İnternette 'kapatmaları', ihtisaslaşma önleyecek
Site kapatma kararları konusunda mahkemeleri savunan Ulaştırma Bakanı, "Burada faaliyet gösteriyorlarsa bu ülkenin kanunlarına tabi olduklarını bilmeleri lazım"
ANKARA - Türkiye'de bilgi iletişim alanında ihtisaslaşmış mahkemelerin bulunmadığını belirten Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Zamanla bu konuda da ihtisaslaşma olacağını, internet sitelerinin tamamen kapatılması uygulamalarının da sona ereceğini" söyledi.
Kara Ulaştırması Genel Müdürlüğü'nün AB destekli "Türk Karayolu Sektörüne Destek Projesi" kapsamında 6 Seyyar Mobil Kontrol İstasyonu'nun tanıtımı Ulaştırma Bakanlığı'nda gerçekleştirildi.
Yıldırım, tanıtımın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yıldırım, internet sitelerine erişimin engellenmesi konusunda yeni bir düzenleme yapılıp yapılmayacağı yönündeki soruya, internette suç teşkil edecek yayınlar konusunda Ulaştırma Bakanlığının hassasiyetle durduğunu dile getirdi.
Bu konuda daha önce yasal düzenleme bulunmadığını, bu önlemek için başta Atatürk'e hakaret olmak üzere ağırlıkı olarak sanal ortamda şans oyunları, çocukların ve gençlerin cinsel istismarı gibi konularla sınırlı olmak olmak üzere yasa çıkarıldığını anımsatan Yıldırım, "Bu yasada sıralanan suçlar, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) da fiziki ortamda da da gerçek ortamda da suç kabul edilen suçlar. Çıkardığımız internet güvenliği ile ilgili yasadaki suçlar halihazırda TCK da suç olarak sayılmış suçlar olup bunlar, sanal ortamda işlenmesi mümkün olan suçları kapsamaktadır. Bunlar 10 maddedir. Bir tek istisnası var; Atatürk'e hakarettir. O ayrı bir kanunla düzenlenmiştir. O da buna dahil edildi. Youtube'un kapatılmasında Atatürk'e hakaret konusunda Youtube yetkililerinin gerekli hassasiyeti göstermemeleri, bu videoyu kaldırmamakta ısrar etmeleridir. Onun sebebi budur, onu söyleyeyim" diye konuştu.
İhtisaslaşma zamanla olacak
Yıldırım, "İhtisaslaştırılmış mahkemeler oluşturulması yönünde çalışmalarınız var mı?" sorusu üzerine, şunları kaydetti:
"Zaman içerisinde olacak bir şey bu. Hepimizi için yeni bir alan. Her gün yeni yeni siteler çıkıyor. Bunların öğrenilmesi, bu bilgi toplumuna yönelik detayları bilebilmemiz mümkün değil. Gençler daha çabuk bu işin içine giriyor. Bizim yaştaki insanlar biraz bu alanın dışında kaldılar. Bunun için biraz gayret göstermemiz lazım. O yüzden yargıçların tecrübe kazanması gerekiyor. Ortak kanaat bu"
Bu alandaki tedbirlerin uluslararası bir şemsiye altında yapılmasını istediklerini ifade eden Yıldırım, "Ancak Telekomünikasyon Birliği, Uluslararası Denizcilik Örgütü gibi kuralları henüz oluşmamış bir alan. O bakımdan ülkeler kendi kapasiteleriyle, imkanlarıyla bu mücadeleyi yapıyor. Bir kısmı kendi imkanlarıyla, bir kısmının bizim gibi yasaları var, bir kısmı sivil toplum örgütlerine, bir kısmı da doğrudan işletmecilere vermişler. Bizimki de yasa ile sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalıştıkları bir karma sistemdir" diye konuştu.
Bakan Yıldırım, "AB'nin, Türkiye'nin internet alanındaki düzenlemesini örnek aldığını" ileri sürdü.
"Burada faaliyet gösteriyorlarsa bu ülkenin kanunlarına tabi olacak"
Toplumda dejenerasyona ve suçların artmasına neden olan bu alanda suçların yüzde 98'nin yurt dışı kaynaklı olduğunu kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yurt içindeki yeri kontrol etmek kolay ama yurt dışındakiler için kanunlarımız başka ülkede geçerli değil. Bu bizim sistemimiz için de geçerli. Bu yabancı menşeli şirketlerin, ISP'lerin iyi anlaması lazım. Eğer burada faaliyet gösteriyorlarsa bu ülkenin kanunlarına tabi olduklarını bilmeleri lazım, buna göre faaliyetlerini sürdürmeleri lazım. Bazıları bu konuda maalesef 'Biz sizin yasalarınıza tabi değiliz, siz bize karışamazsınız' gibi bir tutum içerisindeler. Bunun bizim açımızdan hiçbir kıymeti yoktur.
Tabi olacaklar, burada para kazanıyorsa gidecek vergi dairesine kayıt olacak, gelecek yetki belgesi alacak. Faaliyetini rahatlıkla sürdürebilecek. O zaman bu tatsızlıkları da yaşamayacak. Ama 'Ben Youtube'm, ben Facebook'um, bana kimse karışamaz, ben dünyada faaliyet gösteriyorum' derse, böyle bir şeye müsaade etmemiz mümkün değil. Herkes bu ülkenin kurallarına göre, faaliyetini rahatça, suç işlemeden, suç işlemeyi teşvik etmeden sürdürebilir"