Hükümete göre mali uzlaşma, muhalefete göre af...
Hükümete göre mali uzlaşma, muhalefete göre af...
ANKARA - Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan ve kamuoyunda "vergi affı" tartışmalarına yol açan "Bazı Kamu Alacaklarının Uzlaşma Usulü ile Tahsili Hakkında Kanun Tasarısı" TBMM Genel Kurulu'nda. AKP liderliğinin, genel kurul öncesinde Meclis Grubu'na "oylamalara tam kadroyla katılın" uyarısında bulunması dikkati çekti. Uyarı, tasarıyı af olarak nitelendiren CHP'nin bu gerekçeye dayalı iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurma olasılığını önlemek amacıyla yapıldı. TBMM İçtüzüğü'ne göre genel ve özel af öngören yasa teklif ve tasarılarının kabulü için genel kurulda nitelikli çoğunluk oyu gerekiyor. Tasarının yasalaşmasıyla 70 bin vergi, 340 bini de işgal veya izinsiz kullanımla özel kişilerin tasarrufunda bulunan Hazine arazileriyle ilgili toplam 410 bin ihtilaflı dosyanın, Maliye-mükellef uzlaşması yoluyla sonuçlandırılması öngörülüyor. Böylece, 2.3 milyar YTL'ye ulaşan ihtilaflı vergi borcu ile 370 milyon YTL civarındaki "ecrimisil alacağının" tasfiyesine imkan sağlanacak. Buna karşılık, vergi kaçakçıları, hileli vergi işlemleri, naylon fatura düzenleyenler yasadan yararlandırılmayacak. Tasarının bu tür dosyaları da kapsayan ilk şekli Plan ve Bütçe Komisyonu aşamasında düzeltildi. Yasa, Maliye ile uzlaşma süreci karara bağlanmış ihtilafları da kapsam dışında bırakıyor. Kamuoyundaki "af" iddialarına gelince: DÜNYA Mikro Politika'ya konuşan AKP Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli'ye göre, bu düzenleme kesinlikle af öngörmüyor; iyi niyetli mükellefe yeniden uzlaşma imkanı sağlıyor. Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri: CHP Trabzon Milletvekili Mehmet Akif Hamzaçebi ile MHP Denizli Milletvekili ve Genel Sekreter Yardımcısı Emin Haluk Ayhan ise aynı fikirde değiller. Hamzaçebi'ye göre bu düzenlemenin hiçbir objektif gerekçesi yok. Ayhan'a göre de, vergi mükelleflerinin adalet duygusu ve devlete güveni zedeleniyor. İSMMM Odası Başkanı Yahya Arıkan ise yasayı mükellefe uzatılmış bir "zeytin dalı" olarak nitelendirirken, benzer bir düzenlemenin vergi borçlusu tüm mükellefler için gerekli olduğunu savunuyor. Görüşler... Görüşler... Kemal Unakıtan (Maliye Bakanı): Bir defaya mahsus uzlaşma kapısı açıyoruz "Bu bir af kanunu değil. Düzenlemeyle yargıda bulunan ihtilaflı vergi konularına bir defaya mahsus olmak üzere uzlaşma kapısı açıyoruz. 70 binin üzerinde ihtilaflı dosya bulunmakta, bu dosyaların kaldırılması suretiyle yargının yükünü de azaltmayı hedefliyoruz. Yıllarca süren yargı süreci, herkese bıkkınlık veriyor. Uzlaşmayla ayrıca idarenin takibindeki dosyalar azalacak, mükellef rahatlayacak. Biz de Maliye olarak belli bir parayı gelir olarak sağlayacağız." "Sahte fatura, evrak düzenleme, çifte defter tutma veya tutulan defterlerin ibraz edilmemesi suçlarını kapsam dışında. Uzlaşmaya giren mükelleflere, uzlaşılan tutarı 18 ayda eşit taksitte ödeme imkanı getiriyoruz. Yargıdaki dosyaların tutarı 2 milyar YTL'nin üzerinde. Bunlar vergi ve cezalar. Faizler hariç. Uzlaşma olduğu zaman bunun belli bir miktarı gelir olarak Maliye'ye gelecek. Hazine taşınmazlarının idarenin izni dışında işgal ve tasarruf edilmesinden kaynaklanan ecrimisillere de anlaşma kapısı açıyoruz. Bu şekilde 340 bin dosya var. Bedeli çok fazla değil ama en az 340 bin kişiyi ilgilendiriyor." Nurettin Canikli (AKP Grup Başkan Vekili, Giresun Milletvekili): Düzenleme kesinlikle af değil "Af, hukuken ve vergi tekniği açısından devletin kesinleşmiş kamu alacağından kısmen ya da tamamen vazgeçmesidir. Affın en temel unsuru kesinleşmiş bir vergi alacağının olmasıdır. Burada kesinlikle af yok; çünkü kesinleşmiş bir kamu alacağından söz etmek mümkün değil. Yargı aşamasındaki mükelleflere yeniden bir uzlaşma imkanı veriyoruz. En önemli nokta iyi niyetli ama hata yapmış mükellefe uzlaşma imkanı verilmesi. Mükellef vergi mevzuatına nüfuz edemediği için bir hata yapmışsa, bir yanılma söz konusuysa veya vergi hatasına ilişkin iddiası varsa, uzlaşmaya gidebilir." "Hile yapmış, naylon belge düzenlemiş, defterini kaçırmış olanlar zaten uzlaşma dışında. Yani, hak sağlananlar iyi niyetli ama mevzuata aykırı hata yapan mükellef.Tüm kaçakçılık suçları da kapsam dışında. Halen yargıda 70 bin dolayında dosya var. İnsanlar yıllarca süren davalardan yorulmuş durumda. Makul bir düzenlemeyle yargı sürecinden kurtulmak istiyor. Kurtulmak isteyenlere bu kapıyı açtık. 'Yargı sürecini bekleyeceğim' diyorsa, ona zaten yapacak bir şey yok." "Bu düzenleme daimi hale bile getirilebilir. (Yasada) uzlaşma için 30 gün süre veriliyor. Belki oraya 'her an uzlaşma yapılabilir' hükmünü getirmek lazım. Bunu da tartışmak lazım. Bu düzenlemeden Maliye'nin kasasına ne kadar para girer tahmin etmek çok zor. Asıl amaç tıkanıklığı ve belirsizliği ortadan kaldırmak." "Ecrimisille ilgili düzenleme, mükellefi belirsizlikten kurtaracak, işgali bir ölçüde ortadan kaldıracak, işgalcinin devlete olan borcunu ödemesini sağlayacak bir düzenleme. Şu andaki sistemin devamı en çok işgalcinin işine yarıyor. Çünkü, hem işgale devam ediyor, hem de tedbir koydurduğu için para ödemiyor; dolayısıyla devlet bir şey yapamıyor." Mehmet Akif Hamzaçebi (CHP Trabzon Milletvekili, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi): Düzenlemenin objektif gerekçesi yok "AKP, 2003 yılı başlarında vergi barışı adıyla bir af kanunu çıkardı. Kanun, kesinleşmiş kamu alacaklarından ödenmemiş olanlar yanında, inceleme ve tarhiyat aşamasındaki vergilerle, dava aşamasındaki kesinleşmemiş vergileri de kapsıyordu. Uygulamanın üzerinden yaklaşık 3.5 yıl geçtikten sonra hükümetin o kapsama girmiş kamu alacaklarından bir bölümünü, af olarak isimlendirebileceğimiz bir tasarıya konu etmesinin makul bir açıklaması yok." "Düzenleme, kesinleşmiş ecrisimil alacaklarında da uzlaşma imkanı getirmesi nedeniyle tam bir af niteliğinde. Kesinleşmemiş vergi tarhiyatlarına ilişkin düzenlemeyi, belki şeklen af dışında değerlendirmek mümkün; ama mükellefler arasında ayırım yaparak yarış koşullarını değiştirdiği için bunu da af gibi değerlendirmek yanlış olmaz. Çünkü bu kapsamda uzlaşma olanağı sağlanan tarhiyatlar için 18 aylık bir faizsiz taksitlendirme imkanı getiriliyor. Ayrıca başlangıçtan bugüne işlemiş gecikme faizleri de alınmayacak. Bunları doğru bulmuyoruz. Böyle bir düzenlemenin hiçbir objektif gerekçesi yok. Maliye bundan hiçbir şey kazanmaz. Bu düzenleme vergiye uyumu, vergi sistemine olan güveni zayıflatacaktır." Emin Haluk Ayhan (TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi, MHP Genel Sekreter Yardımcısı, Denizli Milletvekili): Mükellefin adalet duygusu zedeleniyor "(Düzenleme) vergi mükelleflerinin adalet duygusunu zedeliyor, devlete olan güveni de sarsıyor. Yeni bir af uygulamasıdır. Yargı süreci içinde yeni bir uzlaşma sürecinin açılması doğru değildir. 2004 yılında gelir vergisi tutarı 10'ar bin YTL olan üç mükellefi dikkate alalım. Birinin vergisini 2005'te tam olarak ödediğini; diğer ikisine de 2006 yılında incelemeyle 10 bin YTL gelir vergisi tahakkuk ettiğini varsayalım. Bunlardan biri uzlaşmaya gitse vergi cezasını 2006'da ödeyecek. Diğeri yargıya gitse, dava sürdüğü için vergi aslını ve cezalarını 18 eşit taksitle ödeyecek. Bu durumda dürüst mükellef 2005'de, uzlaşan mükellef 2006'da; bu tasarıya göre uzlaşmayan ve mahkemeye giden de 2009'da ödeyecek. Adalet bunun neresinde?" "Büyümenin dibe vurduğu, cari işlemler açığının büyüdüğü, işsizliğin arttığı bir ortamda Maliye'nin kesinleşmiş alacaklara rahatlık sağlaması gerekirdi. Burada ödemeyeni ödüllendiriyorsunuz; ama ödeyemeyene de kolaylık sağlanması gerekirdi. Ecrimisillerle ilgili düzenleme ise devletin mallarını muhafaza edemediğinin göstergesi. Kamu arazilerini işgal edenleri teşvik eder nitelikte. Yasa, Maliye'nin 2008 bütçesi için gelir amacını taşıyor." Yahya Arıkan (İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) Başkanı): Düzenlemeyi destekliyoruz "Yapılan düzenlemeyi zeytin dalı olarak değerlendiriyoruz ve destekliyoruz. Çünkü, yaklaşık 70 bin (vergi) dosyası yargıda birikmiş durumda. Biz, genel anlamda af ve benzeri uygulamalara karşıyız. Ama zaman zaman koşullar bu tip rahatlıkların sağlanmasını gerektiriyor." "Burada, firmalar iki tercihte bulunacaklardır: Yüzde 100 kazanacakları bir yargı süreci varsa, uzlaşmadan yararlanmayacaklardır. Kazanma ihtimalleri yoksa, boşu boşuna yargıda zaman kaybetmek yerine bu düzenlemeden yararlanmak için başvuracaklardır. Önümüzdeki günlerde yapacağımız toplantılarla yasanın süratle uygulanması konusunda eğitimler vereceğiz ve firmaların yararlanmalarını sağlatacağız." "Hatta biz şundan da yanayız: Piyasada reel sektörde bir darlık var. Vergi borcu olanlara da ödeme kolaylığı getirilsin şeklinde bir yaklaşımımız var. İhtilaflı dosyalar bir tercih meselesi, bu konuda söyleyecek fazla bir şey yok. Ancak, reel sektörün bir tıkanıklığı var. Bu anlamda, vergi ve sigorta borçlarıyla ilgili ödeme kolaylığı sağlanması, piyasaları rahatlatacaktır." Yasa ne getiriyor? Uzlaşma sonucunda tahakkuk eden vergi, resim, harçlar, fon payları ile bunlara bağlı vergi cezaları; uzlaşma tarihine kadar hesaplanacak gecikme faizleri, ilk taksiti uzlaşma tutanağının düzenlendiği tarihi izleyen aydan başlamak üzere 18 ayda 18 eşit taksitte ödenecek. Vergi ziyaı (kaybı) cezası kesilen tarhiyata ilişkin vergi ve cezalarla, bunlara bağlı usulsüzlük cezaları; il özel idareleri ve belediyelere ait vergi, resim ve harçlar uzlaşma kapsamı dışında. Mükelleflerin düzenlemeden yararlanabilmeleri için; tarh edilen vergi, resim, harçlar ve fon payları ile kesilen cezalara karşı dava açmamaları; açılmış davalardan uzlaşma tutanağını imzaladıkları tarihte vazgeçmeleri şartı aranacak. - Hazine'nin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazlara ait ödenmemiş ecrimisil alacakları, ilgilisinin yazılı başvurusu üzerine, takdir komisyonlarınca yeniden tespit edilebilecek. Tespit edilen alacaklar, varsa ecrimisil veya takip işlemlerine karşı açılmış davalardan vazgeçilmesi koşuluyla, yeniden yapılandırılabilecek. 1 Temmuz 2007 tarihinden önce ilgilisine tebliğ edildiği halde ödenmemiş olan ecrimisil alacaklarında uzlaşılan bedel, talep edilmesi halinde, herhangi bir zam veya faiz uygulanmaksızın 18 taksitle ödenebilecek. Yasa, Maliye ile bankalar arasında sorun yaratan 2001 yılı bilançolarında yapılan enflasyon düzeltmesi sırasında ödenen vergilerin iadesini de düzenliyor. Davadan vazgeçen bankalar, uzlaşmayı kabul ettikleri takdirde, ihtilaflı vergilerinin yüzde 65'ini geri alabilecekler. Uzlaşmanın sağlanması için, bankalarca ihtilafa konu edilen zararların yüzde 65'i, 2001 yılına ait kurum kazancının tespitinde geçmiş yıl zararı olarak dikkate alınacak ve izleyen yıllara ait kurumlar vergisi matrahı da bu zarar tutarı esas alınarak düzeltilecek Yasa, 1 Ocak 2004-31 Aralık 2007 tarihleri arasında tahakkuk ettirilen motorlu taşıtlar vergisinin gecikme zammından vazgeçilmesini öngörüyor. Ancak, ilgili mükellefler bu imkandan dava açmamak, açılmış davalardan vazgeçmek ve vergiyi 30 Haziran 2008 tarihine kadar ödemek şartıyla yararlanabilecekler. Borçlarını ödeyemez durumdaki spor kulüplerinin, kaldırılan Federasyonlar Fonu'na olan borçlarının tasfiyesini hükme bağlayan yasa, ayrıca, Katma Değer Vergisi Kanunu uyarınca kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına getirilen istisna kapsamında 31 Temmuz 2004 tarihinden önceki dönemlere ilişkin tarhiyatlardan vazgeçilmesini, tahakkuk eden tutarların da silinmesini öngörüyor. Milletvekilleri soruyor? - Tapu dairelerine 'Tip box'! CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür, Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak'ın "Bahşiş ile rüşveti birbirine karıştırmamak lazım. Hukuki ve ahlaki olmayan her şeyin karşısındayız" şeklindeki açıklamalarını Meclis gündemine taşıdı. Önergesinde, "Turizm sektöründeki 'Tip Box' uygulamasını Tapu Kadastro müdürlüklerine yerleştirmeyi düşünüyor musunuz" sorusuna yer veren Ertemür'ün diğer soruları şöyle: "İşlem başına sabit bir miktar düşünüyor musunuz? Bu açıklamanızı kamu yönetimi ciddiyeti ve Kamu Görevlileri Etik Kurulu'nun ilke kararları ve genelgeleri kapsamında nasıl değerlendiriyorsunuz?" - PTT özelleştiriliyor mu?: CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'a PTT Genel Müdürlüğü'nün 'PTT Bank Anonim Şirketi' ve 'PTT Dağıtım Anonim Şirketi' şeklinde iki ayrı bölüme ayrılarak özelleştirmeye mi hazırlandığını sordu. Köktürk, illerin coğrafi konumları, nüfus yoğunlukları, ekonomik gelişmelerini dikkate alarak PTT'nin personel ihtiyacını gidermeye yönelik çalışma yapılıp yapılmadığını da merak ediyor. - Tuzla tersanelerinde denetim var mı?: Tuzla Tersaneler bölgesinde, 2005'te 8, 2006'da 10, 2007'den bugüne kadar da 15 işçinin hayatını kaybettiğini belirten ÖDP Genel Başkanı İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e sordu: "İşverenler işyerlerinde sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının sağlanması için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Bakanlığınız bu yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediğini denetliyor mu? Yapıldıysa, bu denetimlerin sonuçları nedir? Ana işverenlere sembolik para cezaları dışında yaptırım uygulandı mı? Tersanelerdeki iş güvencesizliği, hukuk dışı taşeronlaştırma, parçalı sigortalılık, sendikal örgütlenme önündeki engeller gibi hususların üzerine gidildi mi? İşyerlerinde 'Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği'ne uygun davranılıp davranılmadığı tespit edildi mi?'Sağlık kuralları bakımından günde ancak 7.5 saat veya daha az çalışılması gereken işler hakkındaki yönetmeliğin 7. maddesi Tuzla Tersaneler