Hedefler makul ama enflasyon tutmaz

Analistlere göre OVP genel olarak makul hedefler içerse de enflasyon hedefi ulaşılabilir görülmüyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Önümüzdeki üç yıla ilişkin makro hedefleri gösteren Orta Vadeli Program (OVP) genel olarak gerçekçi ve ulaşılabilir tahminler ortaya koyuyor. Mali disiplinin sağlanması ve reformların uygulanması halinde cari açıkta öngörülen kademeli düşüşün sağlanabileceği belirtilirken, mevcut koşullarda programdaki enflasyon hedefleri, ulaşılması zor tek kalem olarak öne çıkıyor.

OVP'de mali disipline bağlılık ve kamu maliyesinde sıkı duruşun yanı sıra her ne kadar aşağı yönlü revize edilse de kalıcı büyüme sağlanması, tarihi düşük seviyeye gerileyen tasarrufların artırılması, yapısal reformlar yoluyla cari açığı azaltmak ve enflasyonu aşağı çekmek ana öncelikler arasında yer alıyor.

OVP ile birlikte başta tüketici kredileri ve hane halkı tüketimini yavaşlatıcı önlemler olmak üzere cari açıkta hedeflenen kademeli düşüşü destekleyecek bazı düzenlemeler açıklanırken, "iyimser" bulunan enflasyon hedeflerine nasıl ulaşılacağına ilişkin bir ipucu yer almadı.

Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi, yeni OVP'nin içsel tutarlılığa sahip olduğunu ve genel olarak ihtiyatlı tahminler içerdiğini, enflasyon dışındaki makro tahminlerin ortalama piyasa beklentileriyle büyük ölçüde uyumlu göründüğünü söyledi.

Öte yandan Mart 2014'te yapılacak yerel seçimler öncesinde bütçe hedeflerinde önemli bir değişiklik olmaması seçim öncesi harcamalarda ciddi bir artış olmayacağının OVP'de beyan edilmesi de olumlu karşılandı. OVP, tasarrufların artırılması, cari açığın azaltılması ve büyüme kaynaklarının farklılaştırılması üzerine kurulurken, büyüme tahmini bu yıl için yüzde 4'ten yüzde 3.6'ya, gelecek yıl için ise yüzde 5'ten yüzde 4'e çekildi.

OVP'ye göre, enflasyon 2013'te yüzde 6.8, 2014'te yüzde 5.3, 2015 ve 2016'da yüzde 5; cari açık/GSYH 2013'te yüzde 7.1, 2014'te yüzde 6.4, 2015'te yüzde 5.9, 2016'da yüzde 5.5 olacak.  


İş Yatırım Araştırma Direktörü Serhat Gürleyen, OVPenflasyon tahmininin üreticilerin TL'deki değer kaybıyla artan maliyetlerini nihai ürünlere yansıtmaya başlamalarıyla bu yıl için yükseltildiğini belirterek, "Ancak OVP'de önümüzdeki yıllarda dezenflasyon senaryosunu destekleyen ham petrol fiyatlarındaki  düşüş  beklentisi haricinde temel bir unsur göremiyoruz. Küresel risk iştahında olası bir artışın destekleyeceği TL'deki değer kazancı ihtimali dışında enflasyonda hızlı bir gerileme beklemiyoruz" dedi.

Reuters'ın son anketine göre TÜFE'de 2013 sonunda yüzde 7.5 artış beklenirken, tahminler yüzde 6.8-7.80 arasında yer alıyor.

Gürleyen, tasarrufu artırıcı tedbirler ile hanehalkı kredi kullanımını azaltılmasının enflasyonu ve cari açığı aşağı çekebilme potansiyeli olan tedbirler olduğunu ancak büyümedeki hızlanma ile bu sürecin eş anlı sağlanmasına ilişkin şüpheleri olduğunu da söyledi.

Seçim ekonomisine yer yok

JPMorgan Ekonomisti Yarkın Cebeci de OVP'deki üç politika önceliğini dış dengeleri iyileştirmek, enflasyonu aşağı çekmek ve mali disipline bağlılık olarak sıralarken, hükümetin seçim döneminde mali disipline bağlı kalmasını umut verici olarak nitelendirdi.

Morgan Stanley CEEMEA Ekonomik Araştırmalar Direktörü Tevfik Aksoy da OVP'nin genelinin ulaşılabilir, gerçekçi ve kendi içinde tutarlı olduğunu söyleyerek, "Mali politika, bütçe açığı ile ilgili mesaj da ne seçim takvimi ne de başka bir konunun disiplini etkilemeyeceği yönünde. Bunlar çok olumlu ve eğer gerçekleştirilirse ileride daha istikrarlı büyümeyi tutturma açısından kilit noktalar" dedi.

Aksoy, "(Enflasyonda) Özellikle bu sene için yüzde 7 seviyesinin altı fazla inandırıcı değil, gelecek seneki büyüme tahmini, seçim ortamı, yurtdışı büyüme beklentisi ve faizlerin genel olarak seyrettiği seviye, yüzde 5.3'lük enflasyon tahminini fazlaca iyimser kılıyor" dedi.

OVP'yi dün düzenlenen basın toplantısıyla açıklayan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, seçimlere rağmen önümüzdeki dönemde mali disiplinin devam edeceğini, elde edilen kazanımların korunması gerektiğini, tasarrufları artıracak yapısal makro ihtiyati tedbirlerin gerektiğini vurguladı.

Bazı banka hisseleri baskılanabilir

Hükümet, OVP ile tasarrufları artırmayı ve ekonominin en kırılgan noktalarından biri olan cari açığı azaltmayı öncelikleri arasına alırken; tüketime dönük krediler ve kredi kartları kullanımına sınırlamalar getirilmesinin bu alana yoğunlaşan bankalarda baskı yaratması, yönünü KOBİ'lere ve ihracat kredilerine çeviren bankalar için avantajlı olması bekleniyor.

Tasarrufları artırmak ve dolayısıyla cari açığı azaltmak amacıyla BDDK'nın tüketici kredileri ve kredi kartlarının kullanımına sınırlamalar getirmeyi hedefleyen düzenlemeler Resmi Gazete'de yayımlanırken; Başbakan Yardımcısı Ali Babacan dün yaptığı açıklamada, kredi kartları ve bazı tüketici kredilerinde taksit sayısının sınırlanması çalışmalarının sürdüğünü söyledi.

Gürleyen OVP'de nispeten düşük bütçe açığı ve makul büyüme hedefinin genel olarak sabit getirili menkul kıymetler için olumlu, yapısal önlemler ve kredilere gelen sınırlamaların ise bireysel müşterilere odaklanmış bankalar açısından olumsuz olduğunu ancak sektörde yönünü KOBİ'lere ve ihracat kredilerine çeviren bankalar için avantaj sağlayacağını da söyledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir