”İpi göğüslemeye çalışıyoruz”

ANKARA - Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, bu yıl ihracatta yüzde 17, ithalatta ise yüzde 25 daralma beklendiğini belirterek, "Bu yıl ihracatta eskisi gibi rekorlar çıkmayacak. Ama diğer ülkeler ile duruma bakıp ipi göğüslemeye çalışıyoruz" dedi.

Türkiye Odalar Ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesindeki Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ile Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın (DTM) birlikte organize ettiği, 10-11 Nisan'da İstanbul'da yapılacak "Dünya Türk Girişimciler Kurultayı'nın tanıtımı amacıyla TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte düzenlenen basın toplantısında konuşan Tüzmen, basın mensuplarının ihracattaki gelişmeler ile ilgili sorularını da yanıtladı.

Türkiye'nin uzun vadeli politika hedeflerinde bir değişiklik söz konusu olmadığını, 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat, 1 trilyon dolarlık dış ticaret hacmi hedeflerini koruduğunu vurgulayan Tüzmen, ancak küresel krizin etkisiyle, bu yıl ihracatta yüzde 17, ithalatta yüzde 25 düşüş öngördüklerini hatırlattı. İthalattaki düşüşe bağlı olarak ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 81'e çıktığını, dış ticaret açığının yüzde 75 daraldığını kaydeden Tüzmen, "dış ticaretten sorumlu bakan olarak bunun kendisini mutlu etmese de dünya ekonomisindeki ve ticaretindeki genel daralmaya paralel, kurda artış olmasına karşın talepteki azalma nedeniyle ihracatın düştüğünü" anlattı.

Türkiye'nin, AB ve diğer ülkelere göre durumunu değerlendirdiğini ifade eden Tüzmen, şöyle konuştu:

"Bu yıl eskisi gibi ihracat rekoru kırılmayacak. Diğer ülkeler ile ilk sıralara gelme mücadelesi veriyoruz. Bu olimpiyatlardan rekor çıkmayacak ama ipi göğüslemeye bakıyoruz. Hangi ülke daha iyi ipi göğüsleyecek performans gösterirse, kriz sonrasında daha iyi noktadan başlar.

Dünya genelinde iş yapan Türk iş adamları, Türkiye'nin ticaretini artırma açısından bir potansiyel oluşturuyor. İş adamlarını, bu potansiyeli değerlendirmeye, Türk ekonomisine katkıda bulunmaya çağırıyoruz."

Ülkelerin, küresel krizi gerekçe göstererek korumacı politikalara yöneldiğinin gözlendiğine işaret eden Tüzmen, koruma tarifelerinin Dünya Ticaret Örgütü'ne taahhüt edilen en üst düzeylere çıkarılması halinde, dünya ticaretindeki daralmanın öngörülen yüzde 2,2'lik oran yerine yüzde 7,7'ye çıkabileceğini vurgulayarak, bu nedenle korumacı politikalardan kaçınılması gerektiğini kaydetti.  Bu nedenle, ziyaret ettikleri ülkelere "korumacı politikalardan kaçınmaları gerektiğini" tavsiye ettiklerini anlatan Bakan Kürşad Tüzmen, "Korumacı politikaların, dünya ekonomik krizini daha da derinleştireceği ve kalıcı hale getireceğini söylüyoruz. Önümüzdeki dönemde, OECD dahil, tüm uluslararası platformlarda, gelişmiş ülkelerin korumacı ticaret politikalarına karşı geliştirilecek inisiyatiflere, Türkiye öncülük edecektir" dedi.

"Türkiye küresel güç olabilmek için tüm kaynaklarını seferber etmeli"

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen ile DEİK Başkanı Rona Yırcalı'nın da katıldığı toplantıda konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Dünya Türk Girişimciler Kurultay"ının açılışının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılacağını ve toplantıya 80 ülkeden 2 bini aşkın Türk girişimcinin katılacağını kaydetti. Kurultay'ın gala gecesinin onur konuğunun ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, kurultay sloganının "Küresel Güç Türkiye!" olduğunu bildirdi. Türkiye'nin küresel bir güç olabilmesi için tüm kaynaklarını seferber etmesi gerektiğini anlatan Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin kaynaklarının ise sadece ülke içi ile sınırlı olmadığını belirtti.

