İran ümitleri başka bahara
Yılbaşında İran’a uygulanan yaptırımların hafifletilmesi ile oluşan beklentilerin çoğu gerçekleşmedi. İhracat yerinde saydı.
Mehmet FİLOĞLU
Ambargoların hafifletilmesi ile İran’a gerçekleşmesi beklenen ihracat patlaması gerçekleşmedi. Yılbaşında İran’a uygulanan ekonomik yatırımların bazılarının kaldırılması başta ihracatçılar olmak üzere birçok kesimde heyecan yaratmıştı. İki ülke arasında bir dönem 22 milyar dolara ulaşan ticaret hacminin 2-3 yıl içinde 30 milyar dolara, orta vadede ise 50 milyar dolara çıkacağı öngörüsünde bulunulmuştu. Ancak TÜİK verilerine göre 2016’nın ilk 9 ayında dış ticarette beklenen sıçrama istenilen alanlarda olmadı. Bu dönemde ihracat yüzde 43 arttı. Ancak artış büyük oranda altın ihracatından kaynaklandı. Bu dönemde altın ihracatı yüzde 5 binin üzerinde arttı. İlk 9 ayda 1.1 milyar dolarlık ihracat yapıldı. Yıl sonunda bu rakamın 1.5 milyar doları aşması bekleniyor. Altın dışı ihracat ise ilk 9 ayda sadece yüzde 2 arttı. Türkiye-İran İş Konseyi Başkanı Bilgin Aygül bazı ambargoların kalkmasına rağmen İran’a ihracat açısından çok fazla bir şey değişmediğini söyledi. İhracatta bir patlamanın beklenmemesi gerektiğini aktaran Aygül, “En azından kısa sürede gerçekleşmesi zor. Zaten ekonomileri kötü. İran’da şu an için somut olarak var olan şey umut. Umarız bunlar gerçeğe döner” dedi.
Aslında altın ihracatı da artmadı
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner, rakamlara rağmen İran’a altın ihracatında da bir patlama yaşanmadığını bildirdi. Ambargo döneminde gelen tepkiler üzerine İran’la yapılan altın ticaretinin başka ülkeler veya başka gümrük sınıflandırmaları üzerinden hep devam ettiğini aktaran Güner, “İran’ın altın ihracatımızdaki payı geçen yıl da önceki yıl da önemli düzeydeydi. Sadece rakamlara yansımıyordu. Son dönemde yaşanan rahatlama ile ticaret doğrudan yapılmaya başlandı. Reel olarak çok fazla değişen bir şey yok. Ancak yine de İran ile yapılan ticaret tam anlamıyla serbestleşmiş değil. Tam normalleşme sağlandığında İran’ın altın tüketimi potansiyeli çok yüksek” dedi.
Bankalar baskı yapıyor
İran’a ihracatta sanayi sektörleri genel olarak beklentileri karşılayamazken tekstil ve hazır giyim ise bu kapsamın dışında kaldı. Yılın ilk 9 ayında bu iki sektörün İran’a ihracatı yüzde 70 artarak 583 milyon dolara yükseldi. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle, İran ile geçen yıl imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması’nın bu artışı desteklediğini söyledi. Ancak İran’la ticarette hala büyük sorunlar var. İsmail Gülle, yakın zamanda çalıştıkları bir bankanın kendilerine “İran’la iş yapmama” üzerine taahhütname imzalattığını söyledi. Gülle’ye göre ihracat ancak ambargolar tam olarak kalkarsa sıçrama yapabilir.
Yatırımlar hız kazanıyor
Yaptırımların kaldırılmasının ardından İran’da en göz kamaştıran alan altyapı yatırımları oldu. Uzun yıllar gerekli yatırımların yapılmadığı ülkede büyük bir açık bulunuyor. Bu kapsamda en azından kağıt üzerinde önemli gelişmeler yaşandı. 1 Haziran’da imzalanan anlaşmaya göre Ünal Aysal’ın şirketi Unit, İran’a 4.2 milyar dolara 7 doğalgaz kombine çevrim santrali kuracak. Sıla Grup Sıla Grup Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İhsan Şahin, kamu-özel sektör işbirliğiyle gerçekleştirilecek bin 750 yataklı ve 700 milyon dolar yatırımla bedeli olan 2 hastanenin ihalesini kazandıklarını açıkladı. Kuzu Grup ise 125 milyon euro değerindeki atık su arıtma tesisi ihalesini aldı. İSO’nun da İran’da 10 milyar dolar yatırımla 500 hektarlık alanda OSB inşa etmesi planlanıyor.