İş dünyasından sağduyu çağrısı
İş dünyasından sağduyu çağrısı
ANKARA - TOBB, Kamu-Sen, Türk-İş, TESK, TZOB, TİSK, Hak-İş başkanları bugün 09:30'da AKP'nin kapatılma davası ile başlayan, Ergenekon soruşturması ile tırmanan gerginliğin tırmanmaması için 'sağduyu' açıklaması yapacaklar. Aynı anda 81 ilde bu 7 STK'nın il düzeyindeki başkanları da ortak bildiriyi okuyacak. Geçen yıl yaşanan Dağlıca baskınının ardından, 2007 yılı Ekim ayında Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nde bir araya gelen 7 sivil toplum örgütünün teröre karşı yaptığı ortak açıklamaya, kurumsal olarak TÜSİAD ve MÜSİAD da destek vermişti. DÜNYA'nın edindiği bilgilere göre, ortak bildirinin ana fikrini, "Türkiye'nin istikrarsızlığa ve kaosa mahkum edilmemesi" oluşturacak. Türkiye'de gerginliğin azaltılması konusunda medya, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları yanı sıra devletin tüm kurumlarına sorumluluk düştüğü yönünde uyarıların yer alacağı bildiride, demokratik değerlerin kimse tarafından zayıflatılmaya kalkışılmaması gerektiğine vurgu yapılacak. Bu açıklama ile birlikte Türkiye'nin 81 ilinde aynı anda il bu sivil toplum kuruluşlarının il düzeyineki başkanları da aynı bildiriyi okuyacaklar. Ne dediler? . TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar: Son dönemdeki gelişmelerden tarım sektörü olarak biz de rahatsızız. Toplumun sükunete ihtiyacı var, sağduyulu davranmaya ihtiyacı var. Biz toplumun tüm kesimlerine bir çağrıda bulunacağız. . TESK Başkanı Bendevi Palandöken: Esnaf sektörü büyük sıkıntıda, ancak Türkiye daha büyük bir sıkıntılı dönemden geçiyor. Bu kritik dönemden Türkiye'nin hiçbir yara almadan çıkması için hepimizin el birliğiyle çalışması gerekiyor. Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu: Gündemimiz Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı nedeniyle çok yoğun olduğu için gündemimizde olmasına rağmen biraz yavaş ilerledik. 7 sivil toplum kuruluşu bir araya geldik ve bu çağrıyı yapma kararı aldık. Bu bildiri ile içinde bulunduğu konjonktürde herkesi sağduyuya davet edeceğiz. Hak-İş: Kaostan fayda umanlar kaygı veriyor Hak-İş Başkanı Salim Uslu: Türkiye'nin içinde sürüklenmek istenen istikrarsızlığı ifade etme ihtiyacı duyduk. Türkiye'nin bir kaos ortamına çekilerek bundan fayda üretilmeye çalışılması kaygı verici. Türkiye, gelişmesini istikrara borçludur, bu istikrarı bozacak sorumsuz davranışlardan, beyanlardan kaçınılmalı. Telaşsız ortama ihtiyaç vardır. Herkesin dikkatli davranması, mutedil olması demokratik değerlere saygılı olması önemli. İTO: Ekonomik ya da siyasi kriz olmaz İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, TÜSİAD'ın "Türkiye'de rejim krizi olacağına ilişkin" açıklamasını değerlendirirken, "Ben inanıyorum ki, aklı selim galip gelecektir. Türkiye bu dönemeçten sağ salim geçecektir. Türkiye'de ekonomik ve siyasi anlamda kriz olacağını sanmıyorum" dedi. Türkiye'nin birçok badireler atlattığını, bu badireyi de atlatacağını vurgulayan Yalçıntaş, 2001 yılından bu yana ekonomik istikrarın Türkiye'de bulunduğunu, bunun siyasi istikrarla perçinleştirildiğini söyledi. Bu sürecin toplumsal birlik ve uzlaşıyla aşılacağını kaydeden Yalçıntaş, şunları söyledi: "Resme baktığımızda Türkiye Cumhuriyeti Başbakan'ı bundan 7-8 ay evvel her iki kişiden birinin tasvibiyle bu makama gelmiş bir insandır. Böyle bir şeyin, böyle çok fazla, çok uzun konuşulması her şeyden evvel Türk milletine haksızlıktır. Böyle bir haksızlık yapmamak lazım. Kimsenin çok fazla konuşmaması lazım, aklı selim olmak lazım." EBSO: Yasaklı bir Türkiye istemiyoruz Ege Bölgesi Sanayi Odası'nın (EBSO) mart ayı meclis toplantında konuşan yönetim kurulu başkan vekili Haluk Tezcan, AK Parti'nin kapatma davasının siyasi belirsizliği güçlendirmesine ve ekonomiyi olumsuz etkilemesine izin verilmemesi gerektiğini savunarak, "Partiler kapatılsın, yazar çizerler engellensin. Bu şekilde yasaklarla bir yere varamayız. Bizler yasaklı bir Türkiye istemiyoruz" dedi. Tezcan, "Global piyasalarda esen sert rüzgârların bizi nereye savuracağını bilmezken, bir de kendi rüzgârımızda kaybolmamalıyız" dedi.