"AB çapında faal Türk iş adamlarının sayısının 120 bini aştı"

Hisarcıklıoğlu, yurt dışındaki Türk girişimcilerin gücü ve potansiyeli hakkında bilgilerde verdiği konuşmasında, AB çapında faal Türk iş adamlarının sayısının 120 bini aştığını, Avrupa Birliği içerisindeki Türkiye kökenli Türk nüfusunun, 2020 yılında 6,5 milyon sınırına dayanmasının beklendiğini bildirdi. Balkan ülkelerinde yaşayan Türk kökenli azınlıklar ile birlikte düşünüldüğünde AB içindeki Türk kökenlilerin sayısının 8 milyon sınırını aşacağını ifade eden Hisarcıklıoğlu,  bu çerçevede 2020 yılında, Almanya'daki Türk kökenli girişimcilerin sayısının ikiye katlanarak 130 bin olacağını anlattı. Aynı gelişmenin AB genelinde de süreceği düşünüldüğünde, 2020 yılında AB'deki Türk kökenli girişimcilerin toplam sayısının 190 bini bulacağının öngörüldüğünü kaydeden Hisarcıklıoğlu, bu sayı içerisinde, Türkiye'den Avrupa'ya yapılan doğrudan yatırımlar ve Balkan ülkelerindeki Türk kökenli azınlıkların ise  hesaba dahil edilmediğine dikkat çekti. Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti:

"Sadece Almanya'daki 130 bin Türk işletmesinin çalışan sayısı 2020 yılında 700 bini bulacaktır. Bu sayı mevcut durumda 337 bindir. AB genelindeki Türk girişimcilerin yarattıkları istihdamın ise, toplamda 1 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Ekonomik göstergeler de ise, 13 yıl içerisinde dikkate değer gelişmeler beklenmektedir.

Türk girişimcilerin 2007 yılındaki 7,7 milyar euro'luk toplam yatırım hacimleri 18 milyar euro'ya, ve 32,7 milyar euro'luk ciroları 70 milyar euro'ya yükselecektir. AB genelinde ise toplam ciro 90 milyar euro ve yatırım hacmi 25 milyar euro seviyesine erişecektir. 2015 yılına yönelik bir projeksiyona göre, 160 bin Türk girişimcisinin bugünkü gibi AB'de başarılı bir şekilde yaşamlarını sürdüreceklerini, ve birçok kişiye iş yeri sağlayıp meslek eğitimi vereceklerini göreceğiz.

2023 yılında Cumhuriyetin 100. yılı kutlarken, bu sayının 200 bin sınırını aşacağını düşünebiliriz. Böylece Cumhuriyet'in kuruluşunda 100 yıl sonra Avrupa'da ilk defa 1 milyon'un üzerinde insana iş sahası sağlayan bir girişimci varlığından söz edilecektir."

Bir soru üzerine Hisarcıklıoğlu, küresel güç olabilmek için küresel oyunculara ihtiyaç bulunduğunu kaydetti. Bugün Türkiye'nin en büyük büyük hedeflerinden birisinin dünyanın en büyük üç şirketi arasında bir Türk şirketinin yer alması olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, küresel oyuncu olabilmenin küresel ölçekte şirketlere bağlı olduğunu, bunun sağlanabilmesi için de gerek Türkiye'deki gerek yurt dışındaki Türk girişimcilerin  ortaya çıkartığı şirketlere küresel oyuncu olabilecek imkanların tanınması gerektiğini belirtti. Hisarcıklıoğlu, bunun için çeşitli destek mekanizmaları bulunduğunu, bu destekleri devletin harekete geçirmesini talep ettiklerini bildirdi.