HSBC Türkiye, faktoringin ardından leasinge giriyor

HSBC Türkiye, faktoringin ardından leasinge giriyor

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nisan 2007'de kurulan ve son üç aydır aktif faktoring yapan HSBC, önümüzdeki dönemde leasing şirketini de hayata geçirmeyi hedefliyor. Leasing için izin başvurularında bulunduklarını söyleyen HSBC Kurumsal ve Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Özkaya, müşterilerinin ihtiyacı olan tüm ürünleri tek çatı altında sunmak istediklerini belirterek "Müşterilerinize kendinizi anlatmanız, teknolojik altyapınızı yapmanız, ürünü zenginleştirmek gerekiyor. Biz de bunları agresif olmadan yapıyoruz" dedi. Bankanın hizmet bütünlüğü için çok hızlı hizmet verilebilecek bir ürün olması nedeniyle faktoringe girdiklerini anlatan Özkaya, HSBC'nin bu konudaki gücüne dikkat çekti. Özkaya, HSBC'nin özellikle faktoring konusunda İngiltere'de yaygın olduğunu, Avrupa'nın ve dünyanın birçok yerinde hizmet verdiklerini de belirterek, "Yeni bir ürün, yeni bir sigorta çıktığında ilk bizim haberimiz oluyor ve bunu birinci elden veriyoruz" diye konuştu. Önümüzdeki dönemde leasing şirketi de kuracaklarını ve başvurularını yaptıklarını söyleyen Hüseyin Özkaya,"Gerekli izinler bekleniyor. Faktoring ile leasingi birbirine yakın görmüyoruz. Tek çatı altında tüm ürünleri alsınlar diye faktoring de leasing de yapmak istiyoruz. Leasingi de bu yıl yapmayı düşünüyorduk, fakat KDV değişiklikleri beklememize neden oldu. Hedefimiz bu yıl içinde yapmak, ama kesin bir tarih veremiyorum. Bütün kaynaklarımızı faktoring için seferber ediyoruz. Belli bir hacim yaptığımız konu, buna odaklanmak istiyoruz" şeklinde konuştu. Faktoringde 2010'da ilk beşte oluruz 120 binin üzerinde KOBİ'yle çalışan HSBC, bunun yüzde 10'uyla ise faktoring yapmayı hedefliyor. HSBC Faktoring'in üç ay içinde 150 milyon dolarlık hacim yaptığını kaydeden Özkaya, bu yıl sonunda hedeflerinin 500 milyon dolar hacme ulaşmak olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin toplam faktoring hacminin 26-27 milyar dolar olduğunu vurgulayan Özkaya, sektörün hacminin düşük olduğunu ve sürekli yatırım yapmak gerektiğine dikkat çekti. Özkaya, 2010'da ilk beşe girmeyi hedeflediklerini ifade ederek, "2007 yılının nisan ayında sıfırdan başladık, işlem yapmaya da son üç ayda başladık. Yeni kurulan faktoring şirketi için oldukça iyi bir rakam" diye konuştu. Özkaya, KOBİ'ler tarafında ciddi bir atılım yaptıklarını ve yakaladıkları sinerjiden yararlanmak istediklerini belirterek orta ölçekli şirketlere yeni ürünlerle gireceklerini söyledi. Özkaya, "Gerçek bankacılık müşterileri ile faktoring hacmi arasında direkt bağlantı kurabilen banka sayısı azdır diye düşünüyorum. Daha uygun fiyattan faktoring ürünü sunacağız. Müşteriyi uzun dönemli müşterimiz haline getirmek için birden fazla ürün vermeyi düşünüyoruz" dedi. İhracat faktoringine ağırlık veriyoruz Sadece Türkiye'de değil dünyada da faktoring sektöründe yapılan işin küçük bir bölümünü ihracat faktoringinin oluşturduğuna dikkat çeken Özkaya, ihracat faktoringinde daha fazla pay almayı düşündüklerini kaydetti. Özkaya, "Dünyanın 80 ülkesindeyiz. Her türlü müşteri ile ilişkimizin olduğunu söylüyoruz. Türkiye'de aylık 10-11 milyar dolar ihracat var, toplam yıllık faktoring ihracatı 500 milyar dolar. Toplam ihracatın yüzde 2'siyle faktoring yapılıyor anlamına geliyor, bu da düşük. Yüzde 10'a çıkması lazım. Biz de bundan önemli pay almayı hedefliyoruz. İhracat faktoringde avantajımızın olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Türkiye'de 26-27 milyar dolarlık hacmin olduğu sektörde ihracat faktoringinin hacmi 3 milyar dolar. Genel ekonomik aktivite Geçmişe göre düşük olacak Dengelerin değiştiği dünyada, emtia ve gıda fiyatlarının arttığını, başka finansal güçlerin işin içine girdiğini vurgulayan Özkaya, değişen dengeler içinde, Türkiye'nin ekonomik büyümesinin çok küçük olacağını, bunun içinde de piyasa risklerin artacağını düşünüyor. "Sanayi erbabının da dikkatli olacağını düşünüyorum" diyen Özkaya, bunun aslında bir fırsata dönüştürülebileceğine de dikkat çekti. Özkaya şöyle konuştu, "Genel ekonomik aktivite geçtiğimiz yıllara göre çok düşük olacak. Dolayısıyla bu yıl faktoring hacminin artacağını beklemiyorum. Ancak, bizim payımız artar. Sermaye gücümüzü güvenli bir şekilde kullanacağız, bunun için de zamana ihtiyacımız var. Müşterimizlerle sürekli çalışmak istiyoruz." Herkesin alabileceği döviz koruma ürünü çıkartacağız Piyasalarda yaşanan sıkışıklığa rağmen, planlarını revize etmediklerini söyleyen Özkaya, "Rakiplerin azalmasından dolayı bu dönemde daha fazla kazanma şansımız var. KOBİ'ler evrim geçiriyor. Gerekirse büyümeyin, malı sıkıştırmayın, orta vadeli kredi alın, en ucuz veren bankadan başkasına gitmeyin, belli büyüklüğe ulaşınca şirketinizi denetletin gibi standart kuralları söylüyoruz. Bunların yapılması gerekiyor. Bunu yapmanın uzun vadeli getirisi olacağına inanıyoruz. Bunları yaparsanız biz yanınızda oluruz diyoruz. Uluslararası ürünleri de vermek istiyoruz. Yavaş yavaş yapmaya başladık, döviz koruma ürünleri konusunda herkesin alabileceği ürünler yapmak istiyoruz. Döviz riski, ticari kâr potansiyeli azalmışsa rekabetten, verimsizlik ve sermayesizlikten dolayı, o zaman vade farklarından kur riski alarak birtakım finansal enstrümanlarla işi devam ettirme yoluna gidiliyor. İşi verimli hale getirmek lazım" diye konuştu.