İhracat ve yatırım kredileri için tedbir yok

İSTANBUL - ABD Merkez Bankası'nın (Fed) sağladığı likiditeyi azaltmasıyla gelişmekte olan ülkelerin makroekonomik parametrelerini yeni ortama uyumlu hale getirmesi gerektiğini söyleyen Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ihracat ve yatırım kredilerini azaltıcı tedbir almadıklarını, bireysel krediler, tüketici kredileri ve kredi kartları tarafında ise çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

İslam Kalkınma Bankası Üye Ülkeleri Ulusal Kalkınma Finans Kuruluşları Ortaklığı Kalkınma Forumu'nda bir konuşma yapan Babacan, "Bu sefer genel anlamda kredileri değil, tüketici kredilerini hedefleyen bir politika çerçevesi uygulayacağız. Önümüzdeki dönemde eğer kredi ihracat içinse, üretim içinse, yatırım içinse bunun önü açık, bir tedbirimiz yok. BDDK'nın aldığı yeni kararlarda ihracat kredilerinin, KOBİ kredilerinin bankalar açısından maliyetini düşürücü bazı adımlar da atmış olduk. Merkez Bankası üzerinden Eximbank'a sağladığımız kaynakların vadesini uzattık, miktarını ikiye katladık" dedi ve ekledi:

"Sanayi ve işdünyamızın makul maliyetli kaynağa ulaşması ve yaptığı işle orantılıı şekilde kredi hacmi artmaya devam ederken, tüketici kredileri, bireysel krediler, kredi kartları üzerinde bir miktar sınırlayıcı tedbirler aldık, üç konuda da çalışmalarımız devam ediyor."

Hükümet, Ekim ayında tüketime dönük krediler ve kredi kartları kullanımına bazı sınırlamalar getirmişti.

Kredi hacmi ölçülü büyüsün

Türkiye'nin dış dengelerine ilişkin kaygılar nedeniyle bankacılık kredi hacmi tarafındaki gelişmeleri izlediklerini söyleyen Babacan, "Kredi hacmi büyümesi olsun ama ölçülü büyüsün diyoruz" dedi.

Türkiye'nin bu yıl yüzde 3.6'lık oran yerine çok daha fazla büyüme kaydedebileceğini ancak bu durumda 2014'ün çok zor geçebileceğini vurgulayan Babacan, "Avrupa Birliği'nin iç pazarı eğer daha hızlı toparlanırsa, Afrika-Ortadoğu gibi yeni pazarlar bizim için kilit pazarlar... buralardan daha olumlu sonuçlar gelirse, daha yüksek büyüme oranlarını rahatlıkla görebiliriz" dedi.

Yapısal reformların Türkiye için önümüzdeki dönemde büyük önem taşıyacağını söyleyen Babacan, "Finans mahkemeleri kurulması için yasa çıkarttık, Adalet Bakanlığı çalışmalarını sürdürüyor... İstanbul Tahkim Merkezi'yle ilgili yasa TBMM'nin gündemine geldi. Özel sektörün yönetiminin ağırlıkta olduğu bir yapıyla uyuşmazlığın mahkemeye gitmeden önce hızlı sonuçlanması için yepyeni bir yapı kuruyoruz" dedi.

Enerji verimliliği reformları

Türkiye'nin enerji ithalatının 60 milyar dolar olduğunu ve enerjide dışa bağımlılığı azaltacak adımlar attıklarını söyleyen Babacan, "Yenilenebilir enerji yatırımları hızla artıyor.

Güneşin eklenmesiyle beraber tüm yenilenebilir enerji alanında Türkiye olarak varız, özel sektörümüz yoğun miktarda yatırım yapıyor" dedi.

Kömür, linyit gibi yerli kaynakların daha çok kullanılması için teşvikler açıkladıklarını söyleyen Babacan, "Pazartesi Bakanlar Kurulu'nda görüştüğümüz yeni imar yasasına enerji verimliliğine dikkat eden yapılar için özel teşvik unsurları koyuyoruz, yeşil bina sertifikası alan binalar için özel teşvikler getiriyoruz" dedi.

Sanayicilerin enerji verimliliği için yaptıkları yatırımların da teşvik mekanizmasıyla destekleneceğini kaydeden Babacan, konutlarda enerji verimliliği için yatırım yapan vatandaşlara uygun maliyetli finansman için çalışmaların da tamamlanmak üzere olduğunu kaydetti.

İşgücü piyasasındaki katılıkları ortadan kaldırmak için bir paket üzerinde çalıştıklarını ve sosyal taraflarla istişarelerinin devam ettiğini söyleyen Babacan, "Türkiye'de normalde olması gereken işsizlik oranı yüzde 5'tir. Eğer yüzde 5'in üzerinde oran görüyorsak sadece sebebi sistemdeki katılıklardır" dedi.

Babacan ayrıca, önümüzdeki dönemde hükümetin Ar-Ge desteklerini baştan aşağı gözden geçirecekleri bir çalışma yapacaklarını sözlerine ekledi.