrilmesi, kat irtifakının tesciline ait resmi senede ve kanunun 12. maddesinde yazılı belgelere dayalı olarak, yetkili idarece yapı kullanma izin belgesinin verildiği tarihten itibaren 60 gün içinde ilgili tapu idaresine gönderilmesi üzerine resen yapılacak.
Kanunun yürürlüğe girmesinden önce kat irtifakı kurulmuş ve üzerindeki yapılar tamamlanıp yapı kullanma izin belgesi alınmış yapılarda, kat irtifakına sahip ortak maliklerden birinin başvurusu veya yapı kullanma izin belgesinin yetkili idarece tapu idaresine gönderilmesi üzerine zorunlu deprem sigortası poliçesi dahil başkaca hiçbir belge aranmaksızın kat mülkiyetine resen geçilecek.