Küba turizminin kaderi siyasete kilitlendi

Küba turizminin kaderi siyasete kilitlendi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - ABD'nin sayısız komplo planları ve suikast girişimlerine rağmen 49 yıldır iktidarını koruyan 'efsanevi' lider Fidel Castro'nun görevden çekilmesi, iç ve dış siyaset cephesinde taşları yerinden oynatabileceği gibi Küba ekonomisini, özellikle de ülkenin en önemli gelir kaynaklarından turizm sektörünü etkileyeceğe benziyor. Küba'ya giden turistlerin büyük bölümünün 'Fidel ölmeden Küba'yı göreyim' diyerek yola çıktığını belirten turizmcilerin bir kısmı Fidel Castro'nun görevden çekilmesinin ardından Küba turlarına ilginin azalacağı görüşünde. Bir diğer kesime göre ise duraklama söz konusu olmayacağı gibi artış bile mümkün. Fidel Castro'nun görevi bırakmasının ardından gözler Küba'daki yeni döneme çevrildi. Ocak ayında yapılan seçimlerde belirlenen yeni Meclis, 24 Şubat'ta toplanarak devlet başkanını belirleyecek. Yeni devlet başkanının Fidel Castro'nun hastalığı nedeniyle 18 aydır ülkeyi yöneten kardeşi Raul Castro olacağına kesin gözüyle bakılıyor. Siyasi gelişmeler, ambargo altındaki ülkeye sıcak para girişi sağlayarak adeta sihirli bir değnek vazifesi gören turizmi de etkileyecek gibi görünüyor. Nitekim, tur operatörleri bu ülkeyi tercih edecek turistlerin siyasi gelişmeleri yakından izleyeceğini belirtiyor. ETS: Duraklama yaşanabilir ETS Tur Dış Turizm Müdürü Cenk Okumuş, Küba'ya giden turistlerin büyük bölümünün Fidel Castro ölmeden bu ülkeyi ziyaret etmek istediklerini söylerken, "Hatta Fidel Castro'nun hastalığından sonra bu ülke ile ilgili gezi planlarını öne çekenler dahi olmuştu. Fidel Castro belki ölmedi ama görevden çekilince herkes 'ne olacak' diye bekleyecektir diye düşünüyorum. ABD ile ilişkiler nasıl olacak? Raul Castro nasıl bir yönetim politikası izleyecek? Bunlar belirsiz. Dolayısıyla bana göre, turlar açısından bir duraklama dönemi yaşanacaktır" diye konuştu. Setur: Artış bekliyoruz Setur Rehber Koordinatörü Uğur Soner ise geçen yıl sadece kendilerinin Küba'ya 500 kişiyi götürdüklerini, kongreler dahil edildiğinde ise Türkiye'den giden turist sayısının 6 binleri bulduğunu ifade etti. Mevsimsel şartlar nedeniyle şu sıralar azalan tur satışlarının Küba'daki siyasi gelişmeler nedeniyle daha da artmasını beklediklerini söyleyen Soner, "Biz şirket olarak daha fazla tur koymayı düşünüyoruz. Özel kapalı turların yani, firmaların düzenlediği turların da bu yıl artacağını düşünüyorum" diye konuştu. Pronto: Şimdiden rezervasyon alıyoruz Pronto Tour Pazarlama Departmanı Müdürü Sarp Özkar da turlara ilginin artacağını düşünenlerden. Pronto'nun nisan-mayıs turlarına şimdiden rezervasyonların yapıldığını kaydeden Özkar'a göre, Fidel Castro sonrasında ülkede bir kaos ortamı yaşanmayacağından turizminde de sorun yaşanmayacak. Emekli büyükelçi İnal Batu: Efsane lider gitti, Küba da kapitalist sisteme girecek Fidel Castro'nun aktif siyasetten çekilmesini ve Castro sonrası Küba'yı DÜNYA'ya değerlendiren Türkiye-Küba Parlamentolar Arası Dostluk Grubu'na bir dönem başkanlık eden emekli büyükelçi İnal Batu, "Bazı kişilerin isimleri ülkelerinden büyük oluyor. Fidel Castro da öyleydi. O önemli bir deneydi. Aktif politikadan çekilmesi Küba'ya ilgiyi azaltacaktır" dedi. İnal Batu, Küba'nın yeni lideri olması beklenen Raul Castro dönemini 'ara dönem' olarak yorumlayarak, şöyle konuştu: "Küba'daki rejim dünyanın gerisinde kalmış bir rejim. ABD ile savaşan Vietnam bile bu ülkeyle ticari ilişki kurabildi. Küba'nın dezavantajlarından biri de ABD'ye yakınlığı. Bu yakınlık, ABD'yi sinirli ve huysuz yapıyor. Bence efsanevi liderinin gitmesiyle Küba, dünya politikasındaki yeri itibariyle de küçülecektir. Fidel Castro'nun yerine genç ve iddialı bir lider ortaya çıkabilseydi belki daha iyi olabilirdi. Raul Castro dönemi ara dönem olacaktır. Daha sonra Küba da kapitalist düzene ayak uyduracaktır".