”Krizden etkilenmememiz söz konusu olamaz”

İSTANBUL - Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin de, Türk reel sektörünün de küresel finansal krizden bir şekilde etkileneceğini ifade ederek, "Bunun farkındayız. Bunun herhangi bir şekilde bir panik havası oluşturacak hiçbir emaresi, göstergesi şu anda söz konusu değildir" şeklinde konuştu.

Çağlayan, İstanbul Sanayi Odası (İSO) yönetimiyle, küresel krizin reel sektöre etkileri konusunda bir araya geldiği görüşmenin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, toplantıda İSO yönetimiyle görüş alışverişinde bulunduklarını, onların tespit ve taleplerini aldıklarını ve İSO'nun bir rapor hazırladığını bildirdi. Türkiye'nin krizin böylesine yayıldığı bir ortamdan etkilenmemesinin söz konusu olmadığını belirten Çağlayan, şöyle devam etti:

"Mutlaka bir şekilde, Türkiye de, Türk reel sektörü de bundan bir şekilde etkilenecektir. Bunun farkındayız, bilincindeyiz. Ama bunun herhangi bir şekilde bir panik havası oluşturacak hiçbir emaresi, hiçbir göstergesi şu anda söz konusu değildir. Yapılan iş, proaktif davranıp zaten var olan kamu- özel sektör diyaloğunun daha fazla tespit edilmesi ve bu konuda yapılacakların gözden geçirilmesidir.

İhracatın yüzde 60'ına yakınını Avrupa'ya yapıyorsanız, Avrupa pazarlarında büyüme anlamında bir daralma söz konusu oluyorsa, buraya ihracat yapan firmalarımız dolayısıyla baştan bir etkileşim içine girecektir. Bir farkındalık bilinci oluşturarak, adeta bir koruyucu hekimlik davranışı içinde reel sektörümüzle ilgili olabilecek, olası etkilenmeleri minimize edecek çalışma ve gayret içindeyiz."

"Bankacılık sistemi cesaret veriyor"

Zafer Çağlayan, dünyadaki son gelişmelerin küçümsenecek gelişmeler olmadığını, ders çıkartılması gerektiğini ifade ederek, belki de kapitalizmin hem tarihinin hem de tarifinin yeniden yapılacağını söyledi.

ABD ve Avrupa'nın kabul ettiği, kendilerinin de üzerinde ısrarla durdukları konunun reel sektörün itici ivme gücü bulunması olduğunu vurgulayan Çağlayan, reel sektörün varlığı ve gücünün ülkelerin büyük gücü haline geleceğini kaydetti.

Çağlayan, Türk finans kesiminin dünyadakinin aksine bir etkileşim içine girmediğini, bunu "hiç etkilenmeyeceğiz" anlamında söylemediğini ifade ederek, Türk finans sektörünün şu anda gerek ABD'deki gerekse Avrupa'daki finans kesiminin sermaye yeterlilik rasyosunun neredeyse 2 katı kadar güçlü durumda bulunduğunu, finans kesiminin rahatlığının buradan kaynaklandığını ve bankacılık sisteminin sağlam yapısının kendilerine cesaret verdiğini söyledi.

Türkiye'nin diğer avantajlarına da değinen Çağlayan, "Gerek mali sektörümüz, gerekse reel sektörümüz birbiriyle olan davranış biçiminde birbirini köstekleyen değil, birbirini destekleyen bir anlayış ve görüş birliği içinde olacaktır" dedi.

İSO'nun ardından İstanbul Ticaret Odası (İTO) yönetimiyle bir araya geleceğini, Ankara Sanayi Odası (ASO) ve birçok odayla da görüşeceğini bildiren Çağlayan, Ankara'ya döndükten sonra bu akşam sivil toplum kuruluşlarının başında olan yöneticilerle bir araya geleceğini, konuları birlikte değerlendireceklerini anlattı.

Bakan Çağlayan, bir soru üzerine, yaptıkları çalışmalara değinerek, "Bunların yanı sıra yeniden yapılması, alınması gereken çok şeyler var. Bunlarla ilgili çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunları, ilgili kurumlarımızla görüştükten sonra bunlarla ilgili bir tedbir seti açıklanacak" şeklinde konuştu.

Bu akşam bakanlıkta, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) başkanlarıyla bir araya geleceğini hatırlatan Çağlayan, mevcut durumu değerlendireceklerini ve girişimci bilgi sistemiyle ilgili yaptıkları çalışmaların detaylarını görüşeceklerini bildirdi.

Çağlayan, Ekim ayı sonundan itibaren Ekonomi Koordinasyon Kurulu ve Bakanlar Kurulunda yeni bir teşvik sistemini, hazırlamış oldukları alt yapının üzerine inşa edeceklerini de sözlerine ekledi.

"Kriz kapımızda, hatta içeri girdi"

İSO Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük de, görüşmeyi Bakan Çağlayan'ın istediğini ifade etti. Küçük, dünyanın ABD'den kaynaklanan bir krizin içinde bulunduğunu belirterek, "Geçmişte ifade ettiğim gibi 'kriz kapımızda, hatta içeri girdi'. Bu dönemi en olumlu şekilde nasıl geçirebileceğimiz konusunda konuştuk. Bunu, bir fırsata dönüştürme konusunda da çok samimi bir duygu ve düşünce içindeyim" dedi